Çalan telefonunu bekletmeden açan dedektif, Patrick'in istediği yere bırakıldığını duyduktan sonra gülümseyerek kendi kendine şöyle dedi" hadi bakalım başlayalım".
Formantoda asılı duran uzun dedektif ceketini üzerine geçirdikten sonra aynanın karşısında fötr şapkasını yüzüne uygun şekilde yerleştirirken başını hafifçe öne eğip diklestirdigi omuzlarından kasıla kasıla kasılırken birden unuttuğu şey aklına geldi. Pipom nerdeydi ahhhh pipom iyi de benim bir pipom yok ki. Bu eksik kalsın. Ama silahsız olmazdı.
ASYA KİM?Evden çıktığım da hızlı adımlarla yürüyeceğimi düşünürken nedense gayet ağır adımlarla gidiyordu bedenim işin tuhaf kısmı ruhum da ağırdı hosnuttum bu durumdan. Yıllardır bekledigim anları yaşıyorum bu yüzden bu keyifli hallerim.
Kliniğe vardigim da yine o adamı gördüm. Bu takım elbiseli adam kimdi acaba. Neden buraya geliyordu, en iyisi yavaşça üzerine yürüyüp hic farkında değilmiş gibi çarpıp bir göz göze gelmek. Vücut dili elbet bir açık verir. Ya panik yapıp ben çarptigim halde bende özür dileyip gidecek ki eğer öyle olursa bu telaşlı dalgın halinden anlaşılır ki birinin baş adamıdır. Onun yerine herşeyi yönetip ayarlayıp kelle koltukta gezen bir zavallıdır. Ama çarptigim da dikkat et yada yüzüme ters bir bakış atıp giderse o zaman büyük baş bu adam. Kelleleri kesip koltuk altında taşıtandir. Ben bir üzerine yürüyeyim bakalım ne olacak.
Yanında ki adamla hararetli bir şekilde konuştuktan sonra ilk adımını atınca bende adımlarımı hızlandırıp üzerine doğru gidip omuzumla çarptım. Çarpmaz olaydım sanki kayaya çarptım. Omzum acıdı, ama o da ne " pardon" dedim. Hiç bir tepki vermedi okadar omzuna çarptım ne yüzüme baktı nede bir şey dedi. Neydi şimdi bu.
Ah dedektif nelerle uğraşıyorsun gir içeri Asya' yı gör. Kimse kim bu adam başıma iş bela arıyorum resmen.
Doktorla selamlasip biraz ikna etme çabası gösterdikten sonra 15 dakika sonra Asya'nin yanına gidebilecegimi öğrendim. 15 dakika şimdi hemen geçmez en azindan gidip bi elimi yüzümü yıkayayım. Sonra koridorda doktoru beklerim.
15 dakika boyunca düşündüğüm tek o adam kimdi. Hangi denek için geliyordu. En iyisi doktora sormak.
Zaten doktorda birazdan gelir 15 dakika geçti bile.Dedektif;
- Bir önce gelen o adam daha doğrusu biraz önce klinikten çıkan o adam, temellerle ilgili olarak mı geliyor buraya?
Doktor;
- Kapida carpistigin adam mi?
Dedektif;
- Sen nerden biliyorsun.
Doktor;
- Pencereden bahçeyi izlerken gördüm.
Dedektif;
- Herşeyi takip ediyorsun yani.
Doktor;
- Sacmalama dedektif, bu kadar işimin arasında olup biteni takip edecek değilim.
Dedektif;
- kızma hemen tamam.
Doktor;
- Her gün Asya' yi görmeye geliyor. ben ondan baktim kim diye.
Dedektif;
- Asyayimi görmeye geliyor.
Doktor;
- Evet, ama Asya da pek tanımak istemiyor gibi o adamı.
Dedektif;
- Neyse hadi girelim Asya'nin yanına
Içeri girdigim de arkasına dönmüş ama sanki dünyaya sırt çevirmiş gibi hem kırılmış hemde yorulmuş gibiydi.
Dedektif;
- Merhaba , AsyaASYA dan cevap yok.
Dedektif;
- Konuşmak istemiyorsun galiba.Asya dan yine bir cevap yok.
Kısa süren sessizlikten sonra Dedektif can alıcı ismi söyler.
Dedektif ;
- P atrick sana sevgi yolladı
ASYA, Patrick'in adını duyunca hemen onu sordu
- Nerde , Patrick nerede.Dedektif;
- Su an yanına gelemez. Asya biraz önce yanından çıkan adam kimdi?Asya;
- Neden soruyorsun. Sen kimsin ki ?Dedektif;
- Hic lafı uzatmayacağım Asya. Bende aynı senin yaşadıklarını yaşadım.ASYA;
- Yalnız değilim o zaman.Dedektif;
- Biz AYNIYIZ Asya. Bütün yaşadıklarımız aynı. Sana yardımcı olup Patrick' e götüreceğimBirden ağlamaya başlayan Asya bağırmaya da başlar.
Asya;
- Nerde Patrick,Dedektif;
- Goturucem merak etme seni Patrick'e.... Ama önce biraz konuşalım.Bölüm Sonu
Keyifli okumalar:)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
10 eksi 1 DEDEKTİF
Science FictionUçağa 10 kişi binmişlerdi. Geri dönerken - 1 ölü vardı. 7 denek 3 suçlu... dosyayı kapatırken bir ipucu olmalı diye düşündü dedektif...