Ondan özür dilemek için hırkamı bile almadan yerimden hemen kalktım ve peşinden gittim. Onu bulduğumda ise görmek isteyeceğim son şekilde görmüştüm. Kalbim acıyordu. Gözlerim yanmaya başlamıştı. En sonunda bir damla yaş yanağdan süzülmeye başlamıştı.
•
Jungkook'dan
Jennie ağlıyordu ve Taeyong ona sarılmış saçlarını okşuyordu. Bir süre sonra Jennie, Taeyong'dan ayrılarak göz yaşlarını sildi ve ona gülümsedi. Kalbim gerçekten çok acıyordu ama bunu bir tarafa atarak az önce kalbini kırdığım, aşık olduğum kadından özür dilemek zorunda olduğumu bildiğimden yanına gitmek için bir adım atmıştım ki dört kişi Jennie'nin yanına gelmeye başlamıştı. Donup kalmıştım. Bir şeyler mi anladı diye sordum kendi kendime ama mümkün değildi.
Jennie'ye baktığımda korkarak onlara baktığını görmüştüm. Hızlı adımlarla Jennie'nin yanına gittim ve kolunu tuttum. Bana baktı ve kolunu elimin arasından çekerek kurtardı. Bu kalbimi kıran diğer bir etken olmuştu ama şu an bunu umursayacak durumda değildim çünkü, Do-Hyuk ve yanında ki üç polis Jennie'ye doğru geliyorlardı.
Do-Hyuk, Jennie'nin amcasıydı. O gün eve giremediği ve bir anda benim ortaya çıkmamla şüphelenmiş olmalıydı. 'Amcam, biri bir şey söylediğinde eğer kendi gözleriyle görmüyorsa asla inanmaz. Bu yüzden hem kendini hem de bizi bir çok kez belaya soktu.' Jennie'nin sözleri kulaklarında yankılanmaya başlamıştı.
O gün Do-Hyuk, hiçbir şey söylemeden, içeriye göz atma çabasında bulunmadan arkasını dönüp gitmişti. O zaman bunu umarsamamıştık ama şimdi şüpheldiğinden dolayı olfuğunu anlamıştım. Tek anlamadığım şey ise buraya neden gelmiş olduğuydu. Büyük ihtimalle Jennie'ye bir kaç soru soracaklardır diye düşünmüştüm. Çünkü ben Jennie buradayken cesetleri evden çıkarıp gömmüştüm ve kokuyu tamamen geçirecek her şeyi yapmıştım. Yani bizim bir şey yaptığımızı anlamalarının imkanı yoktu.
Do-Hyuk ve polisler yanımıza geldiğinde aynı zamanda odadakilerde buraya gelmişti. Şu anda herkes polis memurunun söyliyeceği şeyi en az benim kadar merakla bekliyordu.
"Kim Jennie, sizi insan öldürmekten, Jeon Jungkook, sizi de Kim Jennie'ye yardım etmekten tutukluyoruz. Susma hakkına sahipsiniz. İtiraz edemezsiniz görgü tanığı var." dediğinde tutuklanabilecek olmama mı şaşırmalıydım yoksa gecenin o saati birinin beni görmesine mi? Korkarak sordum. "Görgü tanığı kim?"
Kimse memurun ağzından çıkacakları tahmin etmiyordu. Özellikle ben, Jennie ve Taehyung. Herkes onun öldüğünü sanarken o ölmemiş ve geri dönmüştü.
"Kim Lalisa."
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Biliyorum kısa oldu ama aklımda bir şeyler var ve bir süre bölümler böyle kısa gelebilir.
Kitap nasıl gidiyor? Çünkü bu bölüm hiçbir içime sinmedi.
Lalisa'yı hatırlamayanlar için Taehyung'un kız kardeşiydi. Gerekli bilgileri diğer bölümde öğreniceksiniz.
Jennie ve jungkook'a ne olucak? Tutuklanıcaklar mı?
