Keşke Seni Daha Çok Sevebilmek İçin Bir Kalbim Daha Olsaydı

330 19 63
                                    

Ben bölümleri yazıyorum yazıyorum ama atmayı unutuyorum 🙄🙄siz de hiç hatırlatmıyorsunuz.

Yorum yapmayı unutmayın 🥰🥰🥰
İyi okumalar ❤

Uzun kollarını kısa olanın belini sarmışken, kısa olan kollarını onun boynuna dolamıştı. Kısa olan başını diğerinin boynuna gömüyor ve doyasıya kokusunu içine çekiyordu. Bu sırada diğeride rahat durmuyordu tabi. Burnunu gömmüştü kısa olanın saçlarına ve gözlerini kapatmıştı. İkisi de çalan yavaş şarkıda hafifçe sallanıyorlardı. İkisi de iyice mayışmışlardı ve anın tadını çıkarıyorlardı.

Kısa olan gerilen sinirlerinin gevşediğini, karışan aklının çözüldüğünü hissediyordu. Kendisine engel olamayıp gülümserken başını gömdüğü boyuna biraz daha yaklaştırdı ve küçük bir öpücük bıraktı. Kendisine sarılan bedenin omuzları sarsılırken küçük bir kıkırdama sesi duydu. Cennetteymiş gibi hissettiren küçük kıkırdama daha da çok gülümsetmişti onu ve biraz aç gözlü biri yapmıştı. Bir daha duymak istiyordu o mükemmel kıkırdamayı. Bu sefer biraz daha kaldırdı başını ve adem elmasına küçük bir öpücük bıraktı. Bu sefer diğerinden hem bir kıkırdama hem de saçlarına kondurulan bir öpücük çalmıştı. Ama yetmiyordu sütlü kahveyi hatırlatan tatlı kıkırdamasını daha çok duymak istiyordu. Biraz daha kaldırdı başını ve çenesinin kenarına bir öpücük bıraktı. Bu sefer derin bir nefes alış duyuldu ve uzun olan diğerinin kulağına eğildi yavaşça ve hırıltılı sesiyle fısıldadı.

- Tehlikeli sularda yüzüyorsun soo~

Kyungsoo sanki onun söylediğini duymamış gibi devam etti öpücüklerine. Gözleri hala kapalıydı ve gittikçe daha da yaklaşıyordu hedefine. Hafifçe araladı gözlerini ve tam dudağının kenarından öptü diğerini.

- Belki de boğulmak istiyorumdur Jongin...

Aynı Jongin gibi fısıldayarak söylemişti sözlerini. Jongin hızlı bir nefes verirken Kyungsoo gözlerini kapattı yeniden.

Jongin dudaklarının yandığını hissediyordu Kyungsoo'nun nefesiyle. Aynı öpücükleri gibi nefesi de yakmıştı onu. Kyungsoo'nun belinde duran bir elini yüzüne çıkardı ve yanağına dokundu. Elinin tersi ile çene yüz hattında bir yol çizdikten sonra çenesinden tutarak hafifçe kaldırdı yüzünü ve kendisi de gözlerini kapatırken eğilmeye başladı. Tadını çok merak ettiği kalp dudaklarını öpmek için deliriyordu.

Kyungsoo'da farklı sayılmazdı. Heyecan ve sabırsızlıkla parmak uçlarında kalktı. Kalbi maraton koşmuşçasına atıyor ve kulakları çınlıyordu.

Evet öpüşebilirlerdi... öpüşeceklerdi... Kyungsoo kulağının dibinde o sinir bozucu sesi duymasaydı hikayenin sonu mutlu olabilirdi. Ama ne yazık ki Kyungsoo tam da kulağının dibinde tam da en olmaması gereken kişinin sesini duydu. Shownu...

- Eee akşam boş musun?

***
Kyungsoo gözlerini açtığı an yataktan doğruldu. Nefes nefeseydi ve bir süre nerede olduğunu anlamaya çalıştı. Kendisini odasında olduğuna inandırdığındaysa okkalı bir küfür savurdu kendi kendine ve yan tarafında vik vik öten alarmı tekmeledi. kafasını iki sallamaya başladı. Kendisine gelmesi gerekiyordu çünkü Shownu'nun o sırıtan suratı bir türlü aklından çıkmıyor ve onu öldürme isteğini arttırıyordu.

Gördüğü rüyaya anlam veremezken yavaşça eli yorganına gitti ve yine yavaşça kaldırdı güney bölgesine kısa bir bakış attı. Bir sorun olmadığını görünce ise rahatlamaya kendini yeniden yatağa bıraktı.

Kızgındı ama aklında bir soru vardı. Jongin ile öpüşmesini engelleyen Shownu'ya mı kızgındı, bunu rüyasında görecek kadar paranoyaklaşan kendisine mi? Evet Jongin onun kafasını karıştırıyordu ama onu rüyasında görmesi işi kendi açısından ciddiye bindirmişti. Jongin kafasını karıştırdığı için ona, kafasını karıştırmasına izin verdiği için ise kendisine okkalı bir küfür savurdu.

Now or LaterHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin