9 İQ ; "BENDE KRAL OLMAK İSTİYORUM"

256 27 1
                                    

Evet geldik zurnanın zırt dediği bölümeeeeee :)
Yoongişin halini görmek için meda**
Ufufufufufofofofo çok heyecanlandım şimdi. Bundan sonra daha fazla bölüm atıcam. Kitap burdan sonra başlıyor ya AGAGGAGAHA. Aslında biliyor musunuz bu kitap benim aklımda bitti, ikinci sezonu bile bitti aq. Keşke aklıma girebilseniz çok farklı olurda işte 😅
Ve arkadaşlar Yoongi QRALLLLLLLLın QRALI AQQQQQQQQ👑

9 İQ ; "BENDE KRAL OLMAK İSTİYORUM"

Yataktan gürültülerle uyandım. Yer bile sallanıyordu ben neden uyanmıyım. Hemen yataktan kalktım ve hızla kapıyı açarak odadan çıktım. Herkes koştururken gördüğümde çapaklı gözlerimi elimin tersiyle sildim ve aşağı yukarı ökküz gibi inenlerin telaşına baktım sonra ise aşağı indim.

Aşağı indiğimde orası bir başkaydı. Herkes birşey arıyormuş gibiydi, sanırım arıyorduda. Gözlerimi birkaç hez kırpıştırdım ve arayanlar yerine masada bilgisayarla uğraşan Jungkook'un yanına ilerledim. Kaşları çatık bir şekilde bilgisayarak bakıyor arada sırada offluyup duruyordu. Yanına geldim ve yanındaki sandalyeye oturdum. Bilgisayarda gözlerimi gezdirdiğimde anlamadığım bir yazıyı okuduğunu gördüm. Yüzümü ekşittim ve konuştum.

"Jungkook noluyor diğerleri niye evi talan ediyor?" Bugün Beyaz Bulutta toplantı var ve herkes Taehyung'un kaybettiği kırmızı inciyi arıyor." Dediğinde yüzümü biraz daha buruşturdum. Dediği hiçbir şeyi anlamamıştım. Tamam Taehyung kırmızı renkli bir inci kaybetmiş ama neden herkes onu arıyor. Yardım mı ediyorlar, o zaman neden koltukların içine bile bakıyorlar. Oraya nasıl kaçsın dimi? Ve bunun Beyaz Bulut toplantısıyla ne alakası var. Kafam iyice geriye gidince Jungkook hala bilgisayardayken konuştu.

"Beyaz Bulut bir şato aslında, elementlerin ortak koruyucu şatosu. Kırmızı inci dediğimde ateş elementinin yani Yoongi hyungun incisi. Ve bu şatoda yapılan kral toplantıları ise özel bir odada yapılıyor ve sadece bu incilerle giriliyor. Ve eğer Yoongi hyungun incisi bulunamassa o toplantıya gidemez biz de ölürüz." Diye noktayı koyduğunda ağzım açık kaldı. Ne kadar karışık. O oda da çok özel şeyler konuşuluyor olmalı. Kral olmak ne zahmetliymiş yaw. Salondan tiz bir ses geldi.

"BULDUM!" Diye Taehyung'un sesini duyduğumda kulaklarımın içinde biri top oynadı sanki. Ama sonlarına doğru çatlaması beni güldürecekti neredeyse. Mutfaktan onların tarafına giderken Yoongi'nin de aşağı indiğini gördüm.
"Sonunda aq. Ve şunu." Diyerek Taehyung'un elinden hızla aldı ve cebinden attı. Deri ceketini giydi ve yüksek sesiyle bağırdı merdivenlere doğru.

"Joon hadi lan!" Diye bağırırken aşağıdan Namjoon koşarak geldi.
"Geldim, geldim bekle lan!" Diyerek yanımıza geldi ve oda askılıktan ceketini alıp giyerek Yoongi'nin peşinden çıktı dışarı. Ben ise sadece izledim gidişlerini. Uzun süre kapıya baktığımda ne ara televizyin odasına geçtiğini bilmediğim Jin hyung bağırdı.

"Gelsene lan Hoşik! Kapıyla aşk yaşanıyorsan orası ayrı. " diye bağırdığında transtan yeni çıkmış gibi irkildim ve doğruca onların yanına gittim. Jungkook hala bilgisayarına bakarken Jin hyung Taehyung'un kucağına yatırmış çekirdek çıtlıyor Jimin ise öyle sallak gibi Jungkook'a bakıyordu. Offladım ve çok normal olan arkadaşlarımın yanına gittim. Hemen Taehyung'un yanına oturdum. Bir sürü sorum vardı ve hepsinin cevabını şimdi istiyordum. Gözlerimi yan tarafa çevirdiğimde bu sefer Jungkook'un da Jimin'e baktığını gördüm. İki aşık gibi birbirlerine bakıyorlardı, zeten aşık değillermiydi. Ama insan aşık olduğunu bu kadarmı belli eder yahu, hyunglarınız var vurda ya. Bir kaç bir şey fısıldadıklarını görmüştüm sonra ise el ele gittiler odadan. Yüzümü Taejin çiftine çevirdiğimde onlarında birbirine çok yakıştıkları beni benden aldı. Benimde böyle bir ilişkim olsa keşke.
(O sırada okurlar ve yazar: Keşke)

'BludVergebung' /SOPE Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin