BÖLÜM 17

48 1 0
                                        

Onu buraya getirmekle iyi mi yaptım bilmiyordum ama içimden bir ses onu orada tek bırakmamam gerektiğini söyledi ve bende o sesi dinledim. Karşımda diz dize oturmuş kerem ve cansuya baktım. Sonra da yavaş yavaş uyuyan tuana'ya. Tam o sırada aklıma birşey geldi. Mutfağa gittim ve büyük su bardağına soğuk su doldurdum ve odaya gidip tuana'nın üzerine boşalttım. Fok balığı gibi tepinirken kızlardan duymayacağım küfürleri bana sıralıyordu. Kerem ve cansu gülmekten yerlere yatarken ben de şeytani sırıtışımla tuana'yı izliyordum. Tepinmesi bittikten sonra bana çok sinirli bakmaya başladı.
"Ne yapıyorsun sen bulut?"
"Film izleyeceğiz uyuyordun uyandırdım"
"Bu şekilde mi?"
"Hoşuna gitmedi mi?"
Bu soruyu sormamla beraber arkasındaki masadan sürahiyi aldı ve içindeki suyu üzerime boşalttı. Siktir. Bunu beklemiyordum. Ayrıca bu su çok soğuktu. Eger benim de suyum bu kadar soğuksa kesin hasta olacaktı. Ne diyorum lan ben. Asıl hasta olacak olan bendim. Tuana bir kahkaha atınca ona baktım. Istemsizce bende güldüm. Ben gülünce yanakları kızardı. Kahretsin. Denizi görmekten kendimi alamıyordum. Onları orda bıraktım ve odaya gidip çığlık attım. Ne zaman unutacaktım onu. Tuana etrafımdayken pek mümkün değildi anlaşılan.

PIYANGOHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin