Bazen kaybolmak isteriz gökyüzüne ne olur beni yok et diye yalvarasınız gelir ama yalvarsanız da hiç bir şey değişmez. Kalbiniz sanki beni buradan çıkar dercesine atar,beyniniz düşünmeyi bırakır, göz kapaklarınız ağırlaşır, bacaklarınız bedeninizi taşımaktan yorulur.Her şey bitti dersiniz ama birden bir ışık görürsünüz zorlukla ışığa ulaşmaya çalışırsınız ve ulaşırsınız.Ama fark edersiniz ki sadece siz ulaşmışsınız geride insanlar kalmış.
Denizin çığlıkları hastaneyi inletiyordu.Hepimiz bir şeyler yapmaya çalışıyorduk ama boşuna uğraşıyorduk.Sonunda Deniz'in ablası Denizi almak için hastanenin kapısında belirdi Gizem abla çökmüş bir şekilde Denizi yerden kaldırdı ve götürdü.Hepimiz şoktaydık Demir ortalıkta görünmüyordu.
"Eren Demir nerede?"
"Dila ablanın odasında onun olaydan haberi yok söylesek mi bilemedim."
"Ben söylerim."
Rüzgar abi oturduğu koltuktan kalkarak merdivenlere yöneldi.Yaklaşık 10 dk sonra Demirle birlikte aşağıya indiler Demir şok içindeydi.
"Denizin evinde yangın mı çıkmış?"
Sorusunu bana yöneltince ne diyeceğimi bilemedim sadece başımı 'evet'dercesine sallamakla yetindim.
Yaklaşık bir saat sonra Deniz bizi aradı.
"Alo?"
"Deniz iyi misin?"
"Evet, iyiyim.Ev resmen kül olmuş ama babam iyi kendini son anda dışarı atmış ama merkeze doğru ilerlediği için kimse onu görememiş ve evde olduğunu düşünmüşler. Ben bir hafta kadar okula gelemeyeceğim merkezdeki eve taşınacağız."
"Tamam, iyi geceler."
"İyi geceler."
Deniz ve ailesinin iyi olması bizi rahatlatmıştı. Dila abla ve Uras abinin de doktorları iyi olduklarını yarın taburcu olacaklarını söyledi.Ne kadar ısrar etsekte Demir eve gitmemizi söyledi. Onun yüzünden okula gidemezsek kendini kötü hissedermiş.
"Ya Eren gidin zaten okulun son haftası bende geleceğim yarın."
"Hayır dedim.Ölürüm de gitmem hem ben seni ilk defa uyurken görecem çok heyecanlıyım."
"İyi o zaman bende şu okuldaki kaslı Doğu'ya sırf Türkçe hocasının oğlu olduğu için takıldığını normalde ondan nefret etiğini söyleyeyim."
"Gece, Rüzgar, Doruk taksiyi arayın gidelim hadi."
Hepimiz kahkahaya boğulduk. Eren Doğu'dan hem nefret ediyor hemde deli gibi korkuyordu. Haklıydı da Erene dokunsa Eren yere yapışırdı.Takılmasının sebebi de Eren Türkçe de aşırı kötüydü ama Doğu sayesinde Nihal hoca Erene aldığından 5 10 puan daha fazla yazıyordu karnesine.
Rüzgar abi bizi getiren arkadaşın arayıp bizi almasını söyledi yarım saat için herkes evine varmıştı.
Annemle re olan biteni anlattık ve yarın Rüzgar abinin gideceği okulu öğrendik ardından yukarıya çıktık.
"Gece acıyorum kızım sana iki hafta sonra lgs var"
Kahkahası odayı doldururken ona gözlerimi devirdim.
"Ben sana söylemeyi unuttum bir sene önce başladığım için liseye gidiyorum" bu sefer kahkaha atan bendim.
"Hadi ya"
İkimizde gülmeye başladık.
"Abi benim uykum geldi uyuyacağım, iyi geceler."
İyi geceler de artık şu abi lafını kaldırsak yaşlı hissediyorum aramızda 2 yaş var sade görende beş,altı yaş var sancak."
"Bakarız yat sende artık yarın okul var."
O yere ben yatağıma yattık.Ona abi dememi istemiyordu ama abimdi bu konuda zorlanacaktım ama abi yerine Rüzgar demekte hoş olurdu.Çok kararsızım bir an önce uyumam gerek.
"Uyan okulumun ilk günü seninde son haftan benimde öyle ama olsun hadi uyan!"
Yatağın üstüne çıkmış zıplıyordu.
"Çocuk musun? Biraz daha zıplarsan yatağım aşağıya çökecek."
"Sende kalk o zaman."
"Zıplama!" diye bağırdım.
"Oha sakin ol reis iniyorum ne bağırıyorsun?"
"Niye zıplıyorsun?"
Yataktan inince bende kalktım dua etmeliydim ki yatak kırılmamaştı.
"Çık odamdan üstü-"
"Odamızdan"diye düzeltti.
"Çık odamızdan.Ay bu gün deli edeceksin sen beni.Kış kış!
Elime aldığım yastığı ona doğru fırlattım ama isabet etmedi çünkü koşarak kaçtı.
"Iskaladın"
"Kaçmasaydın vururdum."
"Kıyafetlerimi versene bende banyoda giyineyim."
Annemin yeni ütülediği kıyafetleri sandalyenin üzerinde duruyordu.Onları atmak istesem de anneme kıyamayıp düzgünce verdim.
Kahvaltıya indik güzel bir kahvaltının ardından babam bizi okula bıraktı.
"Aynı okula gidiyoruz, her teneffüs başındayım." Keyifle gülümsedi.
"Teneffüse çıkmayacağım sanırım. Aa Eren kapının önünde ben gidiyorum, görüşürüz."
Yanından koşarak uzaklaştım daha fazla onu çekemezdim. Eren beni görünce
"Rüzgar'damı bu okula gelecek."
"Sana da günaydın Eren."
"Pardon Rüzgar'ı görünce şaşardım"
"Belli" dedim ve gözlerimi devirdim.
"Gece,bugün okul çıkışı müsaitsen hepimiz buluşalım mı?"
"Olur,ama Deniz gelecek mi?"
"Evet, o dedi zaten."
"Tamam."
Sınıfa doğru ilerledik ilk ders matematik ti ama son hafta olduğu içi hocalar gelmiyordu.Kısaca bütün günümüzü boş boş bahçede geçiriyorduk.Çantalarımızı yukarıya bırakıp Eren'le aşağıya indik bir banka oturup diğerlerinin gelmesini bekledik.Bir süre sonra herkes gelmişti sohbet ederken omzumda bir el hissettim çığlık atarak Demir'in yanına gittim.
"Bu kadar korkunç muyum?" Rüzgar abi dudağını sarkıtıp bana baktı.
"Elini birden omzuma koyunca korktum."
Özür dilerim, bir daha yapmam diyeceğim de yaparım."
Hepsi kahkaha atarken ben gözlerimi devirmekle yetindim.
Eren Rüzgar abinin yanına giderek
"Rüzgar, biz bu gün buluşacağız sende gelsene."
"Yok,siz keyfinize bakın eve gideceğim ben okul çıkışı."
Rüzgar abinin gelmesini bende istiyordum.O yüzden Doruğa yaklaşarak kulağına Rüzgar abiyi ikna etmesini söyledim.İkna konusunda çok iyidir.
"Rüzgar sende gel zaten Eren'in evi sizin oraya da yakın biraz durur gidersin."
"Peki bir, iki saat gelirim."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gece
Teen FictionBana o kadar derin baktı ki işte dedim bu benim ağabeyim.Belki kan bağımız yoktu ama bana öz ağabeyim gibi hissettiriyordu.Bu saatten sonra benim bir ağabeyim vardı.Onun annesi ve babası yoktu,beni ise koruyacak bir ağabeyim yoktu.Ben ona bir aile v...