Change | Liskook

1.7

Arabadaydık. Tatile gidiyorduk ve her şey çok güzeldi. Zor günler atlatmıştım, ama şimdi çok mutluydum.

"Lisa, şu videoya baksana." diyen Rose'ye döndüm. Rose ve ben arka koltuklara oturmuştuk. Jimin ve Jungkook'da öndeydi ve arabayı Jungkook kullanıyordu.

Rose ile gülüşerek birbirimize videolar gösteriyorduk ve çok keyifliydi.

Jimin bize döndü ve sırıtıyordu.

"Hava çok sıcak değil mi ya?" dediğinde başımla onayladım.

"Bayağı sıcak, camları falan da açın." dedim telefonuma bakmaya devam ederken.

"Gerek yok, ben sizi ferahlatmanın yolunu buldum." dedi Jimin ve pis pis sırıtıyordu.

"Ne buldun yine?" dedi Rose ve yanaklarını sıktı Jimin'in.

Jimin önüne dönüp bir şey aldıktan sonra bize hala sırıtıyordu.

Ve aniden su şişelerini üstümüze boşalttı.

"JİMİN! SENİ ÖLDÜRCEM!" diyerek bağırdı Rose. Her yerimiz ıslanmıştı ve Jimin'e ölümcül bakışlar atarak, yerimden kalktım. Öne doğru eğilip elindeki suyu aldım ve üstüne boşalttım.

Rose kahkaha atıyordu ve Jungkook tüm sakinliğiyle arabayı sürüyordu.

Jimin ön tarafta tepişiyordu ve Rose yanına atladı.

"Rose, arabayı süremiyorum çekil şuradan." dedi Jungkook ve ben de hala onlara vuruyordum.

Derken, büyük bir ses duymamla araba aniden durdu. Rose çığlık attı. Bense olayın şokundaydım ve sessizce duruyordum.

"Siktir." diyerek arabadan indi Jungkook. Ardından Jimin de indi. İnemiyordum, Rose'de İnemiyordu. Gözlerimi kapattım ve bekledim.

Rose arabadan indi ve koca bir çığlık duydum. Hızlıca indiğim de bir çığlıkda ben patlattım.

Bir kıza çarpmıştık ve yerde yatıyordu. Etrafta kimse yoktu.

Jungkook ellerini yüzünü koymuştu, ve titriyordu. İçim acırken hemen yanına koştum.

Sarıldım. "Jungkook, sakin ol. Ölmedi ölmedi." dedim bağırarak. Jimin ise kıpkırmızı olmuştu. Ve bana bakıyordu.

"Ne bakıyorsun Jimin? Ölmedi ölmedi hayır ölmedi sakin olun." dedim ve bende titriyordum. Kalbim çok hızlı atıyordu ve Jungkook'a baktıkça daha kötü oluyordum.

"Lisa, öldü." dedi Jimin ve saçlarına daldı.

"NE?!" diye bağırdım ve Jungkook'a baktım. Jungkook hiç bir şey söylemeden öylece duruyordu. Ağlamaya başladığım sırada Jimin bağırdı.

"Jimin her şey bitti." dedi Jungkook.

Ağlıyordum ve bağırıyordum.

"Jungkook ben yapmadım de, sana yalvarırım bir şey de." Jungkook yüzüme bakıyordu ve konuşmuyordu.

"HADİ BİNİN ARABAYA GİDELİM." diye bağırdı Rose.

Hepimiz kızı orada bırakıp arabaya bindik ve arabayı Jimin sürüyordu. Yanında da Rose vardı.

Jungkook'un eline tutuyordum ve ağlıyordum.

"Jungkook bana bak bana bak." yüzünü ellerimin arasına aldım ve dudağından öptüm.

"Lisa, boşa uğraşma." dedi Jungkook.

"Jungkook, saçmalama. Ne olur.." ağlıyordum ve yüzüne bakıyordum.