Sümbül | NarGed

Afitap.

Evet bütün bölüm isimlerini geneli arapça olmak üzere hoş kelimelerle yeniledim.
Afitap anlam olarak güneş ışığı demektir. Bazense kadın ismi olarak kullanılır, o zaman anlamı çok güzel, parlak yüzlü olur.
Bölüm isimlerinden anlamı sormak istediklerinizi yorum olarak bırakabilirsiniz.
İyi okumalar <3

Nare Çelebi|

Telefonumun arama kısmından hemen polisi aradım. Bana böyle tehdit mesajları atan biriyle yüzleşmek benim işim değildi, polisin işiydi.
Hızlıca durumumu anlattım, fazla vakit geçmeden o kişinin kim olduğunu bulabileceklerini söylediler. Telefonu kapattım ve komodine koydum. Başıma aniden saplanan ağrıya karşın gözlerimi kapatarak şakaklarımı sıvazlamaya başladım. Stres yapınca sürekli ağrırdı buralarım. Yatağa oturacakken açılan kapıyla irkildim.

"Nasılsın empati böceğim?"

Yüzüne baktığımda sırıtmasının dudağına yapışmış olduğunu fark ettim.

"Kötüyüm ve izin verirsen kötü olmaya devam etmek istiyorum."

Kendimi yatağa atarken söylediğim sözler tuhafına gitmiş olsa gerek hızlıca yan tarafıma oturdu.

"Ne oldu?"

Mesaj olayından bahsetmesem çok kızardı, ama şuan katil olmasını istemiyordum. Şakaklarımı göstererek mızmızlandım.

"Ya çok ağrıyor Gediz!"

Elini yatağa vurarak konuştu.

"Gel yanıma otur."

Yatakta sürünerek, yuvarlanarak, tabiri caizse her hareketi yaparak yanına gittim. Arkamı ona dönerek oturdum. Tahmin ettiğim gibi parmak uçları şakaklarımdaydı. Yavaşça ovalarken o kadar çok ağrım vardı ki, derin nefesler alıyordum. Kulağımın arkasındaki nefesiyle içim titrese bile kendimi toparladım.

"Nare benden bir şey saklayamayacağını anlayamadın mı güzelim?"

Ne! Yine mi anlamıştı?

"B-ben bir şey saklamıyorum, ne saklayacağım senden?"

Masaja devam ederken bu sefer sesinin tonunu hafifçe yükselterek konuştu.

"Senin başın sadece stres yapınca bu denli fazla ağrır.. Her ağlamandan sonra sana masaj yaptığım için bilmem gerek değil mi?"

Kahretsin.. Bunu bilmemesi gerekiyordu.

"Beni bu kadar iyi tanıman da en çok beni korkutuyor."

"Konuyu kaynatmadan söyle bakalım."

Parmak uçlarını tutarak yavaşça indirdim. Ona döndüm.

"Bana bir tür tehdit mesajı geldi."

Kaşlarının çatılmasıyla dudaklarımı ısırmaya başladım.
Umarım kıyamet kopmazdı, umarım.

"Ne mesajı, göster bir bana."

Ardı arkası gelen o çirkin mesajları ona gösteremezdim. Gösterirsem Gedizin neler yapabileceğini kestiremiyordum.

"Yok ne gereği var Gediz? Hem ben polisi aradım, yani az sonra karakola gitmem gerekiyor sadece. Ondan sonra bizim yapmamız gereken bir şey kalmıyor."

Ayağını sallamaya başlamıştı, konu değer verdiği insanlar olunca içinden canavar çıkabilirdi.

"Ben biliyorum o şerefsizin kim olduğunu! Ama bu sefer o kolay değil Nare, bu sefer oyun oynamasına izin veremem!"

Hızla ayağı kalktığında bende kalktım, omuzlarından sarsarak kendime çevirdim.

"Gediz saçmalama! Oyun falan oynayamayacak, bitti. İçini rahatlatmak için kaç dilde söylemem lazım? The end! Plus! Neueste! İtu lebih! Es dasrulda! Bitti!"