0.2

2.8K 198 38
                                    


Jisoo atılan konuma son bir kez daha baktığında çoktan gelmiş olduğunu fark etmişti. Ev atılan konuma göre sağ tarafta kalıyordu. Söz verdiği gibi küçük çocuğun babasıyla tanışmak için evlerine gelmişti. Kaybedecek fazla zamanı yoktu. Bu yüzden hızlı adımlarla sağ tarafında kalan eve doğru ilerlemeye başladı.

Kapının önüne geldiğinde kapıyı çalmış ve açılması için bir kaç dakika beklemişti. Kapı açıldığında karşısında o gece gördüğü bakıcıyı görmüştü. Bakıcı Jisoo'nun aksine gülerek onu karşıladığında Jisoo nihayet içeriye girmişti.

-Lütfen bir kaç dakika burada otur ben hemen Taehyung Bey'e geldiğini haber verip geleceğim.

Jisoo bakıcının dediği şey üzerine olduğu yere sinmiş sadece duyduğu o kelimeyi tekrar tekrar içinden geçirmişti. Taehyung, Taehyung...

Jisoo onun olup olmadığını düşünürken duyduğu sesle artık buna kesin olarak emin olmuştu. O, oydu.

-Hoş geldiniz

Jisoo arkasını dönmek istemiyor sadece bir an önce buradan gitmek istiyordu. Ama duyduğu adım sesleri Jisoo'nun daha çok korkmasına ve olduğu yere daha çok sinmesine neden olmuştu.

Ve daha sonra gördüğü yüz...

-Kim Jisoo, Bu sen misin?

Taehyung Jisoo'yu fark ettiğinde Jisoo ne yapacağını bilemeyerek sadece Taehyung'a bakıyordu. Onu tanımıştı.
Aldattığı kadını hatırlamıştı.

-Hiç değişmemişsin. Lisedeki gibisin ve hâlâ çok güzelsin

-Sen de hâlâ aynısın Kim Taehyung. Hâlâ umursamaz ve ukâlasın.

Taehyung son duydukları karşısında ne diyeceğini bilememiş sadece karşısındaki genç kadının gözlerine bakmıştı. Yıllar sonra sevdiği kadını görmek onda çok değişik duygular yaratmıştı.

Taehyung daha fazla böyle devam edemeyeceğini fark ederek sohbet konusu açmaya çalışmıştı.

-Demek Jaehyun'u sen buldun. Bunun için çok teşekkür ederim. Annesi...

Taehyung son söylediği kelime üzerine karşısındaki gözleri yaşlı kadına bakmıştı. Onu aldattığı kadındı o kadın
Ama Taehyung hâlâ acımasız ve umursamaz bir şekilde o kadından bahsediyordu. O da bunu fark ettiğinde ne diyeceğini ne yapacağını bilemeyerek sadece karşısındaki genç kadının yaşlı olan gözlerine bakmaya devam etmişti.

Özür dilemek istiyordu Taehyung, ama bu saatten sonra bir özür her şeyi düzeltebilir miydi? Karşısındaki güzel kadının çektiği acıları telafi eder miydi bir özür?

Daha lise yıllarındayken Jisoo'nun da dediği gibi çok ukâla biriydi o. Özür dilemekten nefret eder, kimseyi umursamazdı. Üstünden 6 yıl geçmişti ve artık değişmişti Taehyung. Eskisi gibi değildi, hata yaptığında özür dilemesini de biliyordu artık. Ya da artık umursamaz birisi değildi. En azından oğlu Jaehyun doğduktan sonra. Oğlu sayesinde ilgiyi ve ilgili biri olmayı öğrenmişti Taehyung. O artık eskisi gibi değildi.

Bunu Jisoo'ya da söylemek istiyordu. Ama buna çok geç kalmamış mıydı? Belki de hâlâ söylemek için çok da geç değildi. En azından bilmesini istiyordu. Sevdiği kadının, değiştiğini bilmesini istiyordu.

-İnan bana, ben değiştim artık Jisoo
Ben artık o eski Taehyung değilim. Ukâlalığımdan ve umursamaz halimden eser kalmadı. Ve değişmemde o bana çok yardımcı oldu.

MEMORY (VSOO) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin