MEMORY (VSOO)

0.5

Vote sınırı koymaya karar verdim. Vote sınırı dolar dolmaz yb'yi atıcam. Destekleriniz için çok teşekkür ederim. Sizi seviyorum❤''

Veee bu bölümü Miray1374 'e ithaf ediyorum. Desteklerin için teşekkür ederim.

SINIR: 5 Vote
---------------------------------------------------------

Sabah çalan telefonu ile uyanmıştı bu sefer de Jisoo. Kim olduğuna bakmadan telefonu açmıştı.

-Alo?

-Jisoo benim Taehyung

"Yine niye aradı ki bu?" diye içinden geçiremeden edememişti Jisoo.

-Bir şey mi oldu Taehyung?

-Aslına bakarsan hayır sadece senden bir iyilik isteyecektim. Çok zor durumda kaldım. Yoksa seni rahatsız etmezdim.

-Ne iyiliği?

-Jaehyun. Bugün bakıcısı gelemeyecek hastaymış. Ve benim bugün çok önemli bir toplantım var. Sana bıraksam sorun olur mu? Ama eğer işin varsa başkasını da bulabilirim

-Hayır hayır başkasına bırakmana gerek yok. Bugün izin günüm bana bırakabilirsin
Adresi sana konum atarım

-Teşekkür ederim. Görüşürüz o zaman

-Görüşürüz.

Jisoo adresi konum attıktan sonra uyumak için kafasını yine yastığa gömmüştü.

***
Yarım saat sonra zilin çalmasıyla Jisoo zor da olsa sonunda yatağından kalkabilmişti.

Kapıya gittiğinde saçını dahi düzeltmeden kapıyı açmıştı. Ama daha sonra bundan pişmanlık duyacağını nereden bilebilirdi ki?

Elbette ki kapıyı çalan kişi Taehyung'du. Ve Jisoo onun karşısına pikachulu pjamalarıyla çıkmıştı. Üstelik saçları iki yandan da at kuyruğu olarak yapıldığından Taehyung gördüğü bu manzara karşısında gülmemek için dişlerini dudaklarına bastırmış Jisoo'nun durumu fark etmesini bekliyordu. Jisoo durumu fark ettiğinde kapıyı kapatarak kapı eşiğinin oradaki boy aynasından saçlarını düzeltmiş ve kapıyı tekrardan açmıştı.

-Kusura bakma. Yeni uyandım da

Jisoo yaptığı kabâlık için özür diledikten sonra Jaehyun'u da alarak eve girmişti.

-Jisoo noona çok tatlısın

Jisoo küçük çocuğun ettiği iltifat üzerine teşekkür ederek küçük çocuğa aç olup olmadığını sormuştu. Olumlu bir yanıt aldığında ise mutfağa doğru ilerlemeye başlamıştı.

-Jaehyun?

Jisoo'nun seslenmesi üzerine Jaehyun mutfağa doğru koşmaya başlamıştı.

Jisoo'nun yaptığı krepleri yedikten sonra salona gelmiş ve çizgi dizi izlemeye başlamışlardı.

-Jisoo noona sana bir kaç soru sorabilir miyim?

-Tabi sorabilirsin

- En sevdiğin renk ne?

-Mor senin ki?

- Benimki mavi

- Peki en sevdiğin pokemon karakteri?

Jisoo küçük çocuğun neden bu tarz sorular sorduğunu anlamasa da sorduğu tüm sorulara cevap vermişti.

- En sevdiğim pokemon karakteri pikachu

-Lakapların neler?

-Jichu ve Chi Choo

-Ama o adam sana neden kızıl bomba dedi? O da lakabın değil mi?

-O adam arkadaşım ve saçlarım kızıl olduğundan bana öyle diyor. Ama ben bu lakabı pek sevmiyorum.

-Peki bunu ona da söyledin mi?

-Evet. Ama hâlâ bana öyle diyor işte

-Üzülme Jisoo noona. Ben onu perşembe günü pataklarım

Jisoo küçük çocuğun son dediği şey üzerine gülmeye başlamıştı. Jaehyun gerçekten çok komik bir çocuktu.

-Noona?

-Efendim?

-Ben de sana bir lakap bulabilir miyim?

Jisoo biraz düşünmüş gibi yaparak cevap verdi.

-Olabilir

Küçük çocuk biraz düşündükten sonra heyecanlı bir şekilde konuşmaya başlamıştı.

-Sooya olur mu?

Jisoo mantıklı düşününce gerçekten güzel bir isim olabileceğini düşündü.

-Aslına bakarsan çok beğendim

-Gerçekten mi , o zaman sana artık Sooya diye seslenebilir miyim?

Jisoo küçük çocuğu başını sallayarak onaylamıştı.

***
Jisoo mutfakta Jaehyun için akşam yemeği hazırlıyordu. Nasıl olsa evde bakıcısı da yoktu. Taehyung da yemek yapamazdı. Bu yüzden Jaehyun'u göndermeden önce ona yemek yedirmeliydi.

Jisoo bunları düşünürken zil yine çalmıştı.
Jisoo Taehyung'dur herhalde diye düşünüyordu. Ardından kapıyı açmak için kapıya doğru ilerlemeye başladı.

Kapıya gittiğinde bir kadının geldiğini gördü. Sarı saçları ve iri gözleri vardı. Jisoo kadını süzmeyi bırakarak kim olduğunu sormaya karar vermişti.

-Kimsiniz?

-Ben...ben içerideki çocuğun annesiyim.