Kim Bilir? (tamamlandı)

21

Ertesi gün

Yazarın ağzından

Buluşma vakti gelmişti. Aycan ilk gözünü açtığı andan itibaren Yunus'la konuşuyor, flörtleşiyordu. Ona aşık olduğuna inandırıyordu. Yunus zaten hep öyle olduğunu zannettiği için inanması pek de zor olmamıştı...

Cemal gözlerini açmış, karşısında gördüğü sevgilisinin dudaklarına minik bir öpücük kondurmuştu. Gözlerini bu öpücükle açan Aycan, daha uzun soluklu ve sert bir öpücükle karşılık verdi.

Beraber kalktılar ve kahvaltı hazırladılar. Işleri bittiğinde Cemal ve Aycan beraber evden çıktılar. Aycan'ın Yunus'a gelmesini söylediği cafeye 2 saat erken gittiler. Oraya gelmesini rica ettikleri kişi de oradaydı.

X: Merhaba. Cemal oğlum benimle ne konuşacaksın? Telefonda bahsettiğin kız arkadaşın bu mu?

C: Evet efendim, tanıştırayım; kız arkadaşım Aycan. Şimdi sizinle konuşacağım mevzu pek hoş değil.

Cemal konuyu anlatırken, Aycan olanları başkasının gözünden dinleyince bir garip hissetmişti. Kendini savunamayan bir kız olsaydı istemediği bir erkek tarafından zorla öpülecekti, sonrasında Yunus'un ileriye gitmeyeceğinin garantisini kimse veremiyordu çünkü Aycan'ı kendine aşık zanneden manyağın tekiydi. Cemal konuyu anlatmayı bitirdiğinde, Aycan devam etti. Cemal'in de bilmediği bir sürü olay vardı. Aycan'ın anlatımı bittiğinde Cemal sinirli bir şekilde gözlerini masaya dikmiş, tek kelime etmiyordu.

X: Bana anlattığınız için teşekkür ederim...

Ve kalkıp lavaboya gitti. Yunus gelmek üzereydi ve çağırdıkları kişi Aycan onun telefonunu çaldırınca gelicekti. Cemal de masadan kalktı ve uzak bir masaya oturup beklemeye başladı.

10 dakika sonra Yunus cafeye girdi. Aycan'ın olduğu masaya yöneldi ve sarılmak için kollarını açarak yaklaştı, Aycan onu eliyle durdurdu.

A: Önce otur. Birkaç bir şey söyleyeceğim.

Y: Tamam, sonra sarılırız.

"Şizofren" diye geçirdi içinden Aycan.

A: Bunca zaman sevgilim olmasına rağmen bana mesajlar attın, beni takip etmeyi de aşıp arkadaşlarımı takip ettin, gizli gizli fotoğraflarımı çektin, sürekli antrenman çıkışlarıma gelip beni rezil ettin. Bunların hiçbirini Cemal'e anlatmadım. Onun üzülmesini hiç istemedim. Yaptığının taciz olduğunu hep söyledim. Bunları geç, sadece beni zorla öpmeye çalışman bile Cemal'in seni gebertmesine yeterliydi. Fakat o senin gibi biri değil. Şiddetin hiçbir şeye çözüm olmadığını biliyor.

Y: Aycan ne diyorsun? Hani beni seviyordun?

A: Beni sürekli takip eden bir sapığı nasıl sevebilirim delirdin mi sen?

bunu söylerken sesi biraz yükselmişti. Telefonunu eline aldı ve X'i aradı. Saniyeler sonra o kişi masanın yanında belirdi.

X: Sana yazıklar olsun.

Y.Emre : Anne?

X: Böyle bir evlat yetiştirdiğimi öğrendiğimde kendi suratıma tükürmek istedim. Yazıklar olsun sana...

diyerek cafeden çıktı. Yunus Emre arkasından koşuşturuyor, bir yandan ağlıyordu.

Yunus ile annesinin arasında farklı bir bağ vardı. Babası onları terk edip gittiği için Yunus annesiyle bir başına kalmıştı. Annesi bu süreçte çok yıpranmış, çok acı çekmişti. Yalnız bir kadın olduğu için iş yerlerinde sık sık tacize uğruyor, farklı imalara maruz kalıyordu.