So Perfect ✔ Bangtan Fam.

Eleven

*önceki bölümü atlamayın pls*

Tekrardan merhabalar! Elimde bölüm varken atayım dedim. Malum bazen gittiğimde 2 hafta sonra falan geldiğim oluyor. Neyse. Mantık veya diğer hatalarım varsa affedin (＃￣ω￣) İyi okumalar!

"Home alone day with Bunny Ggukie"

Jk-9 Th-11 Hs-14

Çok sıcak.

Taehyung'un zihninden geçen 2 kelime buydu.

Temmuz ortalarındaydılar ve hava klimanın bile doğru düzgün etki etmemesini sağlayacak kadar sıcak geliyordu ona.

Namjoon babası şirkette, Seokjin babası restoranında, Hoseok hyungu ise karşı koltuktaydı.

Babaları işte olamayınca yapacak bir şey buluyorlardı elbette. Ama şuan ikisi bir şey bulmak için fazla üşengeç davranıyordu.

"Hyungiem?"

Hoseok yayvan bir şekilde cevap verdi.

"Efendim Tae?"

Koltukta doğrularak konuştu.

"Hadi bir şeyler yapalım."

Hoseok eriyen bir dondurma gibi koltuktan kayarak yere yattı.

"Bunun için sıcak ve açıkçası çok üşeniyorum. Neden Ggukie'yi çağırmıyorsun?"

Taehyung gülerek Hoseok'a baktıktan sonra sabit telefona gitmek için yerinden kalktı.

"Sende yerde uzanmasan iyi olur hyung."

Hoseok hormurdanarak yerden kalkarken Taehyung çoktan ezbere bildiği numarayı tuşlamıştı.

~~~~~~

Jimin yorgunlukla saçları gibi pembe olan şirin bandanayı kafasından çıkardı.

Yaklaşık 3 saattir temizlikle uğraşıyordu ve bu onun bir onun için bir rekor olabilirdi.

Pekala sıcak hava ve can sıkıntısı onun için iyi bir sonuç vermiyordu.

Tam koltukta yayılmışken odanın ucundan gelen telefon sesiyle ağlar gibi bir ifadeye büründü suratı.

"Tanrım neden şimdi?"

Oflayarak ayağa kalktı ve sürünürcesine telefonunu almaya gitti.

"Efendim?"

"Merhaba Jiminie hyung!"

Hattın ucundan Tae'nin sesi gelince gülümsedi.

İleride onu damadı yapacaktı kesinlikle.

"Merhaba küçük kaplancık."

Taehyung onun için verilen lakabı duyunca sevimlice kıkırdadı.

"Hyung Ggukie ile bir işiniz yoksa onu buraya yollayabilir misin? Babamlar evde yok ve Hoseok hyungda benimle uğraşmak için havanın fazla sıcak olduğunu düşünüyor."

Son cümleyi duyduğunda istemsiz bir şekilde gülmüştü Jimin.

"Birazdan onu yollarım canım."

Taehyung neşeyle şakıdı.

"Teşekkürler hyungiem!"

"Rica ederim Taecik."

Telefon kapandıktan sonra Jimin başını sallayarak güldü.

Aslında içten içe dans edesi bile ama
-ne yazık ki- yorgundu.