1

1.1K 41 11
                                    

Ilk başta gitmek istemedim ama sonra kimsem kalmadığı için gittim onunla .

Bazen garip rüyalar görürüz, uctugumuz ,büyü yapabildiğimiz rüyalar . Benim içinde herşey öyleydi sadece rüyalarımda olan güzel şeyler şimdi bir bir karşıma çıktılar . Onunla gittiğimde beni kocaman bir okula getirdi sadece kitapta bahsedilen bu okul gerçekmiş Hogwarts bir gerçekmiş hayal gibi ama tamamen gerçek.
Okula girdiğimde havası bile bambaşkaydı bana okulu tanıttı ,okul hakkında bilgilerde bulundu . Beni bir deve emanet etti sonra, adı Hagrit miş  . Onunla beraber okul için gereken eşyaları aldık (ders kitapları, büyü kazanı, cübbe, vede asa ) asamı seçerken o kadar zordu ki elime aldığım her deynek etrafı darma dağın etti . Hiç bir deynek bana uymuyordu  deynek alamadan okula dönmek zorunda kaldık bu çok garip miş öyle söyledi Hagrit her büyücünü, cadının bir derneği olurmuş ama bana hiç biri uymuyordu. Okula döndüğümüzde Profosor Dumbledore bunu araştıracağını söyledi. 3ay Hogwarts ta kaldım bu zaman zarfında araştırmalar ve teknikte olsa eğitimle geçti. Yarın okulun ilk günü acaba nelerle karşılaşıcağım ...
                 
                                     ******

Bugün 1 eylül pazartesi okulun ilk günü öğrenciler aksama doğru okula gelmeye başladı. Benide prf. McGonagall öğrencilerin arasına kattı. Hep beraber büyük kapıdan içeri girdik salonda 4 büyük masa ve masaların karsinda büyük bir masa olan bir yerdi burası bu büyük masada profesörler diğer masalarda ise öğrenciler vardı biz ise ayakta binalarımıza seçilmeyi bekliyorduk. Profesörlerin olduğu masanın yanında 3 bacaklı bir sandelye üzerinde eski olduğu görünen konuşan bir şapka vardı . Prf. McGonagall öğrencileri tektek çağırıyor ve şapka binaları belirliyordu Lily Evans ,Severus Snape, J.Potter vb. öğrencilerin binaları belirlendi sıra bana geldiğinde prf. McGonagall isminle seslendi "Efruz  Göktürk " sessizce sandalyeye oturdum. Herkez ismimi garip bulmuş ki bana odaklanmıştı seçmen şapka konuşmaya başladı o garip sesiyle ...
-Asasız bir büyücü garip ve güçlü hemde çok güçlü okulumuzda ilk defa bir Türk öğrenci işte bu çok garip . Seni acaba nereye yerleşirsem hmmm bir ravenclaw kadar zeki ve çalışkan ,bir heppuluff kadar kibar ve merhametli , slyteherin kadar sinsi ve azimli hmm acaba hangisine daha uygunsun gelecekte çok iyi işlere imza atıcak gibisin asan neden yok bilmiyorum ama sen böylede güçlüsün güç damarlarından akıyor 4 kurucu senin için kavga ederdi kesinlikle offf karar veremiyorum biraz yardım etsen biraz düşünmeliyim...
 
Seçmen şapka hala bir karar vermemişti öğrencilerde profesörlerde merakla bekliyordu öğrenciler fısıldaşmaya başlamışlardı bile "grifindora gelmeyecek galiba hiç grifindordan bahsetmiyor şapka " en sonunda tekrar konuşmaya başladı seçmen şapka ,

-Hmm senin başka bambaşka bir özelliğinde var hepsine baskın gelen kalbini en derinlerinden gelen bir cesaretin var . Öylebir cesaret ki tanımlamıyorum sanırım buna Türk cesareti diyorlar senin olman gereken bina kesinlikle "Grifindorrrr" , diye haykırdı bir anada seçmen şapka. Herkez ilk başta sesiz kalsada grifindordan birkaç öğrenci sonra güçlü bir şekilde slyteherin dışında tüm masalar ve profesörlerin hepsi alkışladı bende grifindor masasının en boş kısmına geçtim  ve şölen başladı benim için ayrı birkaç yemek vardı zaten pek yemek yiyen bir tıp değildim. Bina başkanlarımızla g. kulesine çıktık ve odalarımıza yerleştik, odaya geçer geçmez yatağıma geçip uyudum yarın acaba neler bekliyordu ...

                                   *******

Sonraki güne kabusla uyandım çok garip bir rüyaydı hapishanede ki bir adam bana sesleniyordu kızım diye bir yılan sanki her saniye beni sıkıyordu. Kan ter içinde uyandım gerçek manada kanlar içinde uyandım, uykumda burnum kanamış ve yastığım kan olmuştu gidip elimi yüzümü yıkayıp üzerimi değiştirip kahvaltıya indim . Kahvaltıda ders programlarımız dağıtıldı bende kitaplarımı alıp sınıfa geçtim 3ay okulda kalınca her yeri öğrenmiştim kimseyle konuşmuyor sadece profesörlerle konuşarak günü bitirdim . Asamın olmaması biraz sıkıntı yaratıcak gibiydi herkez dalga geçiyordu ben sadece susuyordum . En sonunda sinirlenip sınıfı terkettim bazıları arkamdan gelip dalga geçiyordu benimle dalga geçenleri benimle yaşıt iki çocuk susturdu en sonunda. Ama vaz geçmiyorlardı dalga geçmekten o an ne oldu bilmiyorum sanki biri beni kontrol etmişti benimle dalga geçenleri tek elimle havaya kaldırmış diğer elimde ise bir asa belirmişti kendiliğinden. Herkez korkmuş şekilde bana bakıyordu sanki ordaki ben değilde başkasıydı herşeyi uzaktan izliyordum sadece, profesörler geldikten sonra gözlerim karadı heryer sanki zifiri karanlıktı...

Gözlerimi açtığımda hastane kanadindaydim . Hemşirenin söylediğine göre 3 gündür uyuyormuşum. Uyandığımı öğrenen prf. Dumbledore ve prf.McGonagall ziyarete gelip durumum hakkında bilgi aldılar. Sonraki gün hastane kanadından çıktım, herkez bana korkarak bakıyordu. Zaman böyle geçti kimse benimle konuşmadan sadece derslerime ve bu garip güçleri araştırıp kontrol altına almaya çalışarak...

Bayan GrindelwaldHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin