0.0

1.4K 93 38
                                    


Kendi halinde bir gençtim. Her şeye rağmen mücadele etmek hep benim parolam olmuştu. Annem hep dik durduğumu ve bir kardelen gibi karları aşıp açtığımı söylerdi. Ben, annemin savaşçı kızıydım.

En büyük savaşımı ise annem vefat ettikten sonra vermek zorunda kalmıştım. Annemin ani kalp krizini babam kaldıramamış ve kendisini içkiye vermişti. Sürekli kumar oynuyor, içki içiyor ve olmayan mal varlığımızı ortaya koyuyordu. Onun borçlarını ödeme için elimden geleni yapmak zorunda kalmıştım bir yerden sonra. Küçük kardeşimin okulunu boşlamasına izin veremezdim. Bir günde dört işte birden çalışıyordum, sabahın köründe üniversite kampüslerine yemek satmaya gidiyordum ve öğlen öğrencilere özel ders veriyordum. Akşam bir restoranda çalışıyor, gece yarısından sonra ise bambaşka bir yerde temizlikçilik yapıyordum. Uyumak için sadece üç - dört saatimin olması beni yıldırmıyordu, sadece elimden geleni yapmak istiyordum.

Zorlandığım ilk sefer, kazandığım paranın bize yetmemesiyle başlamıştı. O zaman istemeyerek de olsa iç çamaşırlarımla çekim yapmak zorunda kalmıştım. Üstelik erkeklere özel, saçma salak bir dergide. Ondan sonra peşime bir sürü insan takılmış ve beni rahatsız etmişti. Bunların hiçbiri babamın umurunda değildi, onun borçlarını ödemem umurunda değildi, kızının taciz edilmesi umurunda değildi. Para kazanmak için iç çamaşırı mankenliğine devam etmemi söylemişti.

Bir zaman sonra o kadar borca batmıştı ki, kaçıp gitti. Beni ya da bizi umursamamasını anlıyordum, annem gittiğinden beri sorguladığını biliyordum. Bizi aile yapan şey annemdi ve artık o da yoktu. Neden bizimle ilgilensindi ki, biz onun çocukları değildik...

Paralarını ödeyemediğim insanlar en sonunda boğazıma dayandığında iç çamaşırı çekimlerinin yeterli olmadığını söylemişlerdi. İstedikleri, ben aynı tempomda çalışırken küçük kardeşimin porno çekmesiydi. Buna nasıl izin verirdim? Ben onun ablasıydım!

Bu yüzden pornoyu çekmeye gönüllü olan bendim. Paralarını ödemediğim müddetçe asla bize huzur vermeyeceklerdi. Üstelik ısrarları şiddete de dönüşmeye başlamıştı.

Hayatımın en zorlu savaşındaydım ve hiç umudum yoktu. Daha da dibe batmamak için çırpınıyordum o kadar. O ise benim kaybettiğim umudum olmuştu. Tesadüfen karşılaşsak bile onunla tanışmak benim hayattaki en büyük şansımdı.

Oh Sehun bana umudumu geri vermişti.


*

EVET.

Sanırım yazarınız biraz hızını alamıyor, değil mi? Ehehe, öyle gözüküyor! 

umut, biraz iniş çıkışlı, kalp ısıtan bir hikâye olacak. Kalp ısıtan, dediysem ponçik şeyler, kahkahalar beklemeyin. Bizim kalbimizi ısıtan şey, kızımızla ilgilenen Sehun ve onun hayatını değiştiriş şekli olacak. *-* umut'un ne zaman başlayacağını bilmiyorum, SUHO odaklı coşku ve BAEKHYUN odaklı arzu bittikten sonra CHANYEOL odaklı ilham ve KYUNGSOO odaklı bela başlayacak. umut'u da iki arada bir yere sıkıştırmaya çalışırım. :')

Kütüphanelerinize atıp bekleyin! 

Sizi çok çok seviyorum! 

Sevgilerle, Lynx.

u m u t | sehunHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin