Hoşlantı

382 53 45
                                    

Hatırlatma:

Hastaneden çıkıp Joohyun'un evine giderken aklıma tekrar Jennie geldi. Joohyun'nun sevgilim olduğunu öğrendiğinde neden yüzü düştü? Joohyun bugün yıl dönümümüz olduğunu söylediğinde neden gözleri doldu? Peki ben her Jennie'yle göz göze geldiğimde ve ya onu düşündüğümde ne kalbim bu kadar hızlı atıyor? Şu anda olduğu gibi.

Jisoo'dan

Rosé'yle birlikte kantin de oturup kahvelerimizi içip sohbet ediyorduk ki Rosé'nin telefonu çaldı. Telefonla konuştuktan sonra ayağa kalktı ve lobide bekleyenler olduğunu söyledi bende onunla birlikte kalkıp kantinden çıktık. Rosé, lobiye gittiğinde bende Jennie'nin odasına doğru ilerlemeye başladım.

Odanın önüne geldiğimde Bay Kim ve Bae Joohyun'u Jennie'nin odasından çıkarken gördüm. Bakışlarım ellerine kaydığında birbirine kenetli olduğunu gördüm. İçimden lanet okurken Bay Kim'e "Merhaba Bay Kim." dediğimde Joohyun "Yalnız ben de buradayım canım." demişti. Ona dönüp yüzümü buruşturdum ve  "Fark ettim." diyip odaya girdim.

Odaya girdiğimde arkamdan kapıyı kapattıp Jennie'ye döndüğümde ağladığını gördüm. Jennie'nin kendine zarar verdiği olaydan sonra Jennie'yle hep ben ilgilenmiştim çünkü başkasıyla kimseyi içeri sokmuyordu. O zaman Jennie'yle arkadaş olmuştuk ve Jennie bana Bay Kim'e karşı bir şeyler hissettiğini söylemişti.

Jennie'ye Bay Kim'in sevgilisi olduğunu söylediğimde bana sadece gelip geçici bir heves olduğunu söylemişti ama şimdi gördüğüme göre bu sadece bir heves değildi. Jennie, sanırım Bay Kim'den hoşlanıyordu. Yanına gidip atağa oturdum ve Jennie'yi sakinleştirmeye çalıştım. Jennie sakinleşince neşeli bir ses tonuyla konuştum. "Hey Jen hani sana bir abim var demiştim yaa?" dediğimde kafasını onaylar şekilde aşağı yukarı salladığında devam ettim. "Onu buraya çağıralım mı hem belki moralin biraz daha düzelir ne dersin?" dediğimde "Bilmiyorum Jisoo." demişti.

Bir şeyler canını sıkıyordu ama bu Bay Kim'le mi alakalı bilmiyordum o yüzden bunu Jennie'ye sordum. "Jennie canını sıkan ne? Bay Kim olayı mı yoksa hâlâ?" dediğimde biraz gözlerime baktı sanki söylemekle söylememek arasında gidiyordu. En sonunda kararını vermiş gibi ağzını açıp konuşmaya başladı. "Aslında biraz onunla ilgili ama sanki daha sfarklı şeyler varmış gibi hissediyorum. Yani demek istediğim içimde bir korku var. Babamı uzun zamandır görmüyorum ve bu beni biraz korkutuyor." dediğinde başımı anladım dercesine salladım.

Evet Jennie uzun zamandır garip bir tepkime vermemişti bu benim de biraz korkmama neden oluyordu ama bir yandan da uzun zaman görmediği için içimde bir mutluluk vardı. Mutluluğum korkumu bastırıyordu. Jennie'ye dönüp "Dinle Jennie belki de bu iyi bir şeydir. Yani babanı görmemen. Belki de iyileşiyorsundur olamaz mı?" dedim. "Gerçekte hastamıyım Jisoo? O gün bana zarar veren kişi aslında benmiydim gerçekten?" diye sordu. Başımı onaylar şekilde salladım.

"Peki ben neden bunların hiç birini hissetmedim? Neden hep babamın yaptığını gördüm?" diye yeni sorular sorduğunda ağlamaya başlamıştı. "Jennie üzgünüm ama bu aklının sana oynadığı bir oyundu ve sen bu oyuna inandın ama bak şimdi iyisin. O yüzden lütfen bunları daha fazla düşünüp kendini üzme." dediğimde gözyaşlarını sildi ve sahte de olsa bir tebessüm oluşturdu yüzünde. Telefonu elime alıp "Tamam iyisin değil mi?" diye sorduğumda başıyla beni onayladı. "O zaman abimi buraya çağırıyorum inan bana Jennie ona bayılıcaksın çok komik biridir kendisi." dedim gülümseyerek ve abimi arayıp telefonu kulağıma götürdüm.

Abim telefonu açtı ve konuştu. "Efendim Prenses'im bir şey mi oldu?" diye sorduğunda abimi cevapladım. "Yok abicim bir şey olmadı. Buraya gelebilir misin diye sormak için aradım." dediğimde "Gelirim de bir sorun yok değil mi?" diye tekrar soru sordu tedirgince. Rahatlasın diye açıkladım. "Yok abicim bir sorun. Sana Jennie'den bahsetmiştim ya hani onunla otururken dıkıldık seni çağıralım dedim. Hem senin için bir yer değişiklik olur hem de Jennie'yi seninle tanıştırmış olurum." diye uzunca cevapladığımda abim "Tamam Prenses'im zaten hastanenin oralardaydım beş dakikaya orada olurum." dedi ve telefonu kapattı.

Jennie'ye baktığımda bana merakla bakıyordu. "Ne oldu? Neden bana öyle bakıyorsun?" diye sorduğumda "Abine benden mi bahsettin?" diye sordu. "Evet senden bahsettim seni çok sevdi tanışmak istiyordu zaten o yüzden." dedim ve "Zaten hemen kaynaşırsınız." diye ekledim. Bir süre sonra kapı açıldı ve içeri Rosé, Jungkook, Abim, Jimin
-Rosé'nin sevgilisi kendisi ve Jennie'yle iki gün önce tanıştılar.- ve bir kişi daha girdi. Aman Tanrım abim bana beden onun da geleceğini söylemedi ki?...

 Aman Tanrım abim bana beden onun da geleceğini söylemedi ki?

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Hepinize merhaba arkadaşlar

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Hepinize merhaba arkadaşlar. Bu bölüm hiçbir içime sinmedi. Çok saçma oldu ama aklıma başka bir şeyde gelmedi.

Sizce Jisoo'nun abisi kim?

Jisoo'nun abisinin getirdiği kişi kimdi?

Umarım beğenmişsinizdir. Yorumlarınızı ve VOTElerinizi lütfen eksik etmeyin. Hepinizi seviyorum kendinize iyi bakın 😘😘.

Deli Sevgili ~Taennie~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin