Söyle nefesim..

45 12 7
                                    

Ben kendimi o an o korkuyla onun kollarına bırakmıştım. Gözlerimi açtığım anda onun o mavi gözleriyle karşılaştım. Gülüyordu, bana gülüyordu. Ve ben tanimadigim birinin evindeydim. Sonra tam doğrulacaktım ki eliyle kolumu tutup yatmamı sağladı. Ve sabah olmuştu, güneş doğmuştu. Çağatay merak etmiştir. Sonra telefonumu almak için cebime uzandığım da o dudaklarını araladı

"Arasan da bulamazsın."

N-ne? Ş-şey ben neden buradayım? B-ben g-gi- Sözümü kesti.

"Dün bayıldın. Bende seni evime getirdim. Dün dediğimi hatırlamıyor musun?" Tabii ya tabii dün bana bayılmamı sağlayan cümleyi kurmuştu bu adam. Hızlıca ayağa kalktım.

B-ben o kağıdı tesadüfen buldum.

"Korkma, sana birşey yapacağım. Ama eğer o kağıdı başka birine dersen ve söylersen o zaman canini yakarım güzel kız."

A-am..

"Aması falan yok. Ben seni her zaman görüyorum tamam mı? Eğer beni polise falan şikayet edicek olursan yani bir çoğumuz seni görüyor." ALLAH KAHRETSİN! NASIL BİR BATAKLIĞA BATTIM BEN.

Peki. Şimdi gidebilir miyim?

"Tabii. Al telefonunu." Telefonumu aldım ve tam kapıya doğru yönelirken yine dudaklarını araladı.

"Seni eve bırakabiliriz."

Gerek yok. Hızlı adımlarla kendi evime gittim ve hemen bir duş alıp kendime kahve yaptım. Aklımdan çıkmıyordu o mavi gözlü adamın dedikleri. Televizyon izledim aklımdan çıksın diye sonra aklıma çağatay geldi ve içimden koskoca bir HASSİKTİR çektim. Beni çok merak etmiştir. Hızlıca telefonumu aldım ve onu aradım telefon 3. Çalışınca açıldı.

Ç-çağtay a-alo

"Beril, nerdesin sen?! Kaç kere aradım, mesaj attım, evine geldim, yoktun. Nerdeydin beril??"

Sakin ol. Ben sadece anneme gittim ve şarjım yoktu. Kusura bakma, özür dilerim.  Nasıl da güzel yalan uyduruyorum. Neredeyse aglayacağım, sesim titriyor.

"Tamam. Önemli birşey mi oldu?şirkete gelmedin."

E-evet annem hastalandı da gelemedim. Bugün gelmesem olur mu? Bu halde şirkete gidemezdim. Özür dilerim çağatay..

"Tamam annenin başında dur. Bugün kendi evine uğrayacak mısın?" Neden sordu ki şimdi? Benim evime mi gelecekti? Hayır, gelmemeliydi.

Ş-şey e-evet BEN TAM BİR APTALIM O AN Kİ DALGINLIKLA NASIL EVET DERİM! KAHRETSIN.

"Tamam. Akşam sana geliyorum. Tabii müsaitsen, müsait misin?"

E-evet.

"Kapatıyorum, akşam görüşürüz. Öptüm." ÖPTÜM MÜ DEDİ O ALLAHIM NE OLUYOR O BANA ÖPTÜM MÜ DEDİ! ÇILDIRICAM GALİBA.

"Tamam ben de öptüm. Baybay." Telefonu kapatir kapatmaz evime çeki düzen verdim ve yatağa girip uzandım. O an ki yorgunluğumla da uyumuştum. Uyandığım da saat 10' du. Eminim çağatay birazdan gelirdi. Çayları koydum yanına da pastaneden aldığım pasta dilimlerini koydum ve kapı çaldı. Açtım.

Hoşgeldin çağatay.

"Hoş buldum beril." İçeri girdik ve oturduk. Bir beş dakika boyunca birbirimizi izlemiştik ben mahvolmuştum. Bunu biliyordum ama elimden birşey gelmiyordu. Sonra o dudaklarını araladı.

"Çok yorgun görünüyorsun." MAHVOLDUM ÇAĞATAY.

"Şey biraz öyle. Ama iyiyim."

"Uyudun dimi?"

"Evet evet uyudum"

"Beril, sen benden birşey mi saklıyorsun? Sakın yanlış anlama sadece gözlerinde o karanlık var." Çok şey saklıyorum çağatay. Ve içim bas bas bağırıyor bana anlat ona diye.

"H-hayır. Şarkı açayım mı?"

"Olur."

Şarkıyı açtım ve şarkı yedinci evden anlat ona vardı ve anlamadığım bir şekilde şarkının nakarat kısmına ikimizde eşlik etti sanırım şu an da benim için hiç dinlenilmemesi gereken bir şarkıydı ama yapacak birşey yoktu. Yine aynı şekilde eşlik ettik şarkıya.

"Söyle nefesim, söyle anlat ona." Anlatamam, anlatırsam ölürüm. Özür dilerim çağatay özür dilerim. Hiç bilmediğim bir şekilde gözümden yaşlar akmaya başladı ve çağatay yanıma gelerek beni sımsıkı sardı. O an içimde birşeyler kıpırdadı. Keşke çağatay hep bana sarilsaydı dedim içimden ve gözlerimi kapattım, uyudum.

Oooo çok güzel bir bölüm oldu bebeklerim şimdi bu bölüme çok uğraştığım için oylayıp yorum yapıyorsunuz. Yedinci eve aşığım ☆ Okurken de müziği açmayı unutmuyoruz. Öptüm :)

AŞK'LA MÜCADELEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin