daybook

page:5

Chuuya Gin'e nasıl silah tutması gerektiğini anlatırken resmen sarıldı.
Sarıldı...
Görevi ben devralıyorum.

Nezaketle öğretmenin ne manası var ki?
Sert davranmazsan asla ne yapmaları gerektiğini anlamıyorlar.

Aşağıya indiğimde yirmi metre uzakta olan hedeflere baktım.
Açıkçası; bu çok yakın...

"Bücür, bunu bana bırak."

"Ne?"

Chuuya'nın elindeki silahı alıp Tachihara ve Gin'in ortasına geçtiğimde korktuklarının farkındaydım.
Benden neden bu kadar korkuyorlar hiçbir fikrim yoktu.
Ama bu benim için işleri daha kolay yapıyor.

Tuttuğum silaha göre tutuş şekillerini değiştirmeye çalışmaları aslında komikti ama ciddi ortamı şu an bozamazdım.
Ben her hangi bir komut vermeden Tachihara'nın ilk hedefi vurması Chuuya'nın sesli bir şekilde küfretmesine neden olmuştu.

Bu kadar yumuşak olman senin suçun.

Gin'e baktığımda hedefe odaklanmıştı.
İkinci hedefinde yerini bulmasıyla sırıtmama engel olamadım.

Sinirlenip beni kovduğunda arkamdan söyleniyordu.

Çok tatlı.