Özlemek..

29 7 9
                                    

1 HAFTA SONRA..

Artık kendimi o kadar kötü hissediyordum ki konuşacak halim bile yoktu. Çağatay ne halde onu gerçekten çok merak ediyordum. Gerçekleri öğrenmişmiydi, iyi miydi ve en en önemlisi o yaşıyor muydu?! Yaşayıp yaşamadığını bile bilmiyordum.

İki tane adam geldi yanıma ve birisi kulağına eğildi.

"Bak beril çağatayla görüşmek istediğini biliyorum."

"Eee?"

"Seni onunla görüştüreceğim." O an şok oldum bu bir oyun muydu?! Beni çağatayla gorusturecek miydi? Cidden bunu çok istiyordum buna hayır diyecek halim yoktu.

"T-tamam ama neden böyle birşey yapıyorsun?" Adam gözlerimin en içine baktı ve Ben de onunkine. Adamın gözleri dolmuştu anlamamış bir şekilde kaşlarımı çattım. Ve sonra adam iyice kulağıma eğilip anlatmaya başladı.

"Senin yaşlarındaydım, bir tane kadınla karşılaştım. Ona ilk görüşte aşık oldum ve bunu ona söyleyemedim. Sonra kadın hastalandı.. ölümcül bir hastalıktı bu. Onun için çok korkuyordum, onun için elimden geleni yapıyordum. Sonra kadın iyileşti. O kadar mutluydum ki sanki dünya benim olmuştu. Benim bir kaç tane düşmanım vardı beril borçlar yüzünden falan, sonra kadının evine gittim adamlarda peşimdeymiş. Kadının binasının önünde buluştuk ve adamlar da tam karşımızdaydı. Ben bunu görmemiştim Allah kahretsin ki görmemiştim. Sonra bir silah sesi duyuldu o an şok olmuştum. Adamlar gözlerimin önünde sevdiğim kadını kalbinden vurmuştu. Işte o zaman dünyam başıma yıkıldı ve artık benim için dünya yok. Sen beril, sen bu çocuğa aşıksın. Bir kaç konuşmanızı duydum, bakışınızı da gördüm. Geç olmadan söyleyin birbirinizi sevdiğinizi burda ne olacak bilemeyiz."

Adam gözlerimin önünde ağlıyordu bir kaç şey daha söylese hıçkırıklara boğacaktı. Kalbimin acıdığını hissettim ve gözlerimin dolduğunu da.

Adam patronuna yani o mavi gözlü adama birşeyler fısıldadıktan sonra kolumdan tuttu.

"Beril seni tuvalete götürür gibi yapicam ve ordan çağatay'ın odasına geçeceksin. Şuan başında adam yok yemek molansındalar. Çok dikkatli ol."

Başımı salladım. "T-tamam."  Adam beni tuvalete götürür gibi yaptı ve orda nöbet tutmaya başladı.

Bende hızla çağatay'ın odasına gittim. Yavaşça kapısını açtım ve içeri girdim. Arkası dönüktü ve konuşmaya başladı.

"Babam öldü mü ölmedi mi son kez soruyorum orosp-.." önünü döndü beni görünce sustu ve şok içinde ayağa kalktı.

"Ç-çağatay"..."B-beril" hıçkırıklar içinde birbirimize sarıldık. Onu o kadar çok özlemiştim ki kokusunu iyice içime çektim. Bu duygu neydi inanın bende bilmiyorum ama tek bildiğim bir şey var. Ben çağataya sonsuza kadar sarılabilirim.

Çağataydan istemeyerek ayrıldım ve ellerimi sakallarında gezdirdim. Ona gülümsedim. Bizim birbirimize bakmaya bile ihtiyacımız varmış..

"B-beril sen buraya nasıl geldin?! Çok tehlikeli."

"Tehlikeli olması umrumda değil çağatay. Bir adam yardim etti ve seni çok özlemişim."

"Bende seni beril."

"Çağatay babanla alakalı bilmen gereken şeyler var."

"Öldü mü o beril?!"

"Hayır çağatay baban ölmedi. Sesini duydum onun ölmed-.." odaya adım sesleri duydum ve anında sustum. Adım sesleri yaklaşıyordu git gide ve kapı açıldı. O an çağatay'ın sıkıca kolundan kavradım sanırım bu kez ölmüştüm.


BERİL AKPAHSLSJHSS LANN ÇOK GÜZEL BİR BÖLÜM OLDU ASKOLAR YORUM YAPIN KIZZZ AKKSJDLSJSKSK <3 ÖPTÜM SİZİİ

AŞK'LA MÜCADELEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin