6. Bölüm: OYUN (Kısım 1)

116 46 165
                                    

Gün boyu sarayda işlerle uğraşmıştım ve kafamı kaldıracak vaktim olmamıştı. En sonunda tüm işleri bitirdiğim zaman Conrad'a Elena ile Emma'yı sormuştum. Henüz ikisinin de gelmediğini söyleyince sinirlenmiştim. Çoktan hava kararmaya başlamıştı ve hâlâ dışarıdalardı. Dışarısı tehlikeliydi. Bir daha asla böyle bir şeye izin vermeyecektim. İçeride boğulacak gibi hissedince sarayın girişinde beklemeye başlamıştım. Yine de yerimde duramıyor, sarayın önünde volta atıp duruyordum. Her zaman sakin görünen Conrad bile endişeli görünüyordu. Yansıtmamaya çalışmasına rağmen yüzünün her yerinden okunuyordu ruh hali. Korumalar olduğu için sorun olmamalıydı ama bu saate kadar ne yapıyorlardı?

Bu düşüncelerin içerisinde boğulurken sonunda gelmişlerdi. Emma, Elena'yı kucağında tutuyordu. Üstünü şalla örtmüştü. Görür görmez yanlarına koştum. Tam bağırmak için hazırlanıyordum ki Emma daha hızlı davranıp 'Şşş' dedi. Elena uyuyakalmış gibi görünüyordu. Kucağından almak için uzandığım sırada aniden geri çekilip gergince gülümsedi.

"Gerek yok majesteleri, ben taşırım," derken sesi hafifçe titremişti ve gözlerini kaçırmıştı. Normalde Emma asla bunu yapmazdı.

"Neler çeviriyorsun?" dedim kaşlarımı çatarak.

"Ah, hiçbir şey saklamıyorum majesteleri. Sizden bir şey saklamaya kim cüret edebilir ki?" dedi masumca ama bu onun yakalama sebebim oldu. Normal şartlarda bu kadar saygılı konuşmazdı.

"Emma."

Sadece bu kelime sinirlendiğimi anlaması için yeterli olmuştu. Üzgün bir ifadeyle başını eğmişti.

"O halde en azından Leydi Elena'yı odasına götüreyim. Bugün çok yoruldu. Daha sonra konuşabilir miyiz?" dedi. Sesinde ilk defa korku duymuştum. Bu durum beni hayal kırıklığına uğratmıştı. Fakat bu durumdan kastımın bir şeyler saklaması değil de benden korkuyor oluşu, beni asıl hayal kırıklığına uğratan şeydi. Kenara çekilip geçmesine izin verdim fakat bende peşinden gidiyordum. Conrad hâlâ bir şey söylememiş sakince bizi takip ediyordu. O da endişelenmiş ve sinirlenmişti. Aksi takdirde yanıma yaklaşıp sessizce sakinleştirmeye çalışırdı.

Elena'yı yatağına bırakırken bir kapının eşiğinde onu bekliyorduk. Şalı kendi üstüne örtmüştü bu sefer.

"Emma, o kadar da soğuk değil," dedim bıkkın bir sesle. Bir taraftan da yürümeye başlamıştık. Konuşmak için çalışma odama gidiyorduk.

"Haklısınız majesteleri," dedi gergince ve yine gülümsemeye çalıştı. Sinirlerim iyice gerilmişti. Aniden durdum.

"Şunu yapmayı kes," dedim ona doğru dönmeden.

"Neyi majesteleri?" diye sorduğunda sesinde yine aynı gerginlik vardı. Nefes alışında bile gergindi. Yanımda gergin olmasını istemiyordum ve bu beni delirtiyordu. En sonunda dayanamadım.

"Yalandan gülümsemeyi! Eğer mutlu değilsen veya içinden gelmiyorsa gülümsemeyi kes! Midemi bulandırıyor!" diye bağırdım. Ona doğru dönerken pişman olmuştum bile ama gözlerine baktığımda ölmek istedim. Tam o sırada, gömülmek istedim. Gözleri dolmuştu. Hızla başını eğerek saçlarıyla saklamaya çalıştı.

"Üzgünüm majesteleri," derken sesi titriyordu. Özür dileyip ağlamasını durdurmak istedim onu bu halde görünce. Sarılıp her şeyin yolunda olduğunu söylemek istedim. Gözlerini silip bir daha ağlamaması için onları öpmek istedim. Tam yapmak için adım atacağım sırada Conrad harekete geçti.

"Hey, bir şey yo-" derken aniden şokla durdu.

"Emma sen titriyorsun," dedi gözlerini iri iri açarak. Davranışlarıyla onun hiçbir şeyden korkmayan cesur bir savaşçı olduğunu düşündürmüştü bize. Ne dersek diyelim burnunun dikine gidecek ve cesaretle dediği şeyin arkasında duracaktı. Emma'nın bir şeyden korkmuş olması midemin kasılmasına sebep olmuştu. Gözlerinin dolmasına sebep olmak ise kusmak istememe sebep olmuştu. Boğazımın yandığını hissedip başımı eğdiğim sırada ani bir şokla kendime geldim. Emma'nın olduğu yerde kan damlaları vardı. Öylece donmuş şekilde oraya bakarken bir damla daha düştü yere. Yaralanmıştı ve hiçbir şey yok gibi davranmaya çalışıyordu. Aniden fırlayarak yanına gittim. Bu sırada Conrad'a çarpmıştım ama umurumda değildi. Dizlerimin üzerine çöküp Emma'nın yüzünü avuçlarımın arasına aldım.

SAKLI KALAN GERÇEKLER [DÜZENLEME AŞAMASINDA]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin