ÖTÜKEN YOLU
Günümüzde yaşayan İlayda bir anda kendini GökTürk devletinde bulur bu yolculuk İlayda için sadece zamanda yapılmış bir yolculuk değildir İlayda yapmış olduğu yolculukla hem adı hem hayatı değişir.
Mavi Dolunayla zamanda yolculuk yapar...
Gece güne kavuşurken, Güneş ay'ı uğurluyordu. İlay ise asla kaçıramak istemeyeceği bu eşsiz coğrafyadaki eşsiz manzarayı izlemek için alaca karanlıktan önce uyanmıştı doğru dürüst uyuduğu da söylenemezdi.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
İlay ilerideki kayalıkların üzerine oturup doğmak üzere olan güneşi izliyordu.
"Erken uyanmışsın."
İrkilerek arkasını döndü İlay kayalıkların üzerinde Aka duruyordu. Kendisininkinden biraz daha kısa saçları bir sürü örgüyle örülü ve her örgüsünün içinden mavi bir boncuk geçirmişti. Küçük ama dolgun dudakları, çekik küçük gözlerini bir yay gibi saran uzun kaşları vardı burnu ise küçük bir çıkıntıdan ibaretti. Alnından geriye bağladığı desenli bir bandana vardı. Kıyafetleri Gül kurusu renginde kollarında ve yaka kısmında çiçek işlemeleri olan harika bir elbiseydi, üzerinde ise kalın keçeden olduğu belli olan siyah yelek'e renk renk karelerin iç içe geçerek oluşturduğu motiflerle güzelliği ön plana çıkıyordu.
"Uyuyamadım. Zor bir geceydi benim için."
Başını sallayarak bir tepki verdi Aka.
"Zorluklar birer yalandır. Gerçek zorluklar daha zor ve acı olsalar bile yalandan ibarettir. Gökyüzü tependedir güneşi bazen bulutlar kapatmış olsa bile biraz rüzgârla hepsi dağılır sende biraz çaba gösterirsen sorunlarını çözmen mümkün."
Henüz bir kam olmasada kanında taşıdığı güçlü kam kanı şimdiden onu oldukça Bilge biri yapıyordu.
"Gece henüz kam olmadığını söylemiştin ama yıllardır kammışsın gibi konuştun. Kam adayıydın değil mi?"
"Doğuştan bir Kam adayıyım,benim annem de bir Kam dı."
Bu güne kadar onun annesini hiç görmemişti.
"Peki o nerede."
"Öldü."
"Üzüldüm. Annesizliğin nasıl olduğunu bilirim."
Gülümsemişti Aka ölümsüz bir annenin kızı annesizliği nerden bilecekti?
"Yürüyelim mi ?"
Aka bir cevap beklemeden kayalıklardan inmeye başlamıştı bile İlay da onu takip ediyordu.
"Bizimkilere haber vermeyecekmiyiz ?"
"Cılgamak günü bugün yapacak daha çok işleri vardır."
