Esneyerek kollarını yukarı kaldırdı ve gözlerini ovuşturarak televizyonu kapattı. Yan koltuğuna baktığında Chenle ve Jisung'un sarılarak uyuduklarını gördü. Yarın okullar tatil olduğu için bu gece abilerinin evinde kalacaklardı.
Onların üzerine bir örtü örterek telefonunu kontrol etti. Jeno bir kere bile aramamıştı onu. Kendisi aradığında ise açmamıştı. Jeno'nun neden böyle yaptığını merak ediyordu. Günde en az 2 kere onunla konuşur, çoğu kez de mesajlaşırlardı. Yeniden aramayı denedi ama yine telefonu meşguldü.
"Jaemin hyung, bir sorun mu var?"
Jaemin duyduğu ses ile yerinde sıçramış ve telefonu yanına bırakarak Chenle'ya gülümsemişti. Ancak Chenle bunun zoraki bir gülümseme olduğunu anlıyordu.
"Hayır bebeğim, uyumaya devam et."
Sessizce Jisung'un kolları arasından çıkararak abisinin yanına oturdu ve elini tuttu. "Hyung, yüzünde iyi olmadığını gösteren bir ifade var. Hangisine inanmalıyım?"
Jaemin küçük kardeşinin saçlarını karıştırdı ve yanağından makas aldı. "İyiyim ama Jeno'ya ulaşamıyorum."
Chenle, abisinin endişesini anlamış ve kollarını ona sarmıştı. Daha sonra aklına gelen şey ile hızla geri çekilmişti. Jaemin ne olduğunu anlamasada heyecanla konuşan çocuğu dinlemeye başladı.
"Hyung, Jeno'yu Renjun'in evine girerken gördüm."
Jaemin, kafasından aşağıya sıcak suların boşaldığını hissetti. Neydi bu his? Bu saate kadar aradığı kişi hemen yan tarafındaydı ve bir kez bile onu aramamıştı. Üstelik bu kişi en yakınıydı. Kandırılmış gibi hissediyordu, neden kendisine haber vermediğini merak ediyordu.
Gözlerinin dolduğunu hissettiğinde başını eğdi ve bu hareket gözyaşının akmasına sebep oldu. Chenle abisinin bu halini gördüğünde gülümsemeye çalışarak çenesini tuttu.
"Hyung, hyung bana bak...Jeno'nun yanına gitmek ister misin?"
Jaemin kafasını hızla iki yana salladı. Kırılmış hissediyordu ve tek istediği uyumaktı.
"Onu seviyorsun değil mi?"
Jaemin birkaç saniye şaşkınlıktan cevap veremedi. Daha doğrusu cevap vermek istemedi. Chenle'nun neden bahsettiğini biliyordu ama bunu kabullenmek istemedi. Birkaç gündür aklını kurcalayan bu sorudan kaçıyordu.
"Hadi ama hyung, kabul et artık!"
Chenle'nun yükselen sesi Jisung'u uyandırmış ve etrafa garip bir şekilde bakmasına neden olmuştu.
"Neler oluyor?"
Chenle, Jisung'u umursamayarak abisinin elini sıktı. Ona destek olmak ve artık bir şeyleri itiraf etmesini istiyordu.
"Çok uzun zamandır Jeno'ya aşıksın, bunu hepimiz anladık. Ama sen ve Jeno oldukça aptalsınız."
Normalde olsa Jaemin, Chenle'ya aptal dediği için kızardı ama bu sefer kızmadı. Haklı olduğunu ve köşeye sıkıştığını biliyordu. Sonunda direnmeyerek kafasını usulca salladı. Bunu daha önce kendisi de fark etmiş ama böyle bir şeye imkan vermemişti. Şimdi başkasının ağzından duymak ona tüm gerçeği kabul ettirmişti.
Chenle rahatlayarak gülümsedi ve Jisung'a baktı. O da aynı şekilde ona bakıyordu. Abisinin sonunda kabullenmesi onu rahatlamıştı şimdi sırada diğeri vardı.
Ancak bu gece başkasının yatağında inlerken bu pek mümkün değil gibiydi.
***
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Best Friend × NoMin ✔
Fanfiction| TAMAMLANDI | "Ben yeni komşunuz Renjun, birkaç saat sizde kalabilir miyim?" Jeno, onu seve seve içeri kabul ederken hata yaptığının farkında bile değildi. Karşısında ki sevimli çocuğun ona zarar verebileceğini nereden bilebilirdi ki? • • • • #1 N...