~11~

8 1 0
                                    




Keyifli okumalar...






Ben daha şoktan çıkamamış karşımdakilere bakarken arkamdan duyduğum ses ile panikledim.

"Kızım, kim gelmiş?"

Görüş açısına giren Adnan Amca ile annemin adımları yavaşladı ve benim yanımda durdu. Böyle bir şeyi beklemiyor olacaktı ki gözleri fal taşı gibi açılmış Adnan Amca'ya bakıyordu. Muhtemelen ne diyeceğini bilemiyordu. Ancak şaşkınlığını belli edecek şekilde eski sevgilisinin ismini söyleyebildi.

"A-adnan?"

Adnan Amca dilini yutmuş gibiydi. Hiç bir şey söylemiyordu. Ağzından bir sözcük çıkmasa da sinirden mi yoksa üzüntüden mi kızardığını ve hatta dolmaya başladığını bilmediğim gözleri çok şey anlatıyordu.

Buraya yaklaşan adım sesleri babamın geldiğini işaret ediyordu.

"Kim gelmiş kızım?"

Kapıya bakmasıyla birlikte hortlak görmüşçesine donup kaldı.

"Adnan?"

Adnan Amca'nın gözleri babamın üzerinde dolaştı bir süre. Nefretle dolu bakışları çok şey ifade ediyordu.

"Kızım bizi içeri almayacak mısın?"

Reyhan Teyze'nin cümlesiyle birlikte kendime geldim. Tam elimle içeriyi işaret edip buyurun diyeceğim sırada babam beni durdurdu.

"Bir dakika kızım... Adnan senin ne işin var burada? Kızımı nereden tanıyorsun sen?"

Adnan Amca alayla güldü ve babamın sorusunu cevapladı.

"Oğlum ve gelinimin evine gelirken sana soracak değildim değil mi?"

Annem ve babam duyduklarıyla şok olurken annem dehşet içinde bana baktı. Reyhan Teyze ise neler olduğunu anlamaya çalışıyordu.

"Kızım ne diyor bu adam!"

Babamın bağırmasıyla ortamdaki gerginliğin iyiden iyiye yükseldiğini anladım. Ancak kapının önünde dikilmenin hiçbirimize bir faydası yoktu.

"İçeri girelim ve her şeyi konuşalım."

...

Ben Rüzgar ile olan hikayemizi aileme anlatmıştım. Ailem ise dehşet içinde olanları kavramaya çalışıyordu.

"Şimdi sen ciddi ciddi yıllar önce seni bırakıp giden bu adamla mı evlendin?"

Annemin sorusuyla ciddiliğimi bozmadan ona döndüm.

"Kararımı yeterince açık ifade ettim."

Annem hâlâ durumu kavrayamamış gibi alayla güldü. Ardından az önceki gülüşünden eser kalmamış şekilde bana döndü.

"Kızım sen aklını mı kaçırdın? Bu adam yüzünden 4 kez canına kıydın sen. Her defasında zor kurtardık seni. Sen ne yaptı-..."

Söylediği cümle ile gözlerim faltaşı gibi açılırken anında sözünü kestim.

"Anne yeter."

Sözünü kesmiştim ancak o da söyleyeceğini söylemişti. İntihar ettiğimden Rüzgar'ın haberi yoktu.

"Gizem doğru mu bu?"

Rüzgar'ın sorusuyla kendime geldim. Doğru desem bir türlü demesem bir türlüydü. Ne gerçeği söylemek istedim ne de yalan söylemek. Kafamı hafifçe aşağı eğdim ve ondan gözlerimi kaçırdım.

Bir Varmış Bir YokmuşHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin