Yeşili Örten Kırmızı

60 27 11
                                    

Ceren Solmaz

Şaşkınlıktan neredeyse ağzım düşecekti.
Eşim diyor ya. Eşim. Şaka mı bu cidden !

"Hmm, demek öyle. Güzel seçim yapmışsın dostum. Sen bu işi biliyorsun."
dedi.

Bu adam gerçekten benim sinirlerimle oynuyordu. Beni baştan aşağı süzüp duruyordu.

Anlaşılan tek sinir olan ben değildim. Fakat hala neden beni eşi gibi gösterdiği hakkında bir fikrim yoktu.

Son zamanlarda fazla mı iyi olmuştu ne ?

Miraç o adama hala öldürücü bakışlar sergilerken siparişler gelmişti. Gerçekten çok acıkmıştım.

Beni öldürecekler derken ben kendi kendimi öldürecektim .

Tostumdan pekte kibar olmayan bir ısırık aldığımda Miraç bana bakıyordu. O' nun sayesinde adam da bana dönmüştü.

Umursamadan çayımdan bir yudum aldım.

Miraç yüzüne yarım bir gülümseme yerleştirdi. Dudakları hafiften yukarı kıvrıldı.
Gözlerini gözlerime dikip
"Yavaş yesene güzelim."
Dedi.

Duyduğum kelimelerle ağzımdaki sıcak çayı adamın üzerine püskürtüm.

Miraç kahkalarla gülmemek için kendini zor tutuyordu. İlk defa O' nu gülmek üzereyken yakaladım. Ama bunun bir daha olacağını sanmıyordum.

Bizim aksimize adam sinirlenmişti.

"Yavaş be sürtük ! Yaktın lan beni "

Kan beynime hücum ederken Miraç' ın yumruğu adamın suratına çoktan inmişti.

"Sensin lan sürtük. Bir daha bu kızın hakkında tek kelime edersen seni çıktığın deliğe geri sokarım !"

Kükremesiyle tüm kafe sakinleri sohbetlerini bırakıp bize dönmüştü.

Neden bilmem ama garsonların buna müdahale etmesi gerekirken aksine korkar gibi uzaktan izliyorlardı.

Anlaşılan Miraç Bey oldukça korkulası biriydi.

Miraç' ın lafları ve yumruğuyla afallayan adam önce bana ardından Miraç' a baktı.

Sonra yüzüne pis bir sırıtış getirerek Miraç' ın kulağına bir şeyler fısıldadı.

Dediği şey her neyse Miraç' ı kat ve kat sinirlendirmeye yetmişti.

Miraç ardı ardına durmadan yumruğunu adama savuruyor, daha önce duymadığım küfürler ediyordu.

Adamı yere yatırıp üstüne çıktı. Ardı kesilmeden, bir eliyle yakasını tutuyor bir eliyle yumruklarını adamın yüzüyle buluşturuyordu.

Adamın yüzünü kanlar içinde kalana kadar dağıtıp durdu. Bir anlığına kafasını kaldırıp bana baktı. Yeşillerinin öfkesi mavilerimi yakmıştı resmen.

Adamın üzerinden kalkıp ona bir tekme daha savurdu. Adam yediği son tekmenin ardından yerinde inleyerek kıvrıldı.

Miraç yanıma gelip beni kolumdan tuttuğu gibi kafeden dışarı çıkardı. Hâlâ sinirliydi.

Beni bir hışımla arabanın ön koltuğuna atıp kendisi de sürücü koltuğuna oturdu.

Arabayı çalıştırıp gazı kökledi. Sanki hıncını arabadan almak ister gibi.

Tekrar korkmuştum. Kemeri sıkı sıkı takıp koltuğa tutunabildiğim kadar tutundum.

Anlık gözlerimiz buluştuğunda sıkıntılı bir nefes verdi.

LAVİNİAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin