Forever Summer ✔

17 - modelisa'nın çıkışı

Şimdi, gözlerinizi kapatın ve şöyle bir sahne hayal edin:

Ben lüks — ama ultra kat trilyon multi (?) lüks — bir güzellik merkezinde oturuyorum. Yaklaşık 15 milyon güzellik uzmanı bir olmuş, benim iflah olmaz çirkinliğimi alt etmeye çalışıyorlar. Bu sırada o güzellik uzmanlarına korkunç bir şekilde emirler yağdıran ama bana bir mücevhermişim gibi bakan oldukça ünlü bir model (aynı zamanda işkadını) ise oturduğum sandalyenin arkasında dolanıyor ve sabahtan beri susmayan telefonundan insanlara "geleceğin yıldızını" bulduğunu haykırıyor. Ve evet, bahsettiği yıldız benim.

Size de imkansız gibi geliyor değil mi? "Anca rüyanda..." diyorsunuz değil mi? Evet, ben de öyle demiştim ama şu an bu oluyor. Ben tüm dünyaya "geleceğin yıldızı" olarak lanse edilirken güzellik uzmanları tarafından işkence görüyorum.

Bu arada küçük bir bilgilendirme yapayım — ama uyarmalıyım, bu bilgilendirme size şaşkınlık efekti eşliğinde küfrettirebilir:

Beni geleceğin yıldızı ilan eden kadın, Kim Hyuna. Evet, kendisi Kim Taehyung'un AŞIRI ATEŞLİ ANNESİ.

Tamam, belki kalplerinize anlık bir kriz yaşatmış olabilirim ve siz de "BU NASIL MÜMKÜN OLABİLİR?" diye telefon veya bilgisayar başında sinir krizleri geçiriyor olabilirsiniz. Ama endişelenmeyin, bütün bunların makûl bir açıklaması ve bu açıklamaya bağlı güzel bir hikayesi var. Şimdi bir hafta geriye dönelim:

Taehyung'la küsmemizin üzerinden yaklaşık 2 hafta geçmişti ve ikimiz de, birbirimizi gördüğümüz yerlerde yön değiştirmeye devam ediyorduk. Aslında o, bunu benden daha sık yapıyordu ve kendi kendime egoist kişiliğini saatlerce sorgulamama sebep oluyordu ama yine de, sonuç olarak ormandaki dileğim gerçekleşmişti. Bizim aramızdaki şey her ne ise artık tamamen bitmişti.

Ya da ben öyle sanıyordum.

Benim ve Taehyung'un birbirimizi gördüğümüz an karın ağrıları çektiğimiz bu dönemde, Taehyung'un annesi de karın ağrısından muzdaripti ve onunkinin sebebi ise, kendi markasının yeni koleksiyonunun modelliğini yapacak bir model bulamamasıydı. Bu koleksiyon üzerinde onun da emeği vardı ve her şeyin mükemmel olmasını istiyordu. Ancak koskoca dünyada "doğal güzellik" terimine uyan bir kişiyi bile bulamamıştı. Ancak bir gün, — bakın siz şu kaderin cilvesine — babamla bir konu hakkında konuşmak için otelimize gelen Kim Hyuna, lobideki koltuklardan birine yayılmış ve kendi üretimi olan uzun pipet mekanizmasıyla bubble tea içmeye çalışırken PUBG oynayan beni görüyor ve aniden "İŞTE ARADIĞIM DOĞAL GÜZELLİK BU!" diye bağırıyor. Evet çocuklar, işte bu nasıl model olduğumun hikayesi.

Tabii size koskoca Kim Hyuna'nın beni keşfettiği anda, ona yanlışlıkla  "SESSİZ OL!" diye bağırdığım ve takımımdaki iki salağa dünyanın en ağır küfürlerimi sunduğum kısmı anlatmıyorum. Ama merak etmeyin, bu tatsız olay aramızda çok büyümedi. Çünkü hâlâ inanması güç bir durum olsa da, Kim Hyuna aradığı doğal yüzün bende olduğuna kendini ikna etmişti. Ayrıca onun iddiasına göre, bunun sebebi Tanrı'nın bana bahşettiği en iyi şey cildimmiş ve ben de makyajdan uzak durarak cildime çok iyi bakmışım. Beni sürekli makyaj yapmadığım için azarlayan Jennie, ŞİMDİ NE YAPIYORSUN? HAHAHHAHAA İŞTE BÖYLE KAPAK YAPILIR!

Evet, az önce kendi kafamdan yazdığım ve hayali okurlarıma sunduğum hikayede arkadaşıma laf attım. Ve yine evet, normal bir insan olduğumu düşünüyorum.

Bu arada, bunca olaylı bir hafta içerisinde elbette ki Jeongguk'un da diline düşmüştüm. Beni çekemediği bariz bir şekilde belli olduğundan, fark etmememizi umarak sürekli işi dalgaya vuruyor ve benimle uğraşıp duruyordu. Ancak bu sırada söylediği öyle bir cümle vardı ki, birkaç gündür aklımı kurcalayıp durmasına engel olamamıştım.