SAPKIN #WATTYS2015

13.Kırılmış Gurur.

Bölüm Şarkısı: İmagine Dragons-Demons

~

Medya:Aiden&Eva

~

''Hiç bir zaman olmayacak olan sözdür. Sadece gözler konuşur, dudaklar ise kilitlenir...''

Neşeyle üzerini giyinirken aynadaki yansımama baktım. Pembe kısa incecik bir elbise giymiştim ve saçlarımı bolca örmüştüm. Vazgeçilmez olan converselerimi de giydiğimde hazırdım. Pembe parlatıcıyı sürmeden önce hala cayır cayır yanan dudaklarıma dokundum.

Tanrım ne kadar büyüleyiciydi!

Bana o unutulmaz öpücüğü bahşettikten sonra "Evine git." demişti.

Kalbim göğüs kafesimin içinde takla atıyordu sanki. Eğlenceli bir şarkı mırıldanarak merdivenlerden indim. Tezgahtan mısır gevreğini aldım ve kaseye döktüm. Acıkmıştım.

Aiden'ın güzel dudakları iştahımı kabartmıştı.

Tanrım Eva! Bu nasıl bir arsızlık.

Kendi kendimde gülerken;

"Bakıyorum da bugün keyfin baya yerinde meleğim."

Pijamaları ile karşımda dikilen babama baktım ve içten bir şekilde gülümsedim.

"Evet. Harika bir gün."

Burnumu sıktı ardından da dolaptan çıkardığı portakal suyunu dikti. Dolap kapağını tekrar kapattıktan sonra.

"Bayan Price bugün ayrı bir güzelsiniz. Acaba bir nedeni var mı?"

Yüzümün kızardığını hissedebiliyordum.

"Ah! Hayır baba, saçmalama."

Ardından annemin sesi duyuldu.

"Kızın üzerine gitme aşkım."

Anneme minnettarca tebessüm ederken babamın kahkahasıyla karışık fısıltısını duydum.

"Unutma, önce benimle tanışacak."

Yüzümün renkten renge girdiğinde kalıbımı basabilirdim. Koca kaşığı ağzıma teptim. Annem meraklı bakışlarını bana gönderirken masadan kalktım.

"Ben çıkıyorum anne."

Yanağına kocaman bir öpücük bıraktım ve Plaj çantasını da alarak evden çıktım. Tek istikamet sahildi. Güneş beyaz tenimin üzerine değiyor, huzurlu hissettiriyordu. Gülümsedim. Plaja yaklaştıkça duyulan kahkahalar kanımın kaynamasına sebep olmuştu. Bizimkilerin olduğu yere gittiğimde Jessica ve Johny haricinde kadro tamdı. Daha kimse denize girmemişti.

'Jessica nerede?'

Diye sormayacaktım tabikide yani biz sonuçta Aiden ile öpüştük. Onun yanında olmazdı.
Sinirle saçımı geriye attım ve elbiseyi sıyırdım.

"Hadi giriyor muyuz?"

Ardımdan soyunan Lindsay ile beraber serin suya yaklaştık. Ayaklarım soğuk suya değdiği anda geri çekildim.

"Çok soğuk girmek pek mümkün görünmüyor."

Kocaman bir kahkaha attı ve kolumdan kavradı.

"Oyun bozanlık olmaz."

Göbeğime kadar buz gibi suya girmiştim ama hala alışamamıştım. Lindsay bir kaç saniye beni süzdü

"Siz küçük göğüslüler ne kadar şanslısınız. İstediğiniz her bikini 'şak' diye oluyor."