~7~

167 24 15
                                    

Herkese merhabaaaa✨

Her taraf karanlıktı. Etrafa bir ışık görme umudu ile bakıyordum. Ve o an bir ışık gördüm. Koşmaya başladım. Ben koştukça ışık büyüyordu. İyice yaklaşınca orada biri olduğunu anladım. Sırtında garip bir şeyler vardı sanki. Kanat gibi...

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Gözlerimi açmamla kapatmam bir oldu. Saçma sapan bir rüya ve ağrıyan bir baş güzel bir sabah için uygun değildi. Derin bir nefes verdim ve nerede olduğuma baktım. Oturma odasında koltuktan yatıyordum. Tekli koltukta Hoseok uyuyordu. Yoongi ve Jimin karşımdaki üçlü koltukta uyuyorlardı.

Jin kocaman minderlerin üstünde, Namjoon 'da diğer tekli koltukta uyuyordu. Tae neredeydi? Neyin üstüne yatıyorsun acep? Ha, ne? Tae' nin bacağında yattığımı o an anladım. Hepimiz içmiş ve sızmıştık. Cebimden telefonumu çıkarıp saate bakacaktım ki şarjı olmadığı için kapandığını anladım. İçimden güzel küfürler ederek yavaşça doğruldum.

Ağrıyan başım ve Tae'yi uyandırmamaya çalışmam yavaş olmam için gayet güzel sebeplerdi. Sonunda oturma pozisyonu aldığımda sesli bir nefes verdim. Resmen uyanalı bir kaç dakika olmuştu ve ben hayattan bezmiştim. Ayağa kalktım ve sessizce odama yürüdüm.

Odama varınca kıyafet yığının üstündeki şarj aletimi aldım ve prize taktım. Komodinin üstündeki saate baktım. Daha 7.47'ydi. Horozlar bile yeni uyanırken ben niye uyandım. Mutfağa gidip bir bardak su doldurup ağrı kesici içtim.

Eveeet uyumaya devam edebilirim artık. Ve o an aklıma Tae geldi. Bütün gece onu yastık gibi kullanmıştım ve o öylece uyumuştu. İçimdeki vicdana sövüp salona geri döndüm. Acaba yapmasam mı? Çocuk bütün gece kazığa oturur gibi uyumuş bari bir kaç saat düzgün uyusun be. İç sesim haklıydı galiba.

Yavaşça kolunu dürttüm. Veee kıpırdamadı bile. Ses çıkarırsam diğerleri uyanabilirdi ve kimsenin uykusunu bölmek istemiyordum. Zaten bu gece iş vardı. İçimden lanet okuyup yavaşça bir kolunu omzuma attım. Vicdanıma tüküreyim. Olmaz olasıca. Sadece bir kat var Jungkook, yapabilirsin. Bok yaparım. Eşek ölüsü gibi bu ne!?

Yavaşça merdivene doğru yaklaştım. Adım adım yukarı çıkıyordum. Sonunda üst kata vardığımda kendime şaşmıştım. Bu ne güç Jungkook(!) Kolaysa sen taşı. Tamam sadece bir kaç metre kaldı. Odama girmemle bir kaç adım daha atıp yavaşça yatağa bıraktım. Tanrım, ceset taşıyorum sanki!

Hala nasıl uyuyor? Yatakta düzgün pozisyona gelmesini sağlayıp gururla ellerim belimde durdum. Ve o an aklıma gelen o mühim soru. Ben nerede yatacaktım? Koltuğa geri dönsem bel felci falan olurum kesin, Yoongi 'nin yatağına gitsem ölürüm. Ya yat gitsin yanına, sanarsın namusun kirleniyor. Yapacak bir şey yok deyip Tae' yi biraz sağa kaydırıp sol tarafa yattım. Ah canım yatağım. Şimdi burada yayıla yayıla yatmak vardı.

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Taehyung'un Anlatımı:

Burnumu kaşıyan bir şey vardı. Tüy gibi ama değil. Gözümü bi kaç kez kırpıştırıp açtım ve bunu hiç beklemiyordum. Dibimde yatan bir Jungkook. Sırıttım. Ama bu alaylı değildi. Normalde çok uyumazdım. Arada bir yani. Uykuya ihtiyacım yok ama zararlı da değil. Gözlerimi kapattım ve düşündüm. Çok az kaldı. Yeniden doğuşa az kaldı...

Jungkook'un Anlatımından:

Saat 11.23 herkes kalkmış kahvaltı ediyorduk. Sabah uyandığım manzara aklıma gelince kafamı sağa sola salladım ve bir şeyler yemeye devam ettim. "Bugün iş var bildiğiniz gibi, herkes 22.00'da mekanda olsun hazırlıkları halleder planın üzerinden bir kez daha geçeriz" diyen Namjoon ile hepimiz onaylamıştık. Kahvaltı ederken açtığımız televizyondaki haberi gördüğümde pek takmamıştım. Ama sonra bunun o katille alakalı olduğunu anladım. Herkes dikkat kesilmiş habere bakıyordu.

Spawn Of Satan/taekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin