Leon,bahçedeki bir kedinin peşinde koşuşturup dururken düşecek diye ödüm kopuyordu.Trisha elime bir bez tutuşturmuş ve masanın tozunu almamı söylemişti.Sinirliydim,buraya temizlik yapmaya mı gelmiştim ? Neden tatilimiz boyunca bize yardımcı olarak bir kadın yoktu bilmiyordum ama tatilimin eziyet gibi geliyordu.Ben masayı silerken Zayn'in ablası Doniya ile göz göze geldim.Kendimi gülümsemeye zorlarken o şezlonga çoktan kurulmuş ve güneşin tadını çıkartıyordu.O da bana gülümseyip önüne döndüğünde anında sahte gülüşüm bozuldu ve bezi sertçe masaya çarptım.Waliyha,elindeki tabaklarla birlikte villanın bahçesine çıktığında gözleri ardına kadar açıldı." Sen otur,Nasty.Ben hallederim. " Elindeki tabakların birazını alıp masaya koymaya başladım.
" Sorun değil,tatlım. "
" Zayn bu işleri senin yaptığını görse bahçede kükremeye başlar" dedi Waliyha hafifçe kıkırdarken.İtiraf etmem gerekirse ben de alışkın değildim ve evet bunun hoş bir şey olmadığını biliyordum.Bileğimdeki saati kontrol ettim.Muhtemelen gelmek üzereydi.Trisha,fırından yeni çıkmış yemeği masanın tam ortasına koyarken telaşla konuştu.
" Her şey hazır mı ? " Neden bu kadar telaşlı olduğu belliydi.Biricik oğlu uzun yoldan karnı aç geldiği için haddinden fazla mutfakta vakit geçirmişti.Gözlerimi devirmemek için kendimi zorluyordum.Waliyha,başını sallayarak annesinin yanağına bir öpücük kondurdu ve içeriye girdi.
" Nasty : canım.Sen son zamanlarda kilo mu aldın ? " İşte yine başlıyorduk.İstemsizce vücudumu incelemek zorunda kaldım.Trisha,ellerimi tutarak bir adım geriledi ve beni süzdü.
" Yoksa hamile misin ? Karnın çıkmış. " Elimle karnıma dokunup kontrol ettim : gerçekten de öyleydi.Belki de kilo almıştım,hamile olduğumu hiç sanmıyordum çünkü belirtileri yoktu.
" Zayn bana çok iyi bakıyor " diyerek sorusunu geçiştirdim.Bana içten bir gülümseme gönderdi ve başını abartılı bir tavırla salladı.
" Oğlum öyledir.Ona sahip olduğun için çok şanslısın. " Zayn'de bana sahip olduğu için çok şanslıydı ama bunu dile getirmedim.Villanın önüne onun arabası yanaştığında düşüncelerimden sıyrıldım.Arabadan indi ve içeri girmeden önce peşindeki adamlar kapıda dikildiler.Her zaman ki görüntüsünün aksine fazla spordu.Bir jean ve beyaz tişört içinde onu görmek ne kadar da tuhaftı.Her zamankinden daha genç görünüyordu.Onu sadece bir hafta boyunca görmemiştim ama şimdiden özlediğimi itiraf etmeliydim.Leon,onu gördüğünde kedilere duyduğu ilgisi kayboldu ve babasına doğru heyecanla koştu.Zayn,onu yakalayıp bir çırpıda kucağına alıp uzun uzun yanağını öptü.
" Sonunda geldin,baba.Bizi terk ettin sandım ! " Leon'un söylediği onu güldürürken gözleri bahçede gezindi ve beni bulduğunda hafifçe göz kırptı.Yüzüme aptalca bir sırıtış yayılırken bir elimle masadan destek alarak ona baktım.
" Babalar oğullarını terk etmezler. "
" Bence de.Yemekten sonra futbol oynayalım mı ? " Onu kucağından alırken başımı iki yana salladım.
" Baban yorgundur,Leon. " Zayn,onun saçlarını karıştırdı ve önce onu ardından da beni öptü.
" Değilim.Oynarız,küçük aslanım. "
Yemeğe oturmadan önce annesine ve kız kardeşlerine sarıldı.Aile dostları,babası gibi gördüğü Alfredo'da buradaydı.Yaser öldüğünde onun da yanlarında olduğunu biliyordum ama hikayeyi bana hiç anlatmamışlardı.Tek bildiğim kurşunun Yaser'in kalbini delip Zayn'in göğsüne isabet ettiğiydi.Ve sonrasında babalık görevi Alfredo'ya geçmişti.İyi ve nazik bir adamdı.Zayn'i kendi oğlu gibi sevdiği bakışlarından belli oluyordu.
" Yemeğe başlamadan önce dua edelim " dedi Trisha.Benim aileme göre daha inançlı insanlardı,bu alışkanlığı da annesi sayesinde kazanmıştım.Leon,masadaki ellerimize kafası karışmış bir halde bakarken ona gülümsedim.
" Tanrım : bu sabah uyandık.Giyecek kıyafetimiz,yiyecek yemeğimiz,içecek suyumuz vardı.Minnet doluyuz,amen. "
" Artık yiyebilir miyim ? " Leon,elindeki çatalı sabırsızca sallarken merakla bakıyordu.Bu söylediği hepimizi güldürürken başımı salladım.Hemen yemeğine atıldı,gözleri bardaktaki kolamdaydı.İşaret parmağını bardağıma doğrultup sabırsız bir tavırla bacaklarını sallamaya başladı.Bana kedi yavrusu gibi bakarken hayır demek gerçekten zordu.
" Biraz içebilir miyim ? Lütfen,anne ... "
" Hayır,çok soğuk ve senin için zararlı. "
" Ama lütfen anne : birazcık.Hem ben çok seviyorum,anneler çocuklarını üzmez ve kola içirirler ! "
" Tamam ama çok az içeceksin. " Bardağı tutup içmesi için ona yaklaştırdığımda her zaman ki gibi birazcık kavramından daha fazla içmişti.Bardağı çekmek istedim ama parmaklarıyla sıkıca tutmuş,bırakmak istemiyordu.
" Yeter,Leon. " Bardağı biraz sertçe çektiğimde alt dudağını büzüp meyve suyuna uzandı.Zayn,gözlerini dikmiş gülerek oğlunu izliyordu.Leon ile göz göze geldiklerinde ona hafifçe göz kırptı.Yemekten sonra günlerdir aç bırakılmış gibi yemek yiyen oğlumun kirlettiği üzerini değiştirmek için ellerini tutarak yatak odasına çıktım.
" Hadi,acele et anne ! Babamla futbol oynayacağız. " Yerinde sabırsızca ayaklarını yere vurup dururken üzerindeki tişörtü çıkartıp bir şort giydirdim ve bu şekilde aşağıya inmesine izin verdim,ne de olsa hava çok sıcaktı.Salondaki topu alıp merdivenleri hızlıca inecekken tahmin ettiğim gibi dizlerinin üzerine düştü.
" Sana her zaman söylüyorum : hızlı inersen düşersin ! " Ne zaman düşse içgüdüsel olarak korktuğum için aksi bir ses tonuyla konuşup onu yerden kaldırdım.
" Bir şey olmadı ki,acımadı. " Gözleri yaşlarla dolu doluydu : yalancı.Kızmayayım diye acımadığını söyleyip yanımdan sıvıştı.Onlar futbol oynarken banyoya çıktım.Trisha'nın söylediği yüzünden içime bir kuşku düşmüştü.Aynanın önüne geçip elbisemi kaldırdım ve karnıma bakmaya başladım.İçeride bir bebek olamazdı,öyle değil mi ? Eğer olsaydı Zayn mutlu olurdu ama ben ikinci bir çocuk için hazır değildim.Gergince dudağımı dişledim ve bu düşünceyi derhal kafamdan sildim.Bir kaç saat boyunca annesi ve kız kardeşleriyle mutfakta takıldım.Bahçeye çıktığımda Zayn şezlongda oturmuş telefonuyla ilgileniyordu.Aklıma direkt bir kadınla mesajlaşıyor mu ? düşüncesi geldi.Hızlıca yanına gidip aniden ekrana eğildim.
" Ne yapıyorsun sen ?! " Aniden belirdiğim için irkilerek bana baktı.Bacaklarının arasında Leon uyuyordu.
" Hiçbir şey,Nasty. " Gözlerimi ekranda gezdirdim.Yeni yetmeler gibi poker oynadığına inanamıyordum.Dizlerimin üzerine oturup bir süre yüzüne baktım.Şüphelendiğim şeyi onunla paylaşıp paylaşmamak arasında kararsızdım.
" Bir şey söyleyecek gibi duruyorsun. " Telefonu bir kenara koyup kollarını başının altında birleştirdi ve bana göz ucuyla baktı.
" Annen dedi ki : karnın çıkmış. " Gözleri refleksle karnıma kayarken gözlerini kısarak bir süre inceledi.
" Hamile misin ? " Omuz silktim.Gözlerindeki heyecanı yakalayabildim : işte bu yüzden söylerken tereddüt etmiştim.Eğer hamile değilsem boş yere sevinmiş olacaktı.
" Bilmiyorum.Gidip bana test alır mısın ? " Bunu yapmaya çok istekliymiş gibi hızlıca başını salladı.Leon'u kucağıma verirken ard ardına yüzüme öpücükler kondurdu.
" Hamile misin ? " dedi çocuksu bir neşeyle.Bu söylediğine biraz sinirle biraz da alayla güldüm.Emin olsam onu test almaya neden yollayayım ? Şu an ki tepkisi komikti.
" Nasty ! Öyle misin ? Evet,öylesin. "
" Bilmiyorum.Eğer elini çabuk tutarsan öğrenmiş olacağım. "
Hamile mi
Değil mi ?
Olsun diyenler buraya yorum
Gerek yok diyenler buraya yorum
ŞİMDİ OKUDUĞUN
mafia | zm
Fanfiction" Çocukken her akşam yatmadan önce Tanrı'ya bana bir bisiklet vermesi için dua ederdim. Bir gün Tanrı'nın çalışma tarzının bu olmadığını anladım. Ertesi gün gittim kendime yeni bir bisiklet çaldım ve her akşam yatmadan önce Tanrı'ya günahlarımı affe...