Bölüm 5

277 183 349
                                    

Bölüm Şarkısı 'Ayça Özefe - Dursun Zaman (Cover)'

*****

Seni tanıdığıma çok sevindim kendi çapımda.

~Oğuz Atay

...

Zaman akıyor. Tatile gideceğiz nihayetinde. Ama ben hâla berbat bir durumdayım. Bu tatilin bana iyi gelmesi için Allah'a yalvarıyorum. Çok kötüyüm. Kimseye de bir şey diyemiyorum. Oğuz mu? Onunla hâla konuşmuyoruz. Hasip... Ah Hasip! O hâla tehditlere devam ediyor. Oğuz'un sosyal medya hesabını bulmuş, numarasına erişmiş, oturduğu semti öğrenmiş. Şu geçirdiğim dönem bana sadece zehir oldu. Telefonuma pek bakmıyorum. Ama arada bakmak zorunda kalıyorum. Uzun süre mesajlarına cevap vermediğimde Hasip beni arıyor. Bazen Melike de arıyor. Sonra ben de bahaneler bulamaya çalışıyorum ama nafile.

...

~Bir telefon çağrısı

-Melike

Ben; Efendim.

Melike; Nasılsın?

Ben; İnan bana daha berbat olamazdım.

Melike; Neden?

Ben; Neden mi? Ciddi misin? Nasıl hiçbir şey olmamış gibi davranıyorsunuz?

Melike; Saçma şeylere kendini üzme.

Ben; Senin "saçma" dediğine, ben "ailem" diyorum. Aradaki farkı bilmem anlatabildim mi?

Melike; Neden bana böyle tavır alıyorsun? Hadi Hasip'e aldın, onu biraz anladım. Ama benim suçum ne?

Ben; Senin suçun daha fazla Melike. Ben, senin bana destek olacağına inandım. Ama sen sırf sevgilin diye, gittin Hasip'i bana tercih ettin. Benim sana anlattığım her şeyi, sır verdiğim her şeyi, sen tek tek ona anlattın. Gerçekten yazıklar olsun.
Ben, gerçekten dost olduk zannetmiştim.

Melike; Dostuz zaten. Ayrıca anlatmak zorunda kaldım. Saklayamadım.

Ben; İstesen, istediğin her şeyi saklardın Melike. Sana mesaj atan erkekleri, ya da Hasip'ten gizli çevirdiğin işleri saklayabildiğin gibi mesela. Ama ağız bu, torba değil ki büzesin. Umarım ben de seninle ilgili Hasip'e bazı şeyleri 'anlatmak zorunda' kalmam. He bu arada biz dost falan değilmişiz. Ama birer arkadaşız. Arkadaş dediğin ne için var ki zaten? Sırtından bıçaklamak için. İyiki seninle dost olabilecek raddeye gelmeden her şeye tek tek şahit oldum. O zaman daha çok yanardı canım.

Melike; Böyle deme Masal. Arkadaşız, dostuz biz. Hem Hasip'e her şeyi anlatırsan eline ne geçecek ki?
Kazanacak neyin var ki?

Ben; Her şey'ini kaybetmiş birine, tutup da "kazanacak neyin var ki" deme bir daha. Ama ne biliyor musun? Her gün Allah'a yalvara yalvara dua ediyorum. "Allah'ım ne olur bana yaşattıklarını, kendileri de yaşasınlar" diye o kadar çok dua ediyorum ki, şahit olsan, aklın şaşar.

Melike; Ama ben de haklıyım bir yandan.

Ben; Neyin haklı ya? Neyin haklı? Sen kendinde misin? Hayatı zehir ettiniz bana, sonra da çıkmışsın "haklıyım" mı diyorsun? Yüzün var mı gerçekten bunu söylemeye?

Melike; Hasip'i tanımıyor musun Masal? Ne olur anla yaptıklarımı.

Melike'nin sesi titremeye başladı. Hasip'ten korktuğu apaçık belliydi. Ama kimseye de diyemiyordu. Bu çocuk sabıkalıydı. Aptal. Sen neden elin oğlanlarıyla iki günde sanal ilişki kuruyorsun? Tam bir aptal.

Texting | Dolunay'da AşkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin