8.Bölüm

85 8 5
                                        

Kaya'nın beni öpmesinin ardından bir müddet duraksasak da oyuna devam etmiştik. Sonra bir şeyler yiyip konuşmuştuk. Odalarımızı belirledikten sonra herkes yatmak için hazırlanmıştı. Erkekler bir odada, kızlar bir odada kalmıştık.

Ben, Asmin ve Çisem yatakta yatıyorduk. Didem ev sahibi olduğu için onu zorla koltuğa yatırmıştık. Ama ben yatsam daha iyiydi sanki. Şayet bu sıcak hava yetmiyormuş gibi, birde Çisem kollarını boynuma sıkıca dolamıştı. Hayır anlamıyorum beni Yahya olarak düşünüp, o yüzden mi böyle şeyler yapıyordu.

Sıcaktan bunalıp, zorla Çisem'in kollarından çıktıktan sonra susadığımı fark edip su içmeye karar verdim.

Üzerimdeki beyaz şortu ve atletimi düzelttikten sonra odadan çıktım. Mutfağa girip ışığı yaktığım anda karşımda Kaya'yı görünce korkudan zıplamam bir oldu.

"Hay çene kemiğin batsın Kaya! İnsan ışığı yakar bir, korktum yahu!"

Onun da beni görmeyi beklemediği açıktı ama korkmuşa benzemiyordu. "Çene kemiğin batsın Kaya mı? Şimdi iyi birşey mi dedin kötü birşey mi perçemli?" diyerek can alıcı bir şekilde güldüğünde bir an bayılacağım sandım.

"İyi birşey tabi. Çene kemiği bu sonuçta boru değil! E sende de mübarek dev gibi olduğu için ultra iyi birşey."

Tekrar gülerek saçlarını karıştırdığı sırada gözlerim istemsizce saçlarına kaydı. Dokunmak istesem de bunu engelleyip, tezgaha doğru ilerledim. Kaya yemek masasında oturuyordu. Önünde sigara paketi ve küllük vardı ama daha içmediği belliydi.

Aldığım bardağa suyu doldurduktan sonra kafama diktim. Kaya'ya sırtım dönüktü ama bana baktığını hissediyor gibiydim. Suyu içtikten sonra bardağı bırakıp arkama döndüğümde tam da tahmin ettiğim gibi bana bakıyordu.

Ona doğru yaklaşıp karşısındaki sandalyeye oturdum. "Sigara içtiğini bilmiyordum."

"Çok sık içmediğim için görmemişsindir."

"Neden içiyorsun ki?"

"Çok mutlu veya çok mutsuz olduğum zamanlar içerim. Mutluyken, sevincimi, mutsuzken ise hüznümü sigarayla paylaşırım. Belki sana saçma gelicek ama mutlu ve mutsuz anlarımı unutacak olursam, yaktığım sigaranın bana hatırlatacağını düşünürüm." dedi. Garipti ama etkilenmediğimi söylesem yalan olurdu. Bu şekilde, mutsuzluklarını hatırlayıp onlardan ders çıkarabilir, yada mutluluklarını hatırlayıp o anın değerini bilebilirdi. Hoş bir his olmalıydı.

"Şuan ne için içiyorsun? Mutlu olduğun için mi yoksa mutsuz olduğun için mi?"

Dudağının sağ tarafını kıvırarak konuştu. "Dünyanın en çirkin kızı bana sormadan karşıma oturdu ve benimle sohbet ediyor. Elbette mutsuz olduğum için içiyorum."

Bir de sırıtıyordu yahu. "Pislik." diyerek masanın altından bacağına vurdum. Ohhh canıma değsindi.

"Aahhh! Bu acıdı." diye yakınarak bacağını ovalıyordu.

"Beter ol." dedim ve ani bir şekilde sandalyeden kalkıp önündeki çakmağı kaptım. Şaşırmış bir şekilde bana bakıyordu. "Al sana mutsuz an! Vermeyeceğim çakmağını." diyerek mutfaktan çıkmak için koştum. Arkamdan geldiğini duysam da durmadım.

Meyus RuhlarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin