5 ay sonra
"Şu yıldızı görüyor musun Arın'ım?" Parmağının ucunda ki parlak yıldızı tabi ki görüyordum kuzey yıldızıydı bu bize yönümüzü gösterirdi."Görüyorum sevgilim." Yıldıza bir süre daha baktıktan sonra elini çekip bakışlarını bana yükseltti.
"Çocuğumuzun adını Kuzey koy olur mu Arın?" Böke ellerini yüzüme yaslayıp gözlerimi parmaklarıyla kapattı dakikalarca böyle bekledikten sonra bir anda kayboldu tenimdeki hissiyatı,gözlerimi panikle açtığımda o yoktu...
"Ben yapamadım göremedim onu ama sen yap benim kadar da sev onu."
Birden ayağa kalktığımda az önce ki güzel tepeden ayrılmış çölde bulmuştum kendimi.
Beyaz elbisemin etekleri uçusuyor gölgeme karışıyordu.
O anda bir silüet göründü uzaktan bana doğru geliyordu yaklaştıkça babam olduğunu gördüm ve derin bir nefes aldım.
Babam yanıma geldiğinde kucağında bir bebek belirmişti bir anda vücudumda ki ağırlık kalkmış gözlerim karnıma doğru yönelmişti.
Hamileğin verdiği o şişik yoktu babamın kucağında ki çocuk benim bebeğimdi..
Babam arkasını döndüğünde peşinden gidip çocuğumu almak istemiştim ama haraket edemiyordum.
O gidiyordu...
Yataktan hızla kalktığımda gördüğüm kabusun etkisiyle yanımda duran sudan bir yudum aldım.
Bir yandan derin derin nefes alırken bir yandan akacak olan gözyaşlarımı engellemeye çalışıyordum.
Altı aylık hamileydim ve evdekiler yavaş yavaş bu durumu fark etmeye başlamışlardı Yamaç amcam beni koruyordu ama eksik hissediyordum.
Şişen karnım aşağı inmeye bile korkutuyordu beni çok aç olsamda nadir aşağı iniyordum genelde Yamaç amcam odama yolluyordu.
Tabi Saadet ablada ister istemez öğrenmişti hamile olduğumu ama onunlada güvendeydi sırrım.
Artık tek tük evden çıkmama izin vardı yaşananlar yavaş yavaş unutuluyordu ama Çukur bana karşı nefret doluydu hala.
Meke ve Celasun asla yüzüme bakmıyorlardı ben yokmuşum gibi davranıyorlardı ama bu takacağım son durumdu açıkçası.
Gözlerim cama doğru kaydığında havanın çoktan aydınlanmış olduğunu gördüm.
Telefonuma baktığımda çoktan on olmuş olduğunu gördüm.
Telefonu tam koyacakken titremesiyle beraber açıp gelen bildirimi kontrol ettim.
Bilmediğim bir numara bugün ne zaman olursa olsun onunla buluşmamı söylüyordu.
Kabul etmeli miydim? Açıkçası endişeliydim ama içimdeki merak duygusuna da engel olamıyordum.
Gidecektim..
Gönderen:Arın Koçovalı
Gönderilen:054332*****"Pekala."
Beni Çukur'dan aldıracaklarını söylediklerinde karnıma dikkat ederek ayağa kalktım ve üzerimi değiştirdim.
Aşağı inince herkesin gözü direkmen karnıma dönmüştü babam yavaş yavaş gözlerini gözlerime çıkardığında konunun uzamaması için dua etmeye başlamıştım bile.
"Hayırdır?" Derin bir nefes aldım evden çıkacaktım çıkmasınada nasıl izin alacaktım?
"Şey sıkıldım biraz az dolaşsam?" Babam biraz yoklar gibi yaptıktan sonra kaşlarıyla reddeti beni ve ardından bulmacasına geri döndü.
"Abi bırak kızı az dolaşsın." Yamaç amcam her zaman ki gibi beni savunduğunda içimden ona karşı minnet duaları ediyordum.
Babam zorda olsa kabul ettiğinde dışarıya çıkmak için ayakkabılarımı giydim.
Beni birinin götürmemesi için çok direnmiştim ve nihayetinde kabul ettirmiştim.
Tabi yine Yamaç amcam sayesinde..
Beni alacak olan araba Çukur'un sonunda belirdiğinde etrafımı kollayıp arabaya bindim.
"Hoşgeldin Arın." Arabanın içinde gördüğüm adam beni çok şaşırmamıştı bana ulaşan adamın Cengiz Erdenet olduğunu adım gibi biliyordum zaten.
"Cengiz Bey." Gözleri karnıma indiğinde biraz orada oyalanıp yeniden gözlerime odaklandı.
"Bebeği aldırmayacağını biliyordum zaten." Biz konuşurken araba haraket etmeye başlamıştı.
İyi de zaten buluşmuştuk şimdi nereye gidiyorduk biz?
Şaşırsamda cevap vermeden önümü izlemeye başladım.
Uzun süren bir yolculuğun ardından Erdenet yalısına gelmiştik arabadan indiğimizde beni içeriye davet edip doğruca onun odasına çıkardı.
Kapıyı açtığımızda...
O karşımdaydı... ölmemişti
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Geçmişim Geleceğim
FanficÇukur'un ağabeylerinden Cumali Koçovalı'nın kızı Arın geçmişi karşısına dikildiğinde tüm benliğini kaybeder. Yıllardır görmediği Böke ona nasıl bir tepki verecektir? Abisi ölen Böke bu hayatta ki en büyük kozunu sevdiği kadının ailesine karşı oynaya...