"Diğerleri yok mu?"
"Onların ödevleri var, akşam gelirler."
Renjun'in gülümseyerek sorduğu soruyu Jaemin büyük bir sevecenlikle cevaplamıştı. İçinden yüzünü buruşturup, göz devirdi Renjun. Jaemin'den gerçekten nefret ediyordu. Onun sürekli gülmesi, herkese iyi davranması ve Jeno'nun onu çok sevmesi Renjun'in sinirlerini bozuyor aynı zamanda gün geçtikçe ona olan nefretini artırıyordu.
Jeno'ya yakınlığından dolayı Jaemin'e acı çektirmek istiyor ve bunu nasıl yapacağını çok iyi biliyordu. Jeno'yu elde edecek ve ondan uzaklaştıracaktı. Hemde bunu büyük bir zevkle yapacaktı. Hesaba katmadığı bir şeyler vardı elbette.
En basiti ne Jeno, Jaemin'siz ne de Jaemin, Jeno'suz yapabilirdi.
Mark ve Donghyuck, Renjun geldiğinde evde konuşacaklarını söyleyerek oradan ayrılmıştı.
Üçlü Jaemin'in hazırladığı kahveleri içerken Renjun gözlerini Jeno'dan ayırmıyordu. Jeno bazen bunu fark ederek ona gülümsüyor ve bu Renjun'e umut veriyordu.
Artık adım atması gerektiğini fark ederek bardağını kenara bıraktı. Karşısında oluşan hareketlilik ile Renjun'e baktı her şeyden habersiz iki çocuk.
"Jeno, rahatsız olmazsan birkaç soru sorabilir miyim?"
Karşısındaki çocuğun nazik tavrına gülümsedi Jeno ve kafasıyla onayladı onu. İlerde pişman olacağını bilmeden iyi davranıyordu ona.
"Sevgilin var mı?"
Jeno, Jaemin ile göz göze geldi. Sevgilisi olmadığını biliyordu Jaemin, öyle bir şey olsa önce kendisinin haberi olurdu. Ama yine de kalbinin ritmi değişmiş ve gelecek cevabı bekliyordu.
Jaemin'in merakla kendisine baktığını gören Jeno gülmüş ve kafasını iki yana sallamıştı. "Hayır, yok. Peki senin var mı?" Renjun cevap üzerine gülümseyerek onu taklit etmişti. "Hayır, yok."
İki çocuğun bakışması Jaemin'i rahatsız ederken hafiften öksürmüş ve dikkatlerini üzerine çekmişti. Renjun bu duruma sinir olmuştu elbette. Bunun da intikamını alacağını aklına kazımış ve bardakları toplayan Jaemin'e son bir bakış atarak yeniden Jeno'ya döndürmüştü utanmaz bakışlarını.
Jaemin elindeki bardaklar ile mutfaktan çıkınca Renjun ne yapması gerektiğine karar veremeyerek etrafa bakındı. Aklında sadece yapacağı büyük hamle vardı. Hemen olup bitmesini istiyordu. Basit ama etkili olacağına emin olduğu bir plandı bu. Renjun buna oldukça emindi.
"Yarın akşam bize gelmek ister misin?"
Renjun ağzından bilinçsizce çıkan sözlerin ters tepmemesi içi dua ederken Jeno bir süre düşünmüş ardından bu tatlı çocuğun artık onlardan biri olduğunu hatırlayarak kabul etmişti.
"Olur, Jaemin'i alır ve gelirim."
Renjun içinden küfür ederken dışından gülümsedi ve yavaşça Jeno'ya yaklaştı. "Sadece sen gelsen daha iyi olabilir."
Jeno, karşısındaki tatlı çocuğun niyetinin kötü olduğunu nereden bilebilirdi ki. Bu yüzden pişman olacağını ve Jaemin'in oyun yüzünden mahvolacağını bilmeden kabul etti teklifi.
***
"Jisung yoruldum, biraz ara verelim."
"Jisung canım acıyor, duralım artık!"
Onu umursamadan devam etti Jisung. Şimdi durursa bir daha bu fırsatı yakalayamayacağını biliyor ve sonuna kadar gitmeyi planlıyordu.
"Jisung gerçekten ellerim yoruldu, yazı yazmak istemiyorum. Hem bir hafta var teslim için, bugün bitirmek zorunda değiliz."

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Best Friend × NoMin ✔
Fanfiction| TAMAMLANDI | "Ben yeni komşunuz Renjun, birkaç saat sizde kalabilir miyim?" Jeno, onu seve seve içeri kabul ederken hata yaptığının farkında bile değildi. Karşısında ki sevimli çocuğun ona zarar verebileceğini nereden bilebilirdi ki? • • • • #1 N...