24. Bölüm

2.1K 187 1.1K
                                    

💙Oy ve yorum yapmayı unutmayalım💜

💜Keyifli OKUMALAR💙

Uzay DOLUNAY

"Uzay! Aç kapıyı, geliyorlar! Lan açsana! Kış uykusuna mı yattın?!" Dışarıdan gelen bağırma sesiyle, yorgunlukla gözlerimi açtım. Yattığım yerden doğrulup üstümdeki pikeyi kenara attım ve ayağa kalkıp kapıya doğru ilerledim. Kapıyı açtığımda, Çağrı hızla içeri girip aynı şekilde kapıyı kapattı. "Uzay, kapı çalarsa açma tamam mı? Bak sakın yabancılara kapıyı açmıyorsun, aferin sana. Lan! Sen niye ayaktasın? Bir de hastayım diyip etrafta duruyorsun, git dinlen!" Bu çocuğu buraya kim gönderdi? Çekilmiyor hiç!

"Çağrı susarsan uyumaya devam edeceğim."

"Sen hâlâ ayakta mısın? Git uyu!"

"Çağrı beni sinirlendirme."

"Asıl sen beni sinirlendirme, hadi git uyu! Kapıyı kimseye açmıyorsun." Hâlâ kulübeden atmayı düşünüyorum. Ona tersçe bakıp yatağıma geri yatıp gözlerimi kapattım. "Uzay? Masal kankim niye gitti? Kızı bıktırdın kendinden dimi?" Bu niye hiç susmuyor?

"Sussana Çağrı!"

"Hayır yani mal mısın diyeceğim, ama cevap belli öylesin."

"Çağrı sus!"

"Ben Masal kankimi çağırayım en azından sana çektirir biraz daha." Artık sussun. "Hem sen niye revire gitmiyorsun?"

"Çağrı sana sus dedim!" Diyerek sonunda yataktan başımı kaldırdım. Kendimi yorgun hissediyorum zaten bir de onun konuşmasıyla dinlenemiyordum.

"İyi!" Kapının çalınmasıyla, Çağrı hızla oraya ilerledi ve ben de kafamı yastığa geri koyup gözlerimi kapattım. "Unutmuşum, kapıyı size açmayacaktım o yüzden geri gidebilirsiniz."

"Uzay nasıl Çağrı, öğrenmem gerek." Diyen Ece'nin sesi miydi yoksa bana mı öyle geliyor?

"Turp gibi hem de koşu filan da yapıyor. Daha sabah ağaca çıkmış." Yuh! Bak şuna ayağa zor kalkıyorum bir de ağaca çıkmışım. Yataktan kalktığımda sesleri hâlâ geliyordu.

"Olmaz onu görmem gerek!"

"Kulübede değil, gitti."

"Burada olduğunu söylemiştin!"

"Evet öyle söyledim, ama yokmuş."

"Gözümle görmeden inanmam!" Dedi ve odaya girdiğinde beni görmesiyle, telaşla yanıma yaklaştı. "Uzay iyi misin? Hasta olmuşsun."

"Bak seni gördü daha da kötüleşti çocuk. Uzay yaşıyorsun dimi? Ses ver!" Dedi ve hızlı adımlarla yanıma geldi Çağrı. "Uzay senin dinlenmen gerek hadi yat."

"Yapmam gereken bir şey var mı?" Aslında Masal cadısını getirin ona yaptırtmam gereken şeyler var.

"Hayır, yok Ece." Diye cevapladığımda, elinin tersini alnıma koydu.

"Senin ateşin var." Çağrı'da elinin tersini alnıma koyup kafasına olumsuz anlamda salladı.

"Hayır, yok."

"Var."

"Yok."

"Sana var dedim."

"Ben de yok dedim."

"Kavga etmeyi keser misiniz?! Şurada bir şey dinliyorum dimi!" Diye bağıran Derya'yı yeni farkediyorum.

"Arkadaşıma bunu demeye hakkın yok. Kendi arkadaşını uyarabilirsin, ama benim arkadaşımı asla benden başka kimse karışamaz."

EYVAH İKİZLERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin