Bölüm 4:Deney Faresi

916 73 24
                                    

"Janson hafızanı geri kazanmak istediğini söyledi,"Yatağa otururken başımla onayladım."Seni bu makineye bağlayacağız ve bilincinin açık olduğunu test etmek için sana arada bir sorular soracağım."

Derin bir nefes aldım ve başıma kabloları bağlamasına izin verdim. Acaba bu labirentteki gibi acı verici olacak mıydı?

"Korkma daha acısız ve ölümcül bir deneyim olacak."

Düşüncelerimi okumuş olması yeterince korkunç değilmiş gibi kullandığı kelimeler daha fazla ürpermeme neden olmuştu. 

Yavaşça uzandım ve işlemlerin başlamasını bekledim.

Gözlerimi kapattığımda karşılaştığım ilk şey önce karanlık ardından labirente çıktığım asansör gözüktü. Kalbim o anki gibi korkuyla atıyordu.

Asansörün içinde dolanıp beraber çıktığımız köpeği gördüm, sarı tüyleri ve kahverengi gözleri olan bir golden retrieverdi. Bu haliyle bana Newt'i hatırlatmıştı, yüzünde beni görünce beliren bir gülümseme vardı. İlk seferimde korktuğum için dikkat edememiştim ama şimdi çok net görebiliyordum.

Asansörün sarsılarak durmasıyla beraber dengemi kaybedip yere düştüm. Kapaklar gıcırdayarak açıldı ve içeriye güneş ışığı girdi, ben de köşeme sindim. 

İçeriye iri yarı bir beden girdi ve koca gövdesi üzerime gölge düşürdü. Beni havaya kaldırdığında ilk yaşadığım gibi korku yoktu aksine mutluluk ve özlem vardı.

"Rachel neden mutlusun?"

"Ağabeyimi görüyorum..."

"Adını hatırlıyor musun?"

"Sanırım Gally."

Dışarıdan gelen gülüşmeleri ve içeriye atılan bir ip gördüm, ağabeyimin beni o ipe tuttururken ki nezaketini hissettim.

Kısa bir süre sonra güneşle, nemli çimlerle ve beni bekleyen bir düzüne kadar yüzle karşılaştım. Aralarında tartışıp beni incelemeye devam ediyorlardı. 

Ama sonunda tartışmayı sonlandıran sesi duydum, karmaşayı bastıracak kadar gür ve otoriterdi.

"Seni koruması altına alan kişi de kim?"

"Kayran'ın lideri."

"Adını hatırlıyor musun?"

"A-A..."başıma saplanan keskin ağrıyla çığlık attım.

Görüntü bir film gibi akıp intihara kalkıştığım sahneye geçti. Bunu neden yapıyordum? O an ki psikolojime sahip olmadığım için bunu anlayamazdım belki ama bu hareketimin iyi bir şeye vesile olduğunu biliyordum.

Ve sonunda aşık olduğum aksanıyla o ses duyuldu.

Önümde diz çöktü ve elimde bulunan sivri taşı alıp attı, kalbim onu ilk gördüğümde bu kadar hızlı atmış mıydı hatırlamıyorum ama şu an onun çikolata kahvesi gözlerinin içine bakıp da aşık olmamak mümkün değildi. 

"Bu sesin sahibi kim biliyor musun?"

"Benim aşkıma..."

Beni revire götürüp yaramla kimse olmadığı için tek başına ilgilendi, bakışlarım bileğine geçirdiği ve garip bir şekilde hoşuma giden bilekliklere kaydı.

Onlara iltifat ettiğim aklıma geldi ama bu sözcükleri nedense duyamadım. Kendi sesimi anılarımda duyamayacak mıydım? Newt ve Gally ile olanlarda bile mi?

Teresa ile olanlarda bile mi?

Uzattığı bilekliklerden birini alıp sargının üzerine geçirdim. Yorgun olduğumu söyleyip dinlenmem için beni yalnız başıma bıraktı.

Gözlerim kısa süreliğine kapanıp açıldı ve görüş alanıma siyahi bir genç girdi.

"Alby?"

"Bu az önce adını söyleyemediğin arkadaşın mı?"

"Hayır, bu daha zayıf..."

Başka bir sahneye geçmeden önce onsa biraz daha yakından bakmak için eğildim, bu kesinlikle Alby değildi. 

"Rachel kim bu?"

"Bilmiyorum!"

Odaya bir kez daha Newt'in gelip bizi benim için hazırlanan toplanma partisine doğru çekiştirmesine izin verdim.

Etrafta insanlar ve ortada benim için hazırlanan odundan bir heykel bulunuyordu. Elime bir meşale tutuşturuldu ve ön sıralara doğru çekildim. Aynı anda herkesin meşalelerini atmasıyla hepsine gülümseyerek baktım, bu sıcak ortamı özlemiştim. Bütün yüzler dönüp bana bakınca gülümsememi içtenleştirip onların yaptığını yaptım.

"Bunu neden yapıyordunuz?"

"Yeni gelenleri aramıza kabul ettiğimizi belli ettirmek için."

Newt elini belime koyup ben uyurken aldıkları kararı açıklamak için Alby'nin yanına götürdü. Onu buranın lideri olarak tanıttı ve burada güvendiği tek kişinin Newt olduğu için onunla aynı odayı paylaşmam gerektiğini kararını aldıklarını söyledi.

"Bunu duyunca tepkin ne oldu?"

"Sanırım hayal kırıklığına uğradım, onların beni bir birey olarak görmediğini düşündüm ve intihar isteğim bir kez daha kabardı."

"Sonra ne yaptın?"

"Herkesin kafa dağıtmak için içtiği o sıvıdan içmeye çalıştım ama Sa-Gally bana engel oldu?"

"Bunu neden yaptı?"

"Beni korumak için..."

"O nerde şimdi?"

"Öldü! Minho onu Chuck'ı öldürdüğü için öldürdü,"gözlerimden yaşlar süzüldü. "Benim ağabeyim böyle bir şey yapacak kadar kötüleşemez, ona bir şeyler yaptılar!"

"Rachel?.."

"Her şey Teresa'nın gelişiyle başladı, hafızam silindi ve onun aklına girildi!"

"Bu kadar yeter Rachel, uyanman gerek!"Janson'un sesini duymayı beklemiyordum ve şiddetli bir şekilde sarsılmayı da... Hafızam tam yerine gelmemişti ve ben bu aletten onu tam almadan ayrılmaya hazır değildim."Lütfen bize zorluk çıkarma."

Anlıma yapıştırılan aparatlar tek tek sökülürken karanlık dünyamda gördüğüm tek şey bir isimdi: İSYAN...

"Bizler deney fareleriyiz..."diye zihnimden geçirdim. 



Labirent:Alev Deneyleri (Denek A4 Serisi)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin