33- YENİ İŞ

52.2K 2.8K 3.9K
                                    

Ali'den;

"Alii, masa otuzun siparişlerini götür!"

İçerde bağıran Kerem abinin sesini duyunca, daha yeni çıktığım mutfağa geri döndüm. İçerde ki kız bana bir bakış atıp gözlerini kaçırarak tepsiyi bana uzattı. İfadesiz bir şekilde tek elime tepsiyi alıp mutfaktan dışarı çıktım. Masa otuzun önüne gittiğimde bir grup erkek ve kızın oturduğunu gördüm. Masaya yaklaştığımda erkek arkadaşına sarılmış olan kız bana bakmaya başladı. Gözlerimi devirerek siparişleri masaya koydum. Masa sessizleşmişti. Elimin altında duran çocuk meyve kokteyliden bir yudum aldı ben iki kahveyi masaya bırakırken.

"Bu ne ya? Şeftali konmayacak demiştim..." dediğinde bakışlarımı ona çevirdim. Yüzünü ekşitmişti, bardağı bana doğru uzattı.

"Değiştirir misin şunu?" ona bön bön bakıp bardağı hızla elinden çektim. Dua etsin paraya ihtiyacım var, yoksa bu bardağı götüne sokardım.

Boş tepsi ve elimde ki bardakla mutfağa doğru sert adımlar atarak ilerledim. Mutfağa girip tezgaha bardağı sert bir şekilde bırakınca kız irkilip bana döndü.

"Şeftalisiz olacakmış." dedim sinir dolu bir sesle. Kız bana korkuyla bakıp kafasını sallayarak bardağı aldı. Tezgaha yaslanıp tabakamı çıkardım ve hazır olana kadar bir sigara sardım. Sigarayı kulağımın arkasına koyarken bir bardak tezgaha konmuştu.

"Hazır." dedi kız masum bir sesle.

"Eyvallah." dedim kıza gülümseyerek. Benim yüzümden çok korkuyordu. Kız da anında bana gülümsemişti. Bardağı alıp arkamı döndüğüm an gülümsemem ciddi bir ifadeye dönüştü.

Elimde ki bardak ile beraber tek kolumu sallayarak yeniden o masaya doğru ilerledim. Bardağı masaya hızla koyduğumda çocuk kafasını kaldırıp bana baktı. Bana bakan kız kıkırdamıştı. Kaşınıyor.

Çocuk ters bir bakış atıp içeceğinden bir yudum alırken ben iki adım atmıştım ki sinirli bir şekilde bana seslendi.

"Baksana buraya, bu sefer sıcacık getirmişsin! Bir işi de adam gibi yapın ya!" dediğinde boynumu iki yana oynatıp çıtlattım. Dudağımı yalayıp arkamı döndüğümde yan masada ki iki ablanın oğlana ayıplayan bakışlarını gördüm. Masaya doğru gittim.

"Siktir git buradan." dediğimde bana şok olmuş bir şekilde baktı, o ve tüm masa.

"Düzgün konuş lan!" dedi erkeklik taslayarak. Histerik bir şekilde gülümseyip kafamı salladım. Ardından iki yakasından tutup onu hafifçe ayağa kaldırıp biraz eğildim ve yüzüne yumruk attım. Anında çığlıklar koparken, çocuk burnunu tutarak bağırıyordu. Bütün masa ayağa kalkmışken arkadaşları bana vurmaya cesaret bile edemişti, korkaklar.

"Ali! Ne yaptığını zannediyorsun!" diye koşar adım gelen orta yaşlı müdüre bakıp gülümsedim. Az orospu çocuğu değildi.

"İstifa ediyorum yarramın başı." deyip masanın üzerinde duran bardağı elimle devirdim. Herkes bana şok içinde bakarken içeri geçip ceketimi alıp dışarı çıktım.

Arkamdan sesler gelirken ben ceketimi giyip seri ve sinirli adımlarla yürümeye başladım. Ulan iki adam gibi çalışalım diyoruz yine bir şey çıkıyordu.

Kulağımın arkasında ki sigaraya uzanıp parmaklarımın arasına aldım ve cebimden çıkardığım çakmak ile tutuşturdum. İçime derin bir nefes çekerken caddede yürümeye başlamıştım. Keşke şimdi Eren yanımda olsaydı. Bir tek o bana iyi geliyordu.

Çakmağı ceketime geri koyarken, birkaç gündür aklımda olan şeyi yapmak için adımlarımı oraya yönelttim. Biraz böyle işlerden uzak durmak istemiştim ama izin vermemişlerdi. Bir elimi ceketimin cebine koyarken yakalarını biraz kendime çekip sokaktan diğer araya döndüm.

SAVAŞMA SEVİŞ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin