7.BÖLÜM

1.4K 86 7
                                    

Multimedya Deniz

Yine berbat bi Pazar sabahı, ama bu sabah daha zor oldu nefes almak. Bugün pazar, çoğu insanın babası izinli. Birlikte vakit geçirip eğlenecekler, kimileride benim gibi baba özlemiyle kalktı yataktan...

Bu sabah daha zor oldu dedim ya çok zor. Bu sabah nefes almak istemedim. Yarın babamın doğum günü. Ve ayın sonuda, benim. Doğum günümden bir gün önce ise babamın ölüm yıldönümü. Onsuz geçen 5.doğum günüm ve onsuz geçirdiğim bilmem kaçıncı pazar.

Onsuz ağladığım 5.doğum günü.

yarın onun doğum günü yine hep yaptığım gibi mezarına gidip dualar etmek olacak. Annem üzülmesin diye iyiymişim gibi gülmekten de yoruldum. Nefes almak zor geliyor. İlk defa bu şehir beni boğdu.

Başımı ellerimin arasına almıştım, gözlerimden akan yaşı farketmedim.

Bugün daha çok özledim, dumanlı 5 senenin ardından.

Bunaldım, balkona çıkmak iyi gelecek. Hava bulutlu yine ve hafiften yağmur başladı. Klasik kış aylarında olan Antalya havası işte.

Rüzgar yüzüme vurduğunda üşüdüğümü hissettim. Öyle bi dalmıştım ki. Yine başım dönüyor, stresten alıştım artık bu durumlara ben. Tekrar geldi sarsıntı.

Burnum akmaya başladı soğuktan olacaktır. Balkon demirlerine tutunmaya çalışırken, kollarımdan biri tuttu. Arkamı dönmemle Ediz'in bağırması bir oldu.

-"Kan! Burnun kanıyor!" abartılcak ne var her insanın burnu kanar.

-"Ediz abartma, herkes yaşıyor bunu" bana birşey olacak diye endişeleniyordu,farkındayım ama çok abartıyor

-"Gel de şunu silelim" iğrenerek nasıl silecek ya dediğimde çoktan elindeki peçeteyle burnumu sildi. Kanamış ve çoktan geçmişti. Temizlerken göz göze gelmiştik. Gözlerimin içine bakışını hiç beğenmedim. Aynı bi erkeğin aşık olduğu insana baktığı gibi bakıyordu gözlerime.

-"Annem çağıyor" deyip, ittim. Bugün onu istemiyorum. Bugün kimseyi istemiyorum yanımda...

Ediz'den

İlk defa ona bu kadar yakınlaşmıştım ve annesini bahane edip itti beni. Serpil Teyze çoktan çıkmıştı oysa ki , o sadece benden uzaklaşmak için böyle yapıyor. Bugün daha önce hiç görmediğim şeyler vardı.
-"Bora yüzünden mi böylesin?" kahretsin ya işte o lafı söylediğim için ömür boyu pişman olacaktım. İşte o an bana öyle bi tokat atmıştı ki...

-"Beni en iyi anlayan insan sendin sen vardın, şimdi Bora diyosun. İki gün önce tanıştığım birini mi takacağım Ediz anlarsın sanmıştım, gerçekten bugün beni anlarsın sanmıştım. Yarın babamın doğum günü. Sen anlardın beni, bir tek sen anlardın, ama artık sende anlamıyosun beş sene önce olanları çoktan unuttun dimi? Ama sende haklısın, yaşamayan bilir mi, bu acıyı! Şimdi beni yalnız bırak!"

o an lanet olsun dedim. Ediz defol, git kendini öldür sen bu kadar aşalık birisin.

-"Deniz ben özür dilerim" dediğimde yatağını üzerine oturmuş, kafasını ellerinin arasına almıştı. Tekrar

-"Deniz lütfen" dedim kafasını kaldırdığında ağlıyordu işte o an dedim ki; ALLAH BENİM BELAMI VERSİN!
-"Ediz git lütfen beni yalnız bırak"

-"Peki" ben odadan çıkıp kapının önünde beklemeye başladım.

Hıçkırıkları yükseldi, yükseldi ve yükseldi. Daha sonra çığlıklar kopmaya başladı kapının önüne öylece oturdum kaldım.

MESAFELERLE SEVEBİLİR MİSİN?..Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin