(Güzel bir günün sonunda herkes tekrar stüdyodadır. Bizim ikili ise akşam yemeklerinin odalarına gelmesini bekliyorlardır)
Mia- Ne güzel bir gündü değil mi??
Melisa- Öyleydi gerçekten, özellikle de yemekteki sohbet çok güzeldi.
Mia- Evet, Tomas'la baya iyi anlaştınız.
Melisa- Sevdiğimiz herşey aynı neredeyse! Bence senle de iyi anlaştı. Yakında iki kişilik ekibimiz büyüyebilir.
Mia- Göreceğiz bakalım. Ama bence de Tomas'la iyi arkadaş olacağız.
(Kapı çalar ve kızların yemekleri gelir. Melisa kapıyı açmıştır)
Melisa- Mia, şanslısın sanırım her akşam pizza yiyeceğiz. Ama bu sefer salata da var.
Mia- İşte bu!!
Melisa- Fark etmişsindir belki. Sence de Lara bugün çok sessiz, sakin değil miydi?
Mia- Doğru, öyleydi... Bence kesin bizi kıskandı, Michael hep bizimleydi bugün. Geldiğimizden beri de bizle ilgileniyor. Lara da Michael'a çok sert bakışlar attı.
Melisa- Hiç sanmıyorum Mia. Yani Lara zaten çok uzun zamandır Michael'ın menajeri, hep onunla, neden iki gün için bizi kıskansın ki? Ayrıca gerçekten öyleyse buna sevinecek olan da sensin.
Mia- Ben zaten öyle olduğunu biliyorum ve buna içten içe de sevindim arkadaşım, ama sen de fark edeceksin öyle olduğunu.
Melisa- Olur, madem öyle fark ettikten sonra konuşuruz. Ben yarın sabah yine sahneye çalışmaya gideceğim, haberin olsun.
Mia- Hayırr, yine o alarmla mı uyanacağım ben!
Melisa- Evet aynen öyle, hatta bence sen de gelmelisin. Hem... belki birlikte beste yaparız!
Mia- Gerçekten mi?! Beste yapacaksak tabii ki de geliyorum. Pop olacak değil mi?
Melisa- Pop, rock ne istersen! Deneriz işte. Yeterki klasik olmasın.
Mia- İşte Melisa'nın beklenilen yüzü! Çok mutlu ettin beni.
Melisa- Her şeyi başlatan sendin! Sağol.
(İki arkadaş birbirlerine sıcak bir şekilde gülümserler. Saat geç olduğu için Mia uyumuştur. Melisa da günlüğüne birşeyler yazdıktan sonra alarmını kurup uykuya geçer)
"Ertesi sabah saat 7.30"
Melisa- Alarmdan önce kalkınca giyinip seni uyandırayım dedim. Hadi sahneye!
(Sahnenin oraya vardıklarında ışıkları ilk açan yine Melisa olmuştur. Hemen nota defterini çantasından çıkarıp elektronik piyanonun üzerine koyar)
Melisa- Hem sesini istediğimiz kadar ayarlayabiliriz, hem de değişik efektler yapabiliriz. Normal piyanoya ihtiyacımız yok şu anda.
Mia- Bence de, iyi fikir. Ama viyolanı almamışsın.
Melisa- İlk önce piyanoda bir melodi bulalım, sonra gerekirse viyola da çalarım. Hem daha sen söz yazacaksın değil mi?
Mia- Evett, işte benim için en eğlenceli kısmı. Hadi başlayalım o zaman!
(İkisi de çok mutlu ve kararlı bir şekilde piyanonun başında akıllarına gelenleri çalıp deftere yazıyorlardır. Tam Mia aklına gelen bir melodiyi mırıldanırken sahnenin kapısı açılır)
Melisa- Tomas, merhaba. Sen de mi çalışmaya gelmiştin?
Tomas- Evet, demek sizde erkencisiniz. Burada olduğunuzu bilmiyordum tabii, lütfen devam edin ben dinlerim.
Mia- Teşekkürler... istersen sen de katılabilirsin Tomas! Biz de beste yapıyorduk. Pop şarkısı olacak. Sen de belki dans edebilirsin.?
Tomas- Teşekkür ederim. Ama... önce Michael'a sormamız gerekmez mi? Sonuçta...
Melisa- Kendi kendimize birşey denemeye karar verdik işte. Sen Mia'ya bakma. Bu ciddi bir şey değil. Michael öğrenmese iyi olur.
Tomas- Bence o da sevebilir bu fikri ama neyse, öyleyse ben hiç karışmayım.
Mia- Yorumsuzum, şuan kafam karıştı.
Melisa- Gerçi şimdi Michael gelseydi ona yalan söylemeyecektik sonuçta.
(O sırada Michael içeri girer)
Michael- Öncelikle günaydın, kapı biraz açık kalmış, ben de geçerken sizi duydum. Bana ne konuda yalan söylemeyecektiniz?
Melisa- Evet söylemeyeceğiz çünkü yalana gerek yok. Michael biz Mia ile beste yapmaya karar verdik. Bu sabah da erkenden buraya bunun için geldik. Sonra Tomas da buraya çalışmaya gelince acaba o da bizim şarkımızla dans etmek ister mi diye konuşuyorduk ve sonradan sana danışmamız gerektiğini fark ettik. Ve sen geldin.
(Küçük bir sessizlik oldu ve sonra Michael gülerek sahnenin merdivenlerini çıkmaya başladı)
Michael- Bu muydu yani? Bizim işimiz müzik yapmak, dans etmek, sizin de ayrıca kendi bestenizi yapma fikriniz çok hoşuma gitti. İsterseniz ben de katılmak isterim. Boş vakitlerimizde çalışırız.
Melisa- Öncelikle teşekkürler Michael ama sana da uyarsa bence bizim, sadece Mia'yla benim bir bestem olmalı. Ama tabii ki Mia da ben de seninle beste yapmak çok isteriz. Bu çok güzel bir teklif!
Mia- Kesinlikle Melisa'ya katılıyorum.
Michael- Haklısınız hanımlar, anlaştık o zaman.
Melisa- Anlaştık.
(Michael ve Melisa el sıkışmışlardır ve o sırada Mia gülümseyerek onlara bakarken Tomas ise kafasını yana çevirmiştir)
Mia- O zaman prova saatinde görüşüyoruz.
Michael- Aynen şimdi istediğinizi yapabilirsiniz.
Melisa- Yine burada görüşürüz o zaman Michael.
Michael- Evet efendim, görüşürüz.
Melisa- Tomas, senin de bizimle dans etmeni çok isteriz. Michael zaten onaylıyor, ne dersin?
Tomas- Tabii ki isterim derim.
Melisa- Tamam, sonra görüşürüz o halde.
Mia- Görüşürüz Tomas!
Tomas- Görüşürüz!
Michael ben de gideyim şimdilik.Michael- Tamam Tomas. Bugün de burada olacağız zaten. Sizinle yine aynı saatte.
Tomas- Tamam, görüşürüz.
Michael
"Ne oluyor bana ya... Tamam herkese karşı iyi olmaya çalışıyorum ama herkese eşit davranamıyorum. Ben böyle değildim..."
Melisa- Geldik yine odamıza.
Mia- Hıhı.
Öncelikle herkesten özür dilerim çünkü bir aydır yeni bölüm yazamadım. Ama sanırım artık geri döndüm. Bu bölümün devamında sizce neler olacak yazmak isterseniz çok sevinirim :)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
En İyisi Klasik, Değil Mi?
General FictionKesinlikle Michael Jackson hayranı olmayan Melisa, klasik müzik eğitimini tamamladıktan sonra orkestra seçmelerine girecek ve yaşamının bir kısmı hiç beklemediği bir şekilde değişecek. Sadece bazı insanların yaşayabileceği olaylar karşısındaki tepki...