Düşünmekten kafayı yiyeceğimi hissettiğimde hep sahile gelirdim. Barın'a bir sahilde aşık olmuş, onun için burada acı çekmiş, ağlamıştım.
Bugün sahil yine Barın ve bana şahit olacaktı. İlk kez benim yanımda Barın'ı görecekti.
Derin bir iç çektim. Kafam iyice karışmıştı, aklımda Barın'la ilgili o kadar çok soru işareti vardı ki.
Net olan tek şey her zamanki gibi ona olan aşkımdı.
"Gece." Kısık bir sesle adımı söyleyip yanımda dikildiğinde gözlerimi güzel yüzüne çevirdim ama bu çok uzun sürmedi ve hemen gözlerimi kaçırdım.
Nasıl davranmam gerektiğini bile bilmiyordum. Hatırlamıyorken her şey daha kolaydı.
"Sorun ne?" Bu kez elini çeneme koyup beni kendine bakmaya zorladığında çenemi elinden kurtardım. "O sabah... öylece çekip gitmediğini biliyorum." Zorlukla başımı kaldırıp yüzüne baktığımda kaşlarını çattığını gördüm.
"Nasıl hatırladın diye sorma işte. Hatırladım." Yavaşça kafasını sallayıp dilini ağzının içinde yuvarladı. Düşünüyor gibiydi. "Hatırladığın ayrıntılar pek hoşuna gitmemiş anlaşılan."
Dudaklarımı büzüp yeniden başımı eğdim. "Beni öyle tanımanı istemem." Gözlerimi sertçe yumup başımı geriye attım ve ofladım. "Sevgilisi olan birini ayartacak bir insan değilim. Nasıl oldu bilmiyorum inan."
Aslında nasıl olduğunu biliyordum. Yıllardır sevdiğim adama ilk kez o kadar yakın durmuştum ve ondan bir ışık görünce kendime hakim olamamıştım.
Olan buydu.
"Bak Gamze nasıl biri olursa olsun bunu yapmamalıydım. O bile bunu haketmezdi." Kafamı iki yana salladım. Gözlerim dolmuştu hemen. "Özür dilerim."
Ellerini yüzümün iki yanına koyup bana doğru eğildi.
Yine o günkü gibi yakındık. "İlk sen öptün Gece, evet." Yanağımı baş parmağıyla hafifçe okşadı. "Ama ikinci öpücüğü başlatan bendim." Kararsızlıkla ona baktığımda gülümsedi. "Öyle mükemmel giden bir ilişkiyi de bozmadın zaten. Bir süredir birlikte dışarı bile çıkamaz olmuştuk."
Sanırım biz bu kadar yakınken ilişkisindeki problemlerden bahsetmese daha rahat hissederdim.
"Ama önemli olan bu değil. Gece..." derin bir nefes alıp verdi. Kaşlarımı çattım. "Sebebi ne bilmiyorum. Ama korktuğun buysa söyleyeyim. Hakkında kötü bir şey düşünmüyorum."
Son zamanlarda hislerimi dışa vuramamanın verdiği yükle bir anda ağlamam kuvvetlenirken gülümseyip beni göğsüne çekti. "Kendini suçlu hissetmeni istemiyorum. Gamze'den ayrılacak olmamın da seninle bir ilgisi yok tamam mı?" Benden biraz uzaklaşıp saçlarımı karıştırdı. "Evleneceğimizi falan düşünmemişsindir herhalde."
Olayları dalgaya alışına güldüm. "Evet ama..."
"Aması falan yok." Sözümü kesmesine gülümsedim. "Eve gitsem iyi olur." Kollarını bir anda benden çektiğinde ürperdiğimi belli etmemeye çalıştım. "Tamam ben bırakırım."
"Aslında..."
"İtiraz etme, gel hadi." Beni umursamadan arabasına doğru yürüdüğünde ben de arkasından ilerledim.
Yüzümde kocaman bir gülümsemeyle.