7

2.9K 172 29
                                    


"siyah olana ne dersin hm?" yüzünü astı ve bağırdı "Jungkook! biliyorsun ben renkli takılan bir adamım! çiçekli bir gömlek falan mı baksak?" elimle yüzüme hafifçe vurup, kafamı iki yana salladım. "Hoseok evleniyorsun kanka Miami'ye tatile felan gitmiyorsun hani" Oflayarak birkaç siyah,lacivert arası gömlek ile kabine girdi.

Taehyungie

aşkım
yoongi
bu siktiğimin adamı
hiçbir şey
ama hiçbir şey
beğenmiyor
ne yapacağım?

Jeongguk

Taehyung bende çıldıracağım
sabahtan beri pembe
mor
çiçekli
kelebekli gömlekler
deniyor
ve evleniyorsun sen dediğimde
sanane be salak diyor
neyse ki şu an seçtiğim gömlekleri deniyor
eğer beğenmezse onu burada bırakıp kaçacağım

Taehyungie

öxçcöxöcivöxöxlc
düğünümüzü hatırlıyor musun
hakkımızda makaleler yazılmıştı
pastayı düşürüyordun hatta bi an yanlışlıkla öcşxözlcğvöxmxös

Jeongguk

sende az kalsın suya düşüyordun
puhahahaaa xlcşcöxlzşx

Taehyungie

Jeongguk siktir. Yoongi

Jeongguk

seçtiğin şeyleri zorla denetmeye kalktın seni kabine sokup tekme tokat dövdü demi lan

Taehyungie

Hoseok'un yerinde olsam düğün gecesini beklemezdim şey için
Çok felaket olmuş Yoongi...

(Jeongguk kişisi tarafından engellendiniz)

ya ama (X)
siktir ya (X)
sana aşığım Jeon (X)
her haline (X)
tamam lan açsana şu engeli amk (X)

...

"oha" "ne be olmadı demi lan" giydiği mat siyah gömleğin üzerine yaka ve beline doğru inen küçüklü boncuk ve oya işlemeleri bulunan bir ceket giyinmiş, dar, bileğinin çok az altında koyu renk bir pantolon giyinmişti. Elinde tuttuğu papyon ve kravat arasında gidip geliyordu. Kafasıyla ikisine birden bakıyor karar vermeye çalışıyordu. İşaret parmağımla sağ elinde tuttuğu papyonu gösterdim. Kafasıyla onaylayıp karşısında duran aynanın önüne geçip papyonunu taktı.

Yapılı mavi, gri renk saçlarına dünden perma yaptırmış, kulaklarına halka denecek kadar büyüklükte küpeler takmıştı. Yüzük parmağında alyansı, bileğinde ise mors alfabesiyle Yoongi ile birlikte yazı yazdırdıkları bilekliği vardı.

"Hoseok, benimle evlenir misin güzel bayann?" kahkaha atmıştım. Garipçe yüzüme baktı, baktı ve gülmeye başladı. "Tabii ki Jungkook, ben Yoongi'ye de sana da bakarım"

...

Akşam olmuş ve bizde toplanmıştık. Düğün için gerekli tüm organizasyonu yapacaktık. Zilin çalmasıyla elimdeki şarap bardağını masaya indirdim. "sizin bu oğlan çok yaramaz oğlum" kucağında tuttuğu bebeğimle parktan gelen Jimin bebeğimi çantasıyla birlikte kucağıma bıraktı. Üstünü çıkarıp içeri geçti. "beyler! bensiz hiçbir halt yapamazsınız bakın şimdiden söyleyeyim" "Namjoon'u da çağırdım o da geliyor" dedi Taehyung kafasını telefonundan kaldırarak. Herkes yerde kurulmuş, davetiye sahiplerini belirliyordu.

...

"hah son olarak bir kişi daha kaldı!" dedi yerinden kalkarak Hoseok. "kimmiş o bebeğim?" dedi Yoongi, Hoseok'un boynunu okşarken. "kuzenimin kuzeninin komşusunun karısı!" etraf sessizleşmişti. Jimin kulağıma eğildi. "ne diyor bu salak?"

Yoongi ekledi "sanırım yanlış bir evlilik yapıyorum tanrım!" "hasiktir!" gülmekten elindeki şarabı yere dökmüştü Jimin. "gevşek! o halıya ne kadar verdim biliyor musun sen? yalayarak mı temizlersin yenisini mi alırsın?" dedi Taehyung işaret parmağıyla lekeyi göstererek. Kapının çalmasını fırsat bilerek koşarak kapıya ilerledi Jimin. Elindeki birkaç paket ile içeri girdi Namjoon." gençler acıkmışsınızdır diye yiyecek bir şeyler aldım"

...

Düğünü merkezden uzak, ünlü bir organizasyon şirketi ile çalışmak üzere deniz gören bir yükseklikte yapmaya karar vermişti herkes. Düğün danslarını Taehyung ve Hoseok ağırlıklı olmak üzere seçeceklerdi. Taehyung'un mükemmel bir müzik zevki vardı. Hoseok'un ise dansı ağzı açık bıraktıracak şekilde harikaydı. Jimin ise özel bir parçayı seslendirecekti. "7. mi yoksa 9.parçayı mı seçiyorsun Jimin?" dedi Taehyung. Kanepede bebeğimle oynarken ikisi birlikte uyuya kalmıştı. Bebeğim kafasını Jimin'in göğsüne yaslamıştı. Namjoon ise açtığı futbol maçını izliyordu. Hoseok ve Yoongi ise bir köşede kucak kucağa oturuyordu. Bebeği kucaklayıp yerine doğru götüren Taehyung'un peşinden gittim. "Taehyung ?" "efendim bebeğim?" "hiç, adını söylemek hoşuma gidiyor sadece" "bebeksin Jeongguk minicik bir bebek"

Oğlumuzu beşiğine koydu. Küçük yorganını üzerine çekip odanın ısısını ayarladı. Oturduğum kanepede ellerimi yanağıma yaslamış, oturuyordum. Ellerini iki yana açtı. Ellerimi elleriyle birleştirerek kendime çektim. Sevdiğim bir taktikti. Sadece böyle yaparak kucağıma oturtuyordum. Hafifçe çekip kucağıma oturmasını sağladım. Ellerimle belinden tutarak düşmemesi için destekledim. Boynumu,sardığı elleriyle hafifçe okşuyordu. Öpmek için önüme uzandım. Küçük kalp şeklindeki dudakları yediği vişneli kekten dolayı oldukça tatlıydı. Elleri belime doğru gidiyordu. Evet belki de bu öpüşmenin hızı artıyordu, çünkü yaklaşık 10 dakikadır kucak kucağa öpüşüyorduk. "hm, şimdi olmaz belki bizimkiler gidince?" "ama -"

Odanın kapısı resmen ışık hızında açılmıştı. İçeriye kucağına aldığı Hoseok ile giren Yoongi bir taraftan sevgilisini öpüyordu. Taehyung ile ayrılmış, onları izliyorduk. "umarım oğlumun odasında sevişmezsiniz" kafasını yavaşça kaldırdı Hoseok "hasiktir" gülümsedim,"içeriye öylece dalmanız yanlıştı bebek uyanmadı iyi ki. İşiniz acilse yatak odamız boş" Hoseok'un ardından benim ve Taehyung'un gözlerine baktı Yoongi. "ahh keşke daha önce söyleseydin sizi de rahatsız ettik" "ne rahatsızlığı bir şey yapmıyorduk ki" "sen onu benim sikime anlat" dedi gülerek Yoongi. Ardından Hoseok ekledi "benim anlatacağım çok şey var ona." Ayağa kalktılar ve yatak odamıza doğru ilerlediler. Kapıdan çıkarken fısıldadı "çok teşekkür ederim çocuklar söz sizde bizde şey yapabilirsi-" Yoongi'nin kolları Hoseok'u çekip sözünü yarıda kalmasını sağlamıştı.

Tekrar kucağıma oturdu. Elleri ellerimin üzerinde, zaman zaman öpüyor veya okşuyordu. "madem izinliyiz, yarın biz de düğün için alışveriş yapalım sevgilim ne dersin?" Kafamı omzuna yasladım ve kabul ettim. "Namjoon ne yapıyor?"

"Tamam sakin ol, sakin ol altı üstü bardak kırdık Jimin. Şimdi sen bu çöpü gizlice dışarı at hadi koçum" yarım bir şekilde açık olan mutfak kapısından izliyorduk. Elindeki çöpü Jimin'e vermiş, kalan minik parçaları da topluyordu. "hay sikeyim elime battı Jimin! öleceğim sanırım kan kaybından ah!" "hiçbir şey olmaz gerizekalı!" kapıyı açıp içeri girdim. "Namjoon, onları ben hallederim. Taehyung sana yara bandı getiriyor. Jimin, sende çöpü atma bir şey olmaz" gülüyordum. Çünkü kendi kendilerine halletmeye çalışıyorlardı. Tatlı ve iyi insanlardı.

"bu gece sizde kalacağım beyler bir kişilik yeriniz vardır umarım". Yatağımızda uyuyan Hoseok ve Yoongi, bir kanepede uyuyan Namjoon haricinde. Yalnızca bir kanepe kalmıştı onda da Jimin uyursa bize yer kalmıyordu. Çoktan yerine kurulmuştu Jimin.

"kamp yapmayalı uzun olmuştu"

Kim's Family | taekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin