15

1.6K 163 8
                                    

İyi okumalar güzellikler,
Lola runs🏃🏼‍♀️

"Nasıl bir davet bu peki?" dedim sıkıntı ile  başımı ovalarken. Babam Seokjin hyugumun hamileliğini kutlamak için kendi aramızda bir kutlama yapmak istemişti.

"Amcalarınız, ve halalarınız ve dayınız gelecek sadece. İki gün sonraya gün verdi majesteleri."

Büyük salondan içeri girdim ve gözlerimi çevrede hızlıca gezdirdim.
"Abimle konuşmak istiyorum. Nerede biliyor musun Bogum?"

Beraber tekrar dışarı çıktık. "Kralımızla konuşuyorlardı, şu toprak meselesi için."

Olduğum yerde durdum. "Tamam ben oraya gidiyorum, sen de davetiyeleri ve diğer işleri hallet. Kontrol etmeye geleceğim."

"Peki prensim," dedi ve sarayın doğu kanadına doğru girmeye başladı. Adımlarım hızlıca abimin odasına vardığında kapıdaki asker bana selam verdi ve geçmem için kapıyı açtı.

"Kralım?" dedim gözlerimi etrafta gezdirerek. Odanın diğer tarafında sesleri geliyordu. Sanırım Seokjin hyung dinlendiği için diğer tarafa geçmişlerdi.

Büyük masanın olduğu tarafa geçtim ve onları görünce hafifçe selam verdim.

"Gel Taehyung," dedi babam sandalyesini kaydırarak. Aceleciydi.

"Biz de abinle senin hakkında konuşuyorduk."

Gözlerimi babamdan çekip abime çevirdim. Tek kaşım istemsizce havalanmıştı çünkü abimin yüz ifadesi biraz gergindi.

Yanlarına usulca oturdum ve merakla diyecekleri şeyi bekledim.

"Biliyorsun abin toprak almak için askerlerle kuzeye doğru gidecekti. Orada bir miktar toprağı Silla krallığına katmak istiyoruz."

Bunu zaten biliyordum. Bir türlü abim gidememişti. Umarım bizi dış güçlerde kötü etkilemezdi bu durum.

"Fakat biliyorsun ki, ailemize yeni bir üye katılacak, bu yüzden abin ne kadar burada olursa bizim için o kadar iyi."

Bir sonraki diyeceği şeyi tahmin ettiğim için hafifçe gülümsedim. Benim için elbette sorun olmazdı. Seve seve giderdim.

"Bu yüzden senim gidip orada işleri halledip, geri dönmeni istiyoruz."

Abimin düşünceli ve biraz da endişeli hali beni üzdüğü için ilk ona bakarak gülümsedim. Bakışları hemen sıcacık oldu.

"Olur baba, ben ne zaman arzu ederseniz giderim."

Babam heyecanla ellerini dizlerine koydu ve, "O zaman kutlamadan hemen sonra yola çıkarsın. Sen güzel sonuçlarla gelince de o zaman istediğin gibi kafa dinlemeye uzaklara gidebilirsin."diyerek dizlerinden güç alarak kalktı.

Artık uzaklara gitmek istemiyorum diyecektim ki bunun için söyleyebilecek bir bahanem yoktu. Jungkook hakkında şuan bahsetmek imkansızdı. Biz bile daha aramızdakileri konuşamıyorduk. Nasıl babamın karşısına geçip de ben aşık oldum, evlenmek istiyorum diyebilirdim ki?

Olur manasında kafamı salladım. Abim de ayaklanmış ve biraz yürümeyi teklif etmişti.

İkimiz babama selam verip odadan çıktık ve hiç konuşmadan sarayın bahçesinde dolaşmaya başladık. Lafa girecekti ama sanırım biraz çekiniyordu. Bu yüzden ben de, "Ne konuşmak istiyorsun abi?" dedim sakin bir sesle.

Olduğu yerde durdu ve statümüzü umursamadan beni bir ağacın altına, çimlere oturtturdu. İkimiz de karşı karşıya bağdaş kurmuş, mis gibi kokan yeni kesilmiş çimlerin üstünde birbirimize bakıyorduk. En son böyle oturduğumuzda çocuktuk ve taş oynuyorduk.

"Taehyung istemezsen bana söyleyebileceğini biliyorsun değil mi? Babama bakma sen, o çok heyecanlı. İlk defa büyükbaba olacak bu yüzden hiçbir aksilik çıksın istemiyor."

Endişeli olduğundan kaşları çatık, yaşının ilerlemesinden dolayı göz kenarlarındaki kırışıklar belli olan ama hala çocukluğumdaki gibi sıcacık gözlere sahip olan abime baktım uzun uzun.

"Merak etme abi, hem sen ne zamam gördün ki benim istemediğim bir şeyi yaptığımı?"

Benim gibi gülmeye başladı.
"Doğru, bir şekilde kendi istediğin gibi yaptırıyorsun her şeyi sen. Nasıl bir şeytan tüyü var oğlum sende?"

Kaşlarımı kaldırdım ve omuzlarımı geri atarak ellerimi çimene yasladım. "Eh, o da benim ailedeki en yetenekli kişi olduğumdan dolayı kaynaklanan bir şey."

"Bak sen," dedi sırıtarak ve hızlıca kopardığı çimleri üstüme atmaya başladı.

"Ya!, abi gözüme girdi, atmasana!"
Ben de ona karşılık vermeye çalıştım ama sanırım büyük olduğu için benden hızlıydı. Tabii canım, başka türlü nasıl bu kadar hızlı olabilirdi ki?


Biliyorum çok kısa ama şu sıralar biraz yoğunum, derslerim başladı🤧 Bir kaç güne şehir değiştirip, odamı bir düzene oturtturmam lazım bu yüzden biraz fazla beklemeniz gerekebilir yeni bölüm için. Elimden geldiğince hızlı yazmaya çalışacağım. Kendinize dikkat edin lütfen💜

At First Sight | Taekook (ASKIDA)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin