Yazım yanlışları için kusura bakmayın arkadaşlar ve oy verip, yorum yaparsanız bu kız baya mutlu olur👉🏻👈🏻 Lola runs...
Taehyung | Flashback
"Heyecanlı mısın Taehyung-ie?"
Abisinin ondan daha heyecanlı çıkan sesine karşın gülümsemişti küçük olan. Dikdörtgen gülüşü diğerlerine de bulaşmış olacak ki Seokjin hyungu ile abisi de ona bakarak kıkırdamışlardı.
"Evet ama korkmuyorum," diye ekledi hemen. "Sadece çabucak eğitimimi tamamlayıp geri gelmek istiyorum."
Abisi bilmiş bir tavırla, "Merak etme Taehyung çabucak geçecek," dedi orada yaşadığı anıları hatırlayarak. "Sen keyif almaya bak, bol bol gez ve yeni insanlarla tanış."
Küçük olan hevesle başını sallamıştı. Artık veda etme saati gelmişti. İlk önce çocukluk arkadaşına sarıldı. Jimin yaşlı gözlerle ona bakıyordu. Hem Yoongi'si hem de yakın arkadaşı gidiyordu. Koca iki kış onlarsız nasıl geçirecekti hiç bilmiyordu.
"Ağlama ama Jimin-ie, göz açıp kapayıncaya kadar sürecek. Daha sora hiç ayrılmak zorunda kalmayacağız."
Jimin omuz silkti. "Biliyorum ama elimde değil. İlk defa bu kadar uzun olacak. Sadece," minik burnunu çekti ve kolu ile gözlerini kuruladı, "Eğer mektuplarıma hemen cevap vermezseniz oraya gelir ve sizi kılıçtan geçiririm."
Ağlayan omeganın dediği ile diğerleri bıyık altından gülümsedi.
"Özellikle o Yoongi," dedi Jimin elleri belinde. "Tembihledim ama her zaman ki hali işte. Sen arada onu dürt olur mu Taehyung?"
Taehyung arkada durup Jimin'in şuan burada olmadığını zannettiği alfaya baktı. "Merak etme, cevap vermediği an bir kılıç darbeme bakar."
Yoongi duyduğu ile gözlerini devirirken dudaklarında hüzünlü bir gülüş vardı. Gidecek olan tüm askerler sevdikleri ile vedalaşıyorlardı. Onun ise ailesinden kimsesi yoktu.
Sonunda küçük prens yakın arkadaşını kucaklamış ve düşen gözyaşından bir tanesini avcuna hapsetmişti. Gözleri babasına döndü. Kral oğlumun bu kadar çabuk büyümesinden hiç memnun değildi. Hala etrafta koşturan ve yaramazlık yaptığında abisinin kıyafetinin altına giren o küçük prens olarak görüyordu onu.
Baba oğul kucaklaştığında diğerleri kısa bir süre sanki başka bir şeyle ilgileniyor gibi yapmışlardı. Bazılarının bu duygusal havaya dayanıklılığı hiç yoktu.
Baba-oğul sarılmasını izlemeye dayanamayan Yoongi ise burada olduğunu fark ettiği an gözlerini bir saniye bile kendisinden ayırmayan omegaya çevirdi. Bu yüzden bakmak istemiyordu işte. Gözleri dolu dolu bakan omega bu anı bekliyor gibi sıcak göz yaşlarını salmış ve boynuna kadar ulaştırmıştı. Yoongi bir adım öne attığında, omega ona koşmuştu. Bu hep böyle olmuştu. Ne zaman bir adım atsa Yoongi, Jimin ona daha fazla geliyordu.
Bedenleri çarpıştığı an Yoongi, omeganın kokusunu ciğerlerine sabitlemek ister gibi içine çekmiş ve geri geri giderek onu kalabalıktan biraz uzaklaştırmıştı. Aralarındaki bu şey yeni başlamışken, Yoongi yeni yeni hayatına birini kabul etmişken yeniden ayrılacağı gerçeği ile sert bir şekilde yüzleşmek zorunda kalmıştı. Çünkü biliyordu ki bu ayrılık uzun ve zor olacaktı. Bu yolun sonunda evi dediği saraya geri bile dönemeyebilirdi, ya da dönüp onu bulamayabildi. Yoongi'nin tek bildiği bir ayrılığa daha gücü yoktu. Bu yüzden daha sıkı sardı kollarının arasında hıçkıran küçük bedeni.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
At First Sight | Taekook (ASKIDA)
FanfictionSilla veliahtı Kim Taehyung ilk görüşte baş edemeyeceği hislerle karşılaşmıştı.