SİNE

Kadın bana izin ver...(+18)

El ele girdiğimiz yatak odasında dudaklarımız yine buluştu. Bu sefer arzuluydu öpüşleri. Başım dönüyordu bu salt arzu karşısında. Bacaklarım titriyordu. Tüm bedenim ona çekiliyordu. Onu istiyor tamam olmak istiyordu. 

Ayaktayken gömleğinin düğmelerini çözdüm. Çıplak göğsü yanıyordu her dokunuşumda. Öpüşmemiz derinleşiyor artık bedenlerimiz yanıyordu. Birden sırtım duvarla buluştu. Beni duvara dayamıştı ve dudaklarımı öpmüyor emiyordu artık. Eli elbisemin altından kadınlığımı bulmuş okşuyordu. Eli iç çamaşırımdan kadınlığıma kaydığında ise resmen inledim. Murat ise dudaklarını dudaklarımdan ayırıp;

" Kadııııııııın daha şimdiden sırılsıklamsın. Deliriyorum" dedi. Bense o anda pantolonunu çıkarmıştım. Ve bana yaptığı gibi aynı şekilde erkekliğini okşuyordum. Dudaklarından

"Sineeeee" diye arzulu dökülen adım yaptığım hareketin onda karşılığının arzudan çok daha fazlası olduğunu söylüyordu.

Belimden tutup yatağa yatırdı beni ve tam karnıma oturdu.  Sol eli göğüslerime gittiğinde soran gözlerle gözlerime bakıyordu. Tepkisizdim. Verdiğim tek tepki dudaklarımı ısırmak oldu. 

" Kadınn bana izin ver" döküldü dudaklarından. Ben ise "Seninim" diyebildim. Teslimiyetimi aidiyetimi sadece bu cümle anlatırdı. Elleri duyduğu cümle ile tüm marifetini sergilemeye başladı. Önce elbisemin kenarından sol göğsümü açtı ilk kez görüyordu göğüslerimi ve şuan bunca istekle uçları dimdik olmuştu. Sonra diğer göğsümü açtı. Serilmiştim gözlerinin önüne tüm kadınlığım gözlerinin önündeydi. Murat ise kahverengi gözlerini gözlerimden bir an için ayırmıyordu. Elleriyle karnıma kadar indirdiği elbisem artık vücudumu örtmüyordu. 

"Sineeee çok güzeller. O kadar güzeller ki bir gram bile fazlalık yok. Öylesine güzeller ki deliriyorum" demişti. Sonrasında karnımdan kalkıp elbisemi sıyırdı ve artık elbisem odanın ücra bir köşesinde yerini aldı. Giydiğim siyah tanga ise artık aramızdaki temas için sadece fazlalıktı. Bir çırpıda boxerından kurtuldu. Ve üzerime uzandı. Önce dudaklarımı talan eden dudakları boynuma, köprücük kemiklerime indi. Ordan sa göğüslerim ağzındaydı ben ise tamamen sırtında ellerimi gezdiriyordum. Göğüs uçlarımı diliyle ezdikçe tırnaklarım sırtına geçiyordu. 

Göğüslerimden karnıma inen dudaklarına dili eşlik ederken kadınlığım sızlıyordu. Kasıklarıma gelen dili kadınlığıma değdiği anda aldığım hazla inledim. İnlemelerim ise onu daha da delirtmişti ve dudakları kadınlığımla buluştu. Dehşet bir hazdı ilk kez yaşadığım bu oral macera kesinlikle tüm kadınlığımı uyandırmıştı ve daha fazlasını istiyordum. Bu yüzdendir ki kafasını elimle daha çok bastırdım. Güldüğünü duydum resmen. Hoşuna gitmişti. İçimin bi anda dolduğunu hissettim. Parmağı içimdeydi ve dudakları hala kadınlığımdaydı. Sırılsıklamdım. Uçurumun kenarında dolaşıyordum. Böylesine büyük bir haz beni dağıtmıştı. Tek dağılan ben değildim üstelik. Kafasını kaldırmış göz gözeydik.

"Kadın daha fazla dayanamam" demişti ve bacak arama yerleşti. Ben tam ağzımı açıp bişeyler söyleyecekken. "Yalvarırım Sine nolur dur deme" dedi. Bu haliyle mızmızlanan küçük çocuklara benziyordu. Dudaklarımı ısırıp "durma" dedim. 

Yaptığı tek hamleyle içimdeydi. En derinimdeydi. Boşluğumu doldurmuştu. Bense zevkle karışık can acısıyla inlemiştim sanırım aklımı kaçırıyordum. Aynı zamanda çarşafı sıkıyordum. Murat ise en derinimde hareket etmeden bir iki saniye kalıp gözlerimin içine baktı.

"Offfffff kadıııııııınnnn çok darsın aklımı kaçırıyorum" dedi. Artık içimde hareket etmeye başlamıştı ve ben artık inlemelerimi bastıramıyordum.

Dilimden dökülen tek şey inlemelerime karışan adıydı.

"Muraaaaaaaaaaat" diye uçurumun kıyısından atlamıştım.Akmıştım. Birden durdu. Elini kadınlığıma attı. Eline baktığında ise ;

"Siktir. Güzelim kanaman var. Regl gününde misin?" diye endişe dolu gözlerle bakıyordu.

 Ne regli aptal bakireyim. Bakireydim yani diyemedim tabi. Onun yerine nefes nefese kalmış halimle;

"Ben, benim yani ilk kez ilkti" diyebildim.

Şok olmuş gözlerle bir bana bir elinde ki açık renk kanıma bakıyordu. İçimden çıktı. Gözlerinde ki arzu yerini başka duygulara bırakmıştı. Yanıma uzandı. Ter içinde kalmış alnıma alnını dayadı. Elini çarşafa sildi. Ve yüzümü ellerinin içine aldı.

"Kadıııııın. Kadınım neden söylemedin? İlk olduğunu, ilkin olduğumu neden söylemedin?" gözlerinde gördüğüm şey şefkat ve hayranlıktı.

"Ben, ben bilmiyorum. Söylemeli miydim? o anın büyüsü bozulmasın istedim. Aslında söylemeye çalıştım ama seni durdurmaya çalıştığımı sandın" dedim. 

" Ah kadınn ahh. Özür dilerim. Bilseydim. Böyle hayvanca olmazdı. Özür dilerim Sevgilim. Özür dilerim" deyip duruyordu. 

***

Gecenin devamında bir kez daha birlikte olmuştuk ve uçurumun kenarından bir kez daha bırakmıştık kendimizi aşağıya. 

İçimden çıktığı anlarda dolduralamaz boşluklar bırakıyordu. İlkine göre çok daha yavaş ve sakin hareket etmişti. 

Gecenin sonunda ise çırılçıplak sarmaş dolaş uykuya dalmıştık. Dalmadan önce ise kulağıma "Kadın Seni seviyorum" demiş ve "Yarın akşam 8 de uçağım var " diye eklemişti.

Ben ise hiç bir şey söylememiş tüm bunları yarına bırakmıştım.

Bu gece için ona izin vermiştim.