Final Part 2

235 44 45
                                    


Son sınıfın ilk günleriydi.

Koridordan kantine doğru yürüdüğüm sırada arkadan kibarca bir ses yükseldi.

"Jungkook, bir saniyeni rica ediyorum."

"Ah merhaba, elbette Dekan Sejin."

Önceki senelerde sadece jürilerde gördüğün Dekan Sejin, daha önce de söylediğim gibi sadece son sınıfların portfolyo dersine geldiği için onun bu sene yeni bir yüzüyle tanışmış gibiydim.

O zaman Min Yoongi olayında ona fazlasıyla kızmış olsam da, şimdi anlıyordum ki onun da elinden bir şey gelmemişti. Yaşım biraz daha ilerlemiş, neyin ne olduğunu anlamaya başlamıştım. Neticede, yöneticilerin de üstleri vardı. Ayrıca, en başta Min Yoongi'yi ikna edip okula getiren de zaten oydu.

"Jungkook, arkadaşların staj başvurularını vermeye başladı. Pek çoğu Bienal'de stajyer olabilmek için yarış halinde. Ama senin adını bu listede göremiyorum."

"Evet, hocam ben bir grafik ajansında staj buldum. Orada yapacağım."

Dekan önündeki dosyadaki sarı kağıtları birazcık karıştırdı ve belgemi buldu. Biraz da yüzünü ekşiterek bana baktı.

"Silla Grafik.. İyi de burası alelade bir grafik ajansı. Yani özelliği olan bir yer değil. Ne yapacaksın burda? Neden Bienal'e başvurmadın?"

"Yanii..."

Bunun tahmin edebileceğiniz başta olmak üzere bir sürü nedeni vardı. Bu yüzden yoldan geçerken gördüğün ofislerden birine girip öylesine bir başvuru yapmıştım. Bu stajın cv'imde harikalar yaratmayacağını ya da bana müthiş kariyer fırsatları yaratmayacağını ben de biliyordum.

"Kendimi Bienal'e başvuracak kadar yeterli görmedim. " diyebildim en sonunda.

Dekan Sejin elbette bu söylediğime çok şaşırmıştı."

"Kendine karşı bu kadar acımasız olma. İyi gidiyorsun Jungkook. Okulun ilk yılları senin için çok iyi geçmedi ama geçen seneden beri iyi bir ivme yakaladın. Eksiklerini iyi kapattın. İlk senelerdeki notlarınla okulu derece ile bitirmen mümkün değil. Ama ben sınıfın en iyilerinden biri olduğunu düşünüyorum artık. Kendine de biraz güven bence."

"Eee. Teşekkür ederim. Yani siz öyle diyorsanız..."

Dekan'ın beni köşeye sıkıştırdığını hissediyordum.

"Bienal ekibi en iyi öğrencilerimizi göndermemizi istiyor. Öylesine ben Bienal'de çalıştım diyecek tipler yerine gerçekten iş yapacak, işi sahiplenecek öğrenciler. Bu yüzden senin ismini de listeye ekleyeceğim."

"Ama diğer ajans..."

"Daha vakit varken ara hemen orayı da. Eminim ki sensiz yapabilirler."

"P...Peki Bay Sejin."

Dekan Sejin çeşitli iletişim sarmalları ile beni alt ettiğine göre yapacak bir şey yoktu.

Bir yıldır onlardan kaçıyordum. Seul'un sanatçıları ve tasarımcılarından yani. Tekrar Seul'e geldiğimden beri... Haftasonları işim yoksa ailemin yanına gidiyordum. Ama görünüşe göre bir şekilde o çevrenin içine karışma vakti gelmişti.

Okula dönme kararını verdiğimde yurt başvuruları çoktan dolmuştu ve Jimin de evde sıkıldığını söyleyip duruyordu. Bu yüzden yanına taşınmamı teklif ettiğinde sevinerek kabul etmiştim. O olmasa ne yapardım gerçekten bilmiyorum.

***

Bienalin ofisine gideceğim gün beni büyük bir heyecan sarmıştı. Sırtımdan aşağı soğuk terler aktığını hissediyordum. Fakat gördüğüm tanıdık bir yüz beni biraz olsun rahatlatmıştı.

10 Temel İlke  -Yoonkook-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin