Selam :)
Yeni bölüme hoş geldiniz! Evet, 7.0 bekliyordunuz belki. Gelecek bölümümüz o olacak. Ama önce...
İyi okumalar...
●
●
Yere düşen Lottie ile beraber Carmen karşılaşma ilk başladığı andaki postürüne geri döndü. Terlediğinden dolayı ceketini çıkarmış, botlarından kurtulup spor ayakkabılarına geçmişti. Yumrukları havadayken saymaya başladı.
"5, 4, 3..." Lottie kalkmak için kendini zorlamıştı, lakin başaramamıştı. O kalkamayınca Carmen saymayı bitirdi. Yanına gidip yardım için elini uzattı.
"Fena değildi. Vuruşların güçlü, muhtemelen karşındaki sıradan biri olsa ilk iki darbede yere sermiş olurdun. Bu odadaki rakiplerinin hepsinin güçlü olduğunu ve saldırırken iyi bir analiz yapman gerektiğini hatırla. Yarın daha uzun sürmesini istiyorum." Kızın sırtını sıvazladıktan sonra yerdeki havlusunu aldı. İster istemez terlemişti, bu yapış yapış histen nefret ediyordu. Alnına düşen koyu renkli tutam onu olduğundan daha da rahatsız etti. Uzun kahve saçları at kuyruğundan düzensizce çıkmıştı. Carmen, saçını hep sımsıkı toplardı. Dağınıklığa tahammülü yoktu. Saçını toplarken Lena'nın bakışları ilgisini çekti. Göz göze geldiklerinde Lena sol ayağı ile iki daire çizip ortasına vurmuştu hızlıca. Gerinir gibi yapmıştı hemen arkasından kimse anlamasın diye. Carmen yerdeki su şişesini alıp kapıya yöneldi,
"Rosa! Lottie'nin sıradaki rakibi sensin. Jules! Sen Aldous ile eşleş. Ben birazdan geliyorum."
Yıllardır silah arkadaşı olan Lena'nın yanına giderken yine nasıl onu nötrleyebileceğini düşünüyordu. Muhtemelen bir şey tahammülünü bitme sınıra getirmiş olmalıydı. Yine. En ufak bir problemde projeyi terk edip gitmeye çalışıyordu, alışıldık bir durumdu. Bu sabırsız tavrına rağmen hâlâ buradaydı, çünkü Carmen ve Onyeka'yı bırakmak istemiyordu. At kuyruğunu düzeltirken dirseği ile boş olan meditasyon odasını işaret etti çekik gözlü arkadaşına. Önden giderken yeni ekip arkadaşlarına göz gezdirdi.
Hector, Meggie ile çalışıyordu. Meggie tam sol bacağı ile onun karnına tekme atacaktı, bunun yerine havada kendi etrafında dönüp Hector'u şaşırttı ve arkada kalan sağ bacağı ile kafasını hedefledi. Hector yere düşerken 'Güzel hareket.' diye düşündü Carmen. Hiçbiri kötü değildi yeni elemanların. Birbirleriyle çalışarak daha da güçleneceklerdi.
Meditasyon odasının arka köşesinde dört tane armut koltuk vardı. Onları görünce gülümsedi genç kız. Darrell'e şaka yapmıştı sadece ama o bu detayı atlamamıştı.
"Daha ne kadar armut koltuklara aşkla bakacaksın?" diyen Lena ile gülümsemesi genişledi. Kendisini armut koltuklardan birine attı. Üzerinde yayıldığı krem rengi koltuk ona büyük bir keyif verirken dayanamadı. "Cidden çalışma alanına armut koltuk ayarladığına inanamıyorum!" dedi sesine yansıyan heyecana engel olamayarak. Carmen'in bu enerjisine Lena göz devirdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KOZA
Science Fiction"Kelebek öldü." dedim dişlerimi sıkarak. Adam ürpermedi bile. Omuzlarımdaki ceketinin yakasını düzeltti önce, ardından parmaklarını boynuma yönlendirip işaret parmağını ve orta parmağını tam atan nabzımın üzerine koydu. Gözleri o an verdiğim nefesi...