5.Bölüm:Buzlar Kralı.
"Bıçağımı köreltmeye kalkmayın,inletir sizi.."Tesadüflere inanmalımıydım? Yada hayatın bir oyunu deyip görmezden mi gelmeliydim?O an yaşadığım şok ile saniyeler boyunca kitlenmiş bir şekilde bakıyordum. En son konuşmam gerektiğini anlayınca dudaklarımı araladım.
"Şey...Ben Batuhan için gelmiştim. Acaba müsait ise çağırabilirmisiniz ?" Oh! sonunda konuşabilmiştim. Bir hiç konuşamayacağımı düşünüyordum.
"Biri beni mi çağırıyor...Kimmiş abi yoksa yine İrem mi ? Abicim bak yine oysa eğer ben evde yokum..Batuhan öldü de gömdük de ne bilim taşındı buralardan de.." Batuhan'ın arkada sitem edercesine bağırması ile yüzümde ufak bir gülümseme oluştu.
"Batuhan yok, bak işine hadi!"
"Aa-ma sesini.." demem ile yüzüme kapanan sertçe kapı ve benim daha sonra ağzımdan çıkan tek kelime 'duydum'. Yüzüme kapıyı kapatmıştı. Hemde sertçe.. Ama neden? Derdi neydi bunun anlamıyorum ki.Bir insan nasıl böyle bir karakter olabilirdi anlayamıyorum.
"Botohon yok, bok oşono hodo !"
"Öküz!" tam bir öküzdü. Bu yaptığından Sarp'ın dediği gibi birisi olduğu çok belliydi. Fakat Sarp ses tonunun bu kadar güzel olabileceğini söylememişti. Hani bazen duyduğumuz ses tonu içimizi ısıtırdı güven duygusu oluşturdu benim içim şuan yangın yeri gibi..O yangından kurtulmuştum da sığındığım kollar arasında dinlediğim en güzel şarkıymış gibiydi ses tonu.. Ama her ne olursa olsun bu onun bir duvar olduğu gerçeğini değiştirmezdi. Kendine gel Mehir kendine gel!"Hayvan.."dedim kendi kendime "Tam bir hayvan.." Tam o an o saniye aniden kapı açıldı. Bravo Mehir kesin duydu kesin! Çok mu yüksek söylemiştim acaba... 'Sen bana mı hayvan dedin he diye dövüyormuş birde..' Bu vücuttan da bu beklenirdi zaten. Ayrıca o kim canım! Bana el kaldıracak. Ya sen kimsin? Değilmi?
"Eee... Abi Mehir gelmiş ya içeri neden almıyorsun kızı? "duyduğum ses..Oh Batuhan'ın sesiydi. İstemsizce yumduğum gözlerimi aralayıp Batuhan'a baktım.
"Gelsene içeri Mehir bizde yemek yiyorduk.." demesi ile beni içeri sürüklemesi bir oldu. Batuhan hem 'Bak bildiğim efsane bir pizzacı var ordan söyledim..Parmaklarını yiyeceksin ' diye söyleniyor hemde kolumdan tutmuş beni içeri çekiştiriyordu.
"Bb-en girmesem daha iyi olacak Batuhan." demem ile kendimi salonun ortasında buldum. Karşımda pizzasından ısırık alan kaşları çatık bir şekilde bana bakan Ulaş'ı görünce, buraya Batuhandan yardım istememin pişmanlığını yaşadım. Sanki o an yediği pizzadan iğrenmiş gibi yüzüme bakıyordu. Tiksinircesine..
Sen nereden bilecektin değil mi?
"Geç otur ne içersin? Ha bu arada sormayı unuttum sen ne için gelmiştin?"diyerek beni koltuklardan birine oturturdu Batuhan.
"Yok sağol Batuhan aslında ben send-"
"Aa! Ben sizi tanıştırayım. Abi bu Mehir yeni komşumuz. Bu da Ulaş en yakın dostum. Siz tanışmamıştınız değil mi ? "o benim için komşumuz mu demişti yoksa ben mi yanlış duyuyordum. Cehennem prensi ile komşumuydum ben şimdi? Herhalde en son isteyeceğim şey olabilirdi. Adımı bile bilmeyen birinin bana karşı bu tutumlarından hoşnut olacak değildim. Hatta onun yüzünü görmeye bile tahammül edemezdim. Gözlerim o saniye Ulaş'a kayınca onun da gözlerinde bir anlığına şaşkınlık belirdi.
"Yok tanışmadık biz..Aslında Batuhan ben senden birşe-"
"Abi Ulaş bak şimdi..Mehir bir düştü önümde..Yerde uzanmış bana nasıl bakıyor görsen kahkaha atarsın.." bu çocuk çok mu fazla konuşuyordu bana mı öyle geliyordu?
"Batuhan abi çenesi s*kim ben gidiyorum ne haliniz varsa görün!" Ulaş sinirle elindeki bardakla ayağa kalkıp kapıya yöneldi.
"Ne bu sinir kardeşim hem nereye gidiyorsun ?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ayın Son Işığı
Novela JuvenilWATTPAD'te AYIN SON IŞIĞI İSMİ İLE YAYINLANAN İLK KİTAP- Göz çukurlarının renklerine gömüyordu hislerini, geçmişini, hiçkimsenin bilmediğini bilmediklerini..Bir deprem etkisi yaratan insanları, kalbinin mezarlığına gömmeye çalışıyordu, çalışıyorlard...