Eren onun yanına oturmuş sakinleştirmeye çalışıyor, doruk telefonda biriyle hırslı hırslı konuşuyor, Deniz Demir gibi ağlıyor Demir zaten kendinden geçmiş durumdaydı. Eren beni görünce Demir'e
"Bak Gece'de geldi yanında Rüzgar'da gelmiş.Hadi gideriz hastaneye şimdi ağlama oğlum olmayacak bir şey söz veriyorum."
"Eren ne oldu?"
Eren başıyla koridoru işaret etti odadan çıktım Eren'le Rüzgar abide arkamdan geldi.
"Gece, Aras abiyle Dila abla iş gezisine çıkmış İzmir'e giderken-"
Erenin gözleri kızarmıştı. Aras abi ve Dila abla Demir'in annesiyle babasıydı bizi Demir'den ayırmazdı, bende onları çok severdim.
"Ee Eren ne olmuş?"
"Kaza yapmışlar, şuan hastanedeler."
"Ne!"
Çılığmı bastırmak için elimle ağzımı kapattım. Demirin neden bu kadar sarsıldığı belli olmuştu. Yeniden Demirin odasına döndüm yatağının köşesine oturdum beni görünce yanıma yaklaştı, o sırada Doruk hala biriyle konuşuyordu.
"Kızım ben yapamam annemsiz, babamsız onlara bir şey olursa yaşayamam."
Ellerimi boynuna sardım oda karşılık verdi. Ağlamamaya çalışıyordum ama dayanamadım ikimizde bir süre yatağın köşesinde sarılarak ağladık .Rüzgar abinin burnunu çektiğini duyduğumda Demir'in kollarından sıyrıldım. Oda ağlıyordu açıkçası hiç şaşırmamıştım Doruk sinirle telefonu kapatıp yatağa fırlattı.
"Yok taksicilerin biri bile açmadı açanlarda dolu gelemem diyor."
"Tamam, ben bir arkadaşımı ararım yetimhane arkadaşım geçen sene ayrıldı arabası vardı sanırım gelir alır bizi gideriz hastaneye.Ama benim henüz telefonum yok rica etsem biriniz verebilir mi?"
Doruk yatağa fırlattığı teflonu alarak Rüzgar abiye verdi.Konuşmak için koridora çıktı o konuşurken bende Demir'in yanına oturdum.
"Demir nasıl olmuş iyi hissediyorsan anlatabilir misin?"
"Bir arabanın yanından gidiyormuş birden direksiyonu üzerlerine kırınca birbirlerine girmişler. O şerefsizin cezasını kendi ellerimle vereceğim!"
Bir süre sonra Rrüzgar abinin arkadaşı geldi, hastaneye vardığımızda Demir gerçekten iyi değildi. Gözleri ağlamaktan kıpkırmızı yüzü ise bembeyazdı hepimiz hastaneye koşarak girdik fakat Demir en arkada sanki sürünüyordu. Rüzgar abiye gözlerimle Demiri işaret ettim.
"Rüzgar abi Demir hiç iyi değil sen onun yanına git istersen koluna falan gir."
Arkadan gelen Demirin yanına giderek ona bir şeyler fısıldadı. Demir onu onaylayıp koluna girdi ve adımlarını hızlandırdı. Demir'in ailesinin hangi katta olduğunu öğrenip çıktık Demir yerine Eren ailesinin durumunu öğrendi. Yaklaşık olarak 3 saattir buradayız Demir son 1 saattir acilde yatıyor, Doruk Demir'in ailesinin yanında, biz ise Demir ailesinin durumun iyi olduğunu bilmesine rağmen çok kötü. Rüzgar abi onu acile götürmemiz ona da bir doktor bakması gerektiğini söyledi. Demir ne kadar gitmemek için diretse de Erenle Rüzgar abi onu ikna edip acile indirmiştik.Doktor bir şeyi olmadığını ama yinede serum takılması gerektiğini söylemişti.
"Eda teyze aradı mı?"
"Az önce konuştuk burada olduğumuzu biliyor"
"Kızdı mı?"
"Habersiz çıktığımız için biraz kızdı"
Annem habersiz çıktığımız için biraz kızsa da ardından yumuşayıp bu geceyi hastane de geçirmemize izin vermişti. Demirin serumu bitmek üzereydi kendini biraz daha toplamıştı açıkçası bu kadar büyütülecek bir durum yoktu .Dila abla başını çarptığı için bayılmıştı Aras abinin ise bacağı sıkıştığı için kırılmıştı. Açıkçası Demiri anlıyordum benimde aileme bir şey olsa bende aynı tepkiyi verirdim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gece
Teen FictionBana o kadar derin baktı ki işte dedim bu benim ağabeyim.Belki kan bağımız yoktu ama bana öz ağabeyim gibi hissettiriyordu.Bu saatten sonra benim bir ağabeyim vardı.Onun annesi ve babası yoktu,beni ise koruyacak bir ağabeyim yoktu.Ben ona bir aile v...