10. BÖLÜM

101 8 29
                                    

...

"Seung bunu sakın Jungkook ile konuşma tamam mı?"

"Tamam da. Niye?"

"Sen konuşma."

"Peki. Gidiyorum. Kendini üzme. Bir gün anlarız."

"Tamam. Teşekkürler."

"Niçin?"

"Bilmem."

Seung gittiğinde akşam yemeğini hazırlamaya başladım. Artık kore yemeklerini sevdiğim için öyle hazırlamıştım. Babamı uyandırıp masaya oturduk.

Pek yemek yiyesim yoktu. Elimdeki çubukla yemeklerle oynuyordum.

"Y/n! Y/n!"

Kim bilir ne zamandır sesleniyor.

"Efendim baba."

"Neyin var?"

"Hiç birşey."

"Yemeğini ye o zaman."

"Yok. İştahım yok."

"Dalgınsın. Durgunsun. Ben yokken birşey mi oldu?"

"Yoo."

Yemekten biraz almıştım.

"Bakıyorum da kore yemekleri yemeğe başlamışsın."

"Evet. Seung alıştırdı."

"Çok güzel. Artık tam bir korelisin."

Ikimizde gülmüştük.

"Yüzün gülsün ya biraz."

Yemekleri bitirip kalktık. Birlikte televizyon izlemeye başladık.

"Kızım. Sana birşey demem gerekiyor."

"Söyle baba."

"Tatildeyken bir kadınla tanıştım. Şuan yakın arkadaşız. Bunu söylemek istedim."

"Güzel."

Babamın dedikleri bile umrumda olmayabilirdi şuan.

...

Uyandım. Ama kalkmak istemediğim için yatağımda telefonla ilgilenmeye başladım. Jungkook'tan bir sürü mesaj gelmişti. Ve hala atmaya devam ediyordu. Cevap versem belki bana daha çok kızacak. O zaman bu mesajları niye atıyordu? Daha da kafamın karışmaması için engelledim. 5 dakika sonra aramaya başladı. Telefonu suratına kapatıp numarayı da engelledim.

...

4 gün sonra;

Babam işi ile fazla ilgilenmediğini  hissediyordum. Ve bana da eskisi gibi hiç zaman ayırmıyordu. Bazen iş yerine başka bir yere gittiğini biliyorum ama nereye gittiğini bilmiyorum. Bunu bugün babam ile konuşacaktım.

"Baba. Seninle birşey konuşmak istiyorum."

"Tamam."

"Ama benim üzüleceğim birşey olsa bile dürüstce söyle. Tamam mı?"

"Söz."

"Bir kaç gündür bana soğuk davranıyorsun. Telefonda sürekli işin ile ilgili kavga ediyorsun. Gizli gizli telefonda konuşuyorsun. Bisey mi var?"

"Aslında sana konuyu tam netleşince anlatacaktım ama. Şuan anlatmam daha iyi olacak galiba. Sana biri ile arkadaş olduğumu söylemiştim ya. Biz onunla birbirimizi seviyoruz. Senin için bir sakıncası varmı bilmiyorum. Bunu sana zamanı gelince soracaktım."

Yüzüm düşmüştü.

"Bilmiyorum. Sadece dışarıdan seni çok etkilediği görülüyor."

"Farkında değildim. Seni boşladığım için özür dilerim. Hatta yarın birlikte sinemaya gidelim."

Türkiye'den Güney Kore'yeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin