¤12¤

204 19 13
                                    

Uçağa binerken yanimda duran Toada baktım umursamaz durmaya çalışsada olanlardan dolayı geriliği her halinden belliydi.

Bir anda bana dönmesiyle kafamı çevirdim.

"Hoşuna mi gitti, yakışıklılığım?"

Cevap vermeden sadece göz devirmekle yetindim.

"Belki X-menle işimiz bittikten sonra takılırız ha ne dersin"

Yüzüne bakarak uçakta ondan en uzak köşeye yerleştim. Hem sapık hemde salakdı.

Uçak havalanırken etraftakilere baktım herkes sesizce duruyordu. Karşımda oturan Quicksilvera kaşlarımı çatarak baktım.

İki yanında oturan Magnetoyla gözle görülür bir benzerlikleri vardı. Gozlerinin rengi aynı mavi renktendi.

Bunu böyle düşünmemin sebebini içinde bulunduğum ortam ve stres yüzünden olduğunu düşünüp camdan dışarıyı izlemeye başladım.

Bir süre sonra karşımıza ışıklandırmalarla kuşatılmış büyük bir bina çıktı. Uçağı kullanmakta olan Mystique, Magnetoya dönerek

"Son durak" dedi. Magneto başını sallayıp sordu

"En yukarı kat değil mi?" Mystique

"Evet en yukarı kat camların olduğu kısımdan içeri girebiliriz bu hem kolaylık hemde daha etkili giriş yapmamızı sağlar"

Magneto bize dönerek konuştu

"Aşağı indiğinizde insanlara ne yapıcağınız size kalmış ama X-men geldiğinde tüm dikkatinizi size seçtiğimiz rakibe vermenizi istiyorum" eliyle uçağın açılan kapısını göstererek "şimdi gidebilirsiniz"

Herkes tek tek uçağın dibinden aşağıya atılan iplere tutunup aşağı inemeye başladı. Sıra bana geldiğinde gözlerimi kapatarak kendimi ipe tutunarak aşağıya bıraktım. Bacaklarım camı kırarak etrafa cam parçaları saçılırken gözlerimi açıp yerdeki cam parçalarından kendimi koruyarak yere düştüm.

Ayağa kalktığımda herkesin bir işle meşgul olduğunu gördüm.

Mystique bir grup insanın başında silahıyla beklerken Blob, insanları şişkin karnına batırıp duvarlara fırlatıyordu.

Bu gerçekten çok değişik bir deneyim olmuştu.

Pyro insanları ateş çemberinin içine almış boğuk ve hastalıklı kahka atmakla meşguldu.

Önümde duran korkmuş insanlara bakarken arkamdan gelen birinin itirmesiyle yana doğru savruldum. Döndüğümde Quicksilverın bağırdığını duydum

"Orada öyle mal gibi durucağına işlerini bitirsene aptal!"

Kendime gelip etrafta korkmuş duran insanlara baktım üzerlerine doğru bir adım atınca ellili yaşlarının sonundaki adam yerde durarak ağlamaklı sesle "dur lütfen dur!"

Adama bakmaya devam ederken yanındaki kadın dar elbisesinin açılmasını umursamadan adamın neredeyse üstüne çıkmış ağlıyordu.

Adama daha da sarılarak

"O YARATIKLA KONUŞMA!"

Kadına yaklaşıp "size zarar vermek istemiyorum ama lütfen-" lafımı keserek

Bağırmaya devam etti

"Sizin gibi yaratıklar yüzünden dışarı bile çıkamıyorum hayatımızı mahvettiniz"

"Orda durun asıl siz bizimkini mahvettiniz bizimde birer birey olduğumuzu unuttup öldürmeye kalktınız"

Kadın adamdan kollarını ayırarak bana ellerini uzattı "Keşke öldürebilseydik! Sizin gibi yaratıkların ya-"

Rogue X-men (tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin