10. Bölüm

2.8K 185 350
                                    

Oy ve yorum yapmayı unutmayalım.😊💜

🌸İyi Okumalar🌸

Üstüm sırılsıklam bir şekilde hâlâ Öykülerin gelmesini bekliyordum ve evet hâlâ denizden çıkmadım çünkü üstümde ki kıyafetler üzerime yapışmıştı. Bana su atan öküze baktım o da niye gitmiyorsa?

"İnşallah ahtapot gelirde seni alıp ıssız bir adaya götürür." Dedim homurdanarak. Benimle uğraşıyordu sürekli ve bu da sinir krizi geçirmeme sebep oluyordu. Kaşlarını çatarak bana baktı.

"Ben cadıların ıssız yerler de kalmayı sevdiğini sanıyordum bir de kulübeleri olup iksir yapıyorlardı."

"Öküzler de otlarla besleniyorlar." Hala yüzünde biraz da olsa olan boyaya bakarak güldüm, "Beğendin mi boyanı? Şu karşında duran sanatçı yaptı. Biliyorum çok güzel yaptım hatta anlına yazdığım şeyle efsane oldu."

"Cadı!"

"Öküz!"

"Masal!" Diye bana seslenen Sinem ile oraya doğru gittim. Söylemeyi unuttuğum ama getirdikleri havluyu üstüme aldım. Kıyafetlerimin olduğunu düşündüğüm çantayı aldıktan sonra ilk önce duş yeri olan yere gidip kabinin kapısını kapatıp kiletledim. Tuzlu suyu üstümden attıkdan  sonrada hemen üstümü giymek için çantayı açtığım da askılı toz pembe elbiseyle bakıştık. Mecbur giyeceğim, dizlerimin 3 parmak yukarısındaydı ve cepleri vardı. Telefonumu hemen elbisemin cebine koydum. Islak giysilerimi de ilk önce poşete sonra da çantaya koyup çıktım. Hepimiz kulübeye geldiğimiz de giysilerimi çamaşır makinesine attım ve çalıştırdım. Banyodan çıktığım da dolabıma yönelip kendime siyah şort ve mavi tişörtümü alıp banyoya geri gittim. Uzun bir duş yaptıkdan sonra kıyafetlerimi giydim ve banyodan çıktım. Telefonumu elime alıp ona sarıldım.

"Sen orada boğuluyordun değil mi? Kıyamam sana ben. Tamam geçti geçti annen burada, hepsi Uzay yüzünden. Evet, biliyorum sen de ondan nefret ediyorsun." Sinem yanıma gelip kafamı okşadı.

"Masal biraz dinlen yoksa hasta olacaksın. Hem sana ne aldım, bak." Diyerek bana sandivçi uzattı. Gözlerimden kalpler çıkarak elinden aldım.

"En sevdiğim sensin." Mutlulukla şakıyarak Sinem'e sarıldım. Beni nasıl da düşünüyor. Elime aldığım sandivçi 3 dakika da bitirdiğim de Yağmur bana baktı.

"Bu kız rekor kırar yakında. Görende sanki 10 yıl aç bıraktık sanır. Survivor'a katılsa ne yapardı, merak ediyorum. "

"Sanırım yemek için her şeyi yapardım ama yok kazanamadık mı o zaman geceye kadar benim çilemi çekerlerdi. Hem o 1 saat aç kalmak benim için 10 yıldı zaten." Dedim kollarımı birleştirerek. Öykü odaya girerek tek kaşı hava da bana baktı.

"Masal bana söyleyeceğin bir şey var mı?" Aha! Öğrendi. Ama hangi yaramazlığımı öğrendi? Ellerimi havaya kaldırarak ona baktım.

"Gerçekten geçen ay beyaz elbisene ben resim çizmedim yani çizdim ama abim de çizdi. Çikolatalarını ben yedim. Duvarlarına dabbe resimlerine ben yapıştırmış olabilirim. Okuldayken kahveni ben içtim ama tamamen hepsi midemin suçu canı çekti bende içtim. 2 ay önce sen gece tuvaletteyken abimle ikimiz garip garip sesler çıkarıp kapıya vuruyorduk ama fikir tamamen abimden çıktı benden değil. 5 ay önce senin küçüklüğünden beri duran ve boyu neredeyse benle aynı boyda olan bebeği de ben boyadım ama ne yapayım? Çok korkunçtu. Hatta o gün Çaki'yi izlediğimiz de sen o bebeği koridora koyduğun için gece mutfağa giderken onun parlayan gözlerinden dolayı korktuğum için 1 hafta uyuyamadığım için abim bana uyumam için hep kırmızı başlıklı kızı anlattı, orada ki kurtta çok fenaydı. Neyse bunlardan hangisini öğrenmiştin söyle?" Dediğim de karşımda ki herkes bana şoka girerek bana baktı. Daha bir sürü vardı ama aklıma gelenler bunlardı. Yağmur kendine gelip konuştu.

EYVAH İKİZLERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin