YASAK AŞK - BİR BRAWL STARS ÖYKÜSÜ

Aslında o kadar duygusuz değilim

Evime geldiğimiz zaman arabanın penceresini açıp ordan atladım. Colt ise gülüp kapıyı açarak çıktı.

"İlk tanıştığımız gün de arabadan böyle inmiştin." dedi gülerek.

Ben de ukala bir şekilde "İlk tanıştığımız gün? Ha dünden bahsediyorsun sanırım."

"Bunun saçmalığına takılacak mıyız cidden? Tanışalı 24 saat anca oldu ama şu an evine giriyorum mesela."

Kapıyı açtım ve açmamla bir beden üzerime atladı.

"SHELLY? DÖNMÜŞSÜN!" diye bağırdım.

"Evet salak, döndüm." sonra bakışı arkamdaki bedene kaydı. "Bu da kim?"

Colt bir anda "Selam, ben Colt. Bull'un arkadaşıyım. Yani öyle sanıyorum. Bazen şerefsizlik yapıyor." dedi. Şoka uğradım.

Shelly gülerek "Merak etme, hep öyledir. Ben de Bull'un ablasıyım, Shelly. Memnun oldum." diyip elini uzattı.

Colt da "Ben de." diyip Shelly ile tokalaştı.

"Neyse abla, biz yukarı çıkıyoruz." dedim Shelly'ye. Shelly kafasını aşağı yukarı salladı ve televizyona bakma işine geri döndü.

Biz de merdivenleri çıktık ve koridordan en sondaki odaya girdik. Burası benim odamdı. Kendimi yatağa sırt üstü attım. Colt ise kapıyı kapattı ve yanıma gelip o da yattı.

Bana döndü. "Bence o kadar duygusuz biri değilsin." dedi.

Kalbim hızlanmıştı. Ben utana sıkıla teşekkür ettikten sonra bana ne olduğunu sordu. Frank'le, Mortis'le, Bibi'yle.

Ona doğru döndüm. "Ah şey... Frank benim eski sevgilim." Colt bir anda "GBF!" diye üzerime atladı ve friendzonelandım. Şaka.

Colt bundan sonra gülümsedi ve kafasını salladı. "Ee, Mortis, Bibi?"

"Biz çok iyi bir arkadaş grubuyduk. Okulda herkes tanırdı bizi. Benim Frank'le çıktığımı da herkes biliyordu ama bu arkadaşlığın içinde birden fazla benden hoşlanan kişi varmış ve aramızda büyük bir kavga çıkarttılar. En sonda da gruptan beni atmayı uygun buldular. Frank'le ayrıldığım gün onu benzettim ama o da beni benzetti. Böylece iki gün uzaklaştırma aldık ve sonra da hiç muhattap olmadık. Ta ki bugün bir mal gidip onlara bulaşana kadar." diyip sırıttım.

"YA NİYE ÖYLE DİYORSUN YANLIŞLIKLA OLDU DEDİM YA!" hem üzgün hem de şirin sesi içimi bir hoş yapmıştı.

Sonra onu bir anda kendime çektim. Öpüşmedik ama, bir süre öyle kaldık. Gözleri yuvalarından fırlayacakmış gibi bana bakıyordu ve kalbinin sesini burdan duyabiliyordum.

Biraz öyle kaldıktan sonra, "Şey ben artık eve gitsem iyi olacak görüşürüz." diyerek çantasını alıp odadan fırladı. Kelimeleri hiç nefes almadan söylediğine eminim. Güldüm ve yatağıma geri yattım.

Bu olaylardan sonra çok rahat bir uyku çekebilirdim.

| defnecim iki seviştirdim gibi yaptım olmuş mu