Lanet olsun!
Benim istediğim sadece asalar, büyülü elbiseler ve yıkıcı büyüler kısacası büyü ile alakalı olduğu sürece isterim ancak antik büyünün can sıkıcı tarihini dinlemek istemiyorum...
Lütfen!
Ben büyü öğrenmek adına bu akademi'ye bin bir zorluklarla geldim!
Büyünün kökeni, geliştirilmesi ve tarihte ki ünlü büyücülere ilgi duymuyorum!
Hadi diyelim dinledim ve öğrendim bütün tarihi o ne boka yarayacak bunu öğrenirsem herhangi bir şekilde büyümü güçlü kılacak mı?
Aynen Scott'ın dediği gibi ilk hafta sadece akademide ki bütün derslerde büyü öğretilmeyecek onun yerine büyünün can sıkıcı tarihi işlenecekti. Daniel'in görüş açısına göre bu can sıkıcı tarih cidden canını sıkıyordu küçük bir ateş topu bile bu koscaman kitaplardan daha ilginçti!
Ne yazık ki büyü tarihini öğrenmek zorunlu bir konuydu...
Daniel, Scott'a bakmak amacıyla başını çevirdiği sırada bir profesörün elinde kocaman bir kitap tuttuğunu gördü. Daniel bir büyücü'ye bir kitaba bakmış ve başını olumsuz anlamında sallamıştı.
Gelecekteki savaş büyücüsü Alan ve sınıf arkadaşlarına gelince onlar kafalarını hala özenle masada ki kitaplara çevirmiş durumdaydı.
İç çeken Daniel bu dünyaya geldikten sonra bile okula gitmek zorunda olduğundan bir el sövmüştü.
Kafasını pencereye çeviren Daniel dışarıda ki gökyüzünde asıla durun bulutlara doğru baktı.
Bulutlar gerçekten de beyazdı...
"Büyünün kökeni simyadır ve simyacı Wells büyünün gelişimine olağanüstü katkılarda bulunmuştur... Simyacı Wells'in çok ünlü bir tarifi vardır bu tarifi aranızda bilenler var mı?" Dediği gibi profesör James elinde ki kitabı bıraktı ve sonrasında sınıfta ki öğrencilere doğru baktı.
"Haşlanmış Tuzun Rafine Edilmesi Profesör James!" Daniel ile aynı arabada gelen kızıl saçlı kız elini kaldırdı ve sonrasında konuşmuştu.
"Çok iyi Laiva!"
Profesör James memnuniyetle başını salladı ve sonrasında aniden bir gülümsemeyle sordu, "Büyü çok tehlikeli ve büyülüdür. Sizin için bir Aydınlanma profesörü olan ben size her şeyi söylemekle yükümlüyüm! Şimdilik büyü bilgilerinizi sınamak adına birkaç soru sormama izin verin: Öncelikle modern büyü kabaca üç sisteme ayrılmıştır. Bu üç sistemin neler olduğunu biliyor musunuz?"
"Ben biliyorum Profesör!"
"Profesör, ben biliyorum!" Profesör James'in bu sorusu karşısında bütün sınıftaki çocuklar bildiklerini kanıtlamak adına parmak kaldırmış ve bağırmışlardı.
Profesör kafasını en arkada ki sıraya doğru çevirdi. En arka koltuktan oturan bir çocuk öylece dışarıyı izlediğini görmüştü.
"Ned, lütfen bu sorunun cevabı verebilir misin!"
Bu arada bütün sınıftaki yüzlerce göz sınıfın en arkasında bulunan Daniel'e doğru yönelmişti. Kitap okumakta olan Scott bu gözlerden rahatsız olmuş ve düşük bir sesle Daniel'e bakarak, "Ned! Ned!" demişti.
"Hı?" Hala neden bulutun bu kadar beyaz olduğunu çözmeye çalışan Daniel Scott'a doğru şaşkınlıkla baktı. Sonra aniden sınıfın sessiz bir şekilde kendisine doğru baktığını fark etmişti. Aynı zamanda Profesör James'te ona doğru baktığını görmüştü.
İç çeken James Dekan'ın neden bu çocuk hakkında özel dediğini bulmaya çalışmış ancak gözleri ve kalbi bunu yedirememişti.
Profesör James, hem Daniel'i hem de onun yanında bulunan kitap okuyan James'den hoşlanmamıştı. Kendisi bayadır bu akademide Profesörlük yapmasına rağmen böyle öğrencilerle şimdiye kadar karşılaşmamıştı.
James, Dekan'ın neden bu çocuğu bu kadar övdüğünü anlamamış ve bundan dolayı da soru sormak istemişti. Kendince bu çocuğu deniyordu.
"Ned, modern sistem kabaca üçe ayrılmıştır, bu üç sistemi bana sayabilir misin?"
Daniel öylece bir süre durmuştu.
Profesör James sabırsızca, "Soruma cevap verebilir misin?" demişti. Daniel'in bu tutumunu gören sınıftaki öğrenciler içinden 'köylü', 'cahil', 'aptal' demişlerdi.
Sadece bir gündür arkadaş olmasına rağmen Scott Daniel'in karakterini kolayca çözmüştü. Arkadaşı konuşmaktan hoşlanmamasada ve yabancılaşsa da yine de diğer çocuklara göre çok daha iyi bir adam olduğunu düşünmüştü.
Scott Profesör'ün duymayacağı bir şekilde fısıldayarak, "Bunlar, beyaz büyü, yeşil büyü ve kara büyü!" demişti.
Scott fısıldamış olmasına rağmen profesör bunu duymuştu tam kızmak üzereydi ki Daniel'in sessini duymuştu. "Üzgünüm Profesör ben bilmiyorum!" demişti.
Scott bir an şaşkınlıkla dönmüş ve Profesör'e bakmıştı. Profesör'ün sergilediği ifade aynı onunkine benzer bir şekilde olduğunu görmüştü.
Bu çocuk gerçekten de biraz özeldi ancak Dekan'ın söylediği kadar özel değil...
Profesör James başını salladı ve yavaşça yürürken yeniden bir soru sordu, "Büyünün genel sınıflandırmasını biliyor musun?"
"Üzgünüm Profesör..."
"Ee... burada ki hiç kimse bilmiyor mu?" Profesör James sınıfa doğru bakınca kızıl saçlı bir kızın elini kaldırdığını görmüştü, "Evet Lavia!"
"Bu şok sistemi, ateş sistemi, yıldırım sistemi, buz sistemi, kavurma sistemi, yerçekimi sistemi ve zihin sistemi!" Kızıl saçlı kız Daniel'e hafif bir şekilde bakarken söylemişti.
"Çok iyi!" Profesör James memnun bir ifadeyle başını salladı. Sonuçta bu tür bir sınıflandırmayı büyüde ustalık sahibi olmayan öğrenciler söyleyemezdi. "Peki büyü formunu biliyor musun?"
Daniel omuz silkerek, "Üzgünüm profesör!" Dedi.
Daniel'in kelimeleri düşer düşmez sınıfta bir küçümseme sesi geldi, "Bunu gerçekten de bilemeyecek kadar aptal mısın?" diye birisi demiş ve sınıf gülmeye başlamıştı.
Konuşarak alay eden sarı saçlı çocuğa kaşlarını çatarak bakan Profesör kafasını yeniden Ned isimli çocuğa çevirdi. Özellikle çocuğun gözlerinin içine doğru bakıyordu.
Bu çocuğun çok nazik ve gururla dolan bir kalbi var! Dışarıdaki hiçbir söz ile sarsılamayan bir kalbi var!
Umursamıyordu? Ya da başka bir şeyle ilgilenmek istiyordu?
Kendi kendine düşünen James iç çekti ve sonrasında kızıl saçlı kızı işaret ederek, "Lavia lütfen sen cevap ver!"
"Bu küre şeklinde, ok şeklinde, halka şeklinde, kalkan şeklinde, kelime şeklinde, taklit şeklinde ve büyüler şeklindedir Profesör!"
"Çok iyi ancak iki şeyi saymayı unuttun. Bunlar manevi nefes ve mantra mührü... Olsun bu ikisini öğrenmen zaten uzun zamanını alacak..." Profesör James Daniel'in masasına doğru yürüdü. Uyumakta olan Alan şaşkınlıkla kalkmıştı. Daniel'in yanına gelen James zayıf bir sesle, "Beni çok hayal kırıklığına uğratın Ned..." Dedi.
Gülümseyen Daniel, "Sizde beni çok hayal kırıklığına uğratınız Profesör..." dedi. Daniel'in hayal kırıklığı Profesörün büyü yapmak yerine büyünün can sıkıcı tarihi hakkında ki şeyleri ona öğretmesiydi.
"Pat!" Ellerini birbirine vuran Profesör James sınıftaki çocuklara bakarak, "Evet çocuklar ilk gün için yeterli! Bu arada unutmayın dediğim gibi bir haftanın sonunda bir değerlendirme sınavı yapılacak o sınava çalışmayı unutmayın. Hepsi bu kadar dağılabilirsiniz! Ned, sen kal!"
***
(DÜZENLENDİ)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kara Büyücü
FantasíaDaniel'in küçüklükten belli hayali büyücü olmaktır. Gördüğü kabuslar nedeniyle kiliseye gider ve orada bulunan duvarda ki resmi elemesi sonucu kendini fantastik bir dünyada bulur. Bu dünyada büyü ve çeşitli farklı ırklar vardır. Daniel artık hayalin...